Утрата traduction Turc
183 traduction parallèle
Незаменимая утрата.
- Başınız sağ olsun, hanımefendi.
Не приходится и говорить, что его утрата является нашим приобретением.
Onun ayrılışı bizim kazancımız oldu.
Утрата троих детей оставила тяжкий след в моей душе.
# Üç çocuk kaybetmek beni de üzüyor.
Эти жертвы - непоправимая утрата для человечества самых замечательных людей, когда-либо рождавшихся на Земле.
Bu cinayetler bu gezegene gelmiş olan bu olağanüstü insanlar adına çok büyük bir kayıp anlamına geliyor.
" € жела € утрата.
Acı bir kayıp.
Какая утрата!
Gerçekten bu çok yazık oldu!
С прискорбием сообщаем, что через 30 секунд после полудня по времени "Хадсакера", Вэринг Хадсакер, президент и председатель совета директоров "Хадсакер Индастриз" отошел в мир иной. Это большая утрата для корпорации.
Üzülerek duyururuz ki öğle saatinden 30 saniye sonra Hudsucker vakti Waring Hudsucker, Kurucu, Başkan ve Hudsucker Endüstrisinin Yönetim Kurulu Başkanı ebediyete kavuştu.
Смерть Бранмера - большая утрата.
Branmer'in ölümü hepimizi üzdü.
Ее гибель - тяжкая утрата для всех, кто знал ее.
Onu tanıyan herkes kaybını derinden hissedecektir.
Утрата мужа, больше ничего.
Böyle bir lordun kaybından öte bir zarar gelmez.
Утрата мужа, больше ничего.
Böyle bir lordu kaybetmekten öte bir zarar gelmez size.
Его книга, "Утрата веры", занимает первое место в списке бестселлеров этой газеты.
Son kitabı "İnancı kaybetmek" en çok satan kitaplar listesinde bir numara.
Какая утрата.
Boşa harcandı.
Это такая утрата.
Hepsini ziyan ediyor.
Утрата - часть моего пути.
Kayıplar benim yolculuğumun bir parçası oldu.
Тяжелым ударом стала утрата любимой жены Инги.
Karısı Inge'yi kaybetmek kendisinin içine ateş düşürdü.
Это ужасная трагедия и невосполнимая утрата.
Korkunç bir trajedi ve dayanılmaz bir acı.
У нас утрата.
Ben Pulley'i kaybettik.
Внезапная и травмирующая утрата.
Ani acı bir kayıp gibi.
Боль, утрата, полная атрофия чувства юмора.
Acı, kaybetmek. Gelişmemiş espri yeteneğiniz.
Какая утрата. - Вы ошибаетесь.
Yanılıyorsun.
Утрата чувства времени.
Zihin bulanması.
Прискорбнейшая утрата.
- Kesinlikle.
По-моему это будет серьезная утрата.
Ama bilirsin, bir kayıp olacak.
Эти люди тоже кое-что потеряли, пусть их утрата и незрима для тебя.
O insanlar da birşeyler kaybediyor, Gözlerinle göremesen dahi.
Утрата
Felaket...
Но легка утрата
Ama felaket degildi
Чудовищной утрата
Görünse de
На каменной стене храма было вырезано стихотворение под названием "Утрата".
Tapınakta bir taşın üstüne "Kayıp" adlı bir şiir kazılıdır.
Утрата молодой жизни особенно таргична.
Genç bir insanı kaybetmek oldukça trajik.
Это невосполнимая утрата...
Telafi edilemez bir kayıp...
Даже если бы мы знали наверняка, что кто-то из них жив их жизни - незначительная утрата в контексте нашей миссии.
Mürettebattan sağ kalanlar olduğunu bilsek bile görevimiz uğruna canları feda edilebilir.
- Какая утрата.
- Çok yazık.
Утрата.
Perdita.
Такая утрата.
Yazık oldu.
Кому, как не тебе знать : это классическая Утрата 101. Думаешь, что смена обстановки...
Senin gibilerin bunu bilmesi gerekiyor, yas birinci ders :
Я должен был предвидеть огорчение, которое утрата твоей горничной принесёт тебе, что это вызовет старые воспоминания.
Hizmetçinin kaybının oluşturduğu acının eski hatıralarının canlanmasına sebep olabileceğini önceden görmeliydim.
Ваша утрата не испортила гостям аппетит.
Kaybınız konuklarınızın iştahını kesmedi.
Это невосполнимая утрата для его семьи, его коллег... и всей профессиональной журналистики.
Ailesi, iş arkadaşları ve tüm gazete camiası için büyük bir kayıp.
Это утрата.
Ne büyük kayıp.
Это большая утрата.
Büyük bir kayıp değil mi?
Какая утрата.
Büyük kayıp.
Утрата веры не была осмысленным выбором. Просто так случилось.
İnancımı kaybetmek bilerek yaptığım bir seçim değildi.
Ибо твоя утрата - и моя утрата, а твоё горе - моё горе.
Senin kaybını ve kederini, kendi kaybım ve kederim olarak gördüğüm için.
Утрата всех связей.
Yapayanlız.
Какая утрата!
Boşa çaba.
Такая утрата.
Ne kadar yazık!
Ужасная утрата... для театра и балов.
Oyun yazarlığı ve dans dünyası için büyük kayıp.
... Но утрата?
Ama kayıp...
- Такая утрата.
Bu beni çok üzdü.
[Утрата 101 - психотерапевтический курс по реабилитации людей, у которых умер близкий человек.]
İnsanlar mekan değişikliğinin- -