Фотосессии traduction Turc
102 traduction parallèle
как на фотосессии.
- Onunlayken her yandan flaş patlıyor.
Была на фотосессии для "Красотки родного города" от Максим.
Maxim'in Yerel Ateşlilerine göndermek için bazı fotoğraflar çektirmek zorundaydım.
Мы получили пробные снимки с нашей овощной фотосессии. Они никуда не годятся
Çektiğimiz sebze fotoğraflarını çerçeveletiyorduk, çok kötülerdi.
А что там насчет совместной фотосессии с послом Гейм?
Gaim büyükelçisiyle fotoğraf çektirecektik.
Пойду договорюсь насчёт фотосессии.
O zaman ben çekim için hazırlık yapayım.
Он платил за классы актерского мастерства, фотосессии и тому подобное.
- Aktörlük kursumun, vesikalık fotoğraflarımın filan parasını ödemişti.
Ты хочешь взять его только потому, что он платил за фотосессии?
- Sırf sana vesikalık fotoğraf çektirdi diye, onu mu seçiyorsun?
В конце концов, посмотри, что стало с Ванессой Уильямс – она потеряла свою корону "Мисс Америки", когда её прелести засветились в той фотосессии, но это не помешало Диснею попросить её спеть главную песню в "Покахонтас",
Bu harika olurdu tatlım ama çok fazla ödeyemeyiz. Fark etmez. Dürüst bir çalışma gününden kazanılan dürüst bir maaşın utanılacak bir tarafı yok.
Может, тебе лучше взять отпуск, отменим все фотосессии, и ты вернешься к нам в прежней форме.
Belki biraz ara vermelisin, çekimleri erteleriz ve harika bir şekilde geri dönersin.
Не будет никакой фотосессии.
Başka çekim olmayacak.
Конечно. И еще я хочу просмотреть все модели, которые Найджел отобрал для второй фотосессии с Гвинет.
Gwyneth'in ikinci kapak denemesi için Nigel'ın elinde ne var görmeliyim.
Вы также видите вещи как эти.. фотосессии на этой неделе от... мм... так называемые... рабочие каникулы в Техасе.
Bu hafta Teksas'ta yaşanan durum gibilerini de yaşamanız mümkün olabiliyor.
Мальчики, готовы к фотосессии?
Fotoğraf çektirmek için hazır mısınız çocuklar?
Привет, мне очень, очень жаль, но я тут застряла на фотосессии с Блэр.
Gerçekten çok özür dilerim. Blair ile fotoğraf çekimlerinde mahsur kaldım.
Кроме того, она будет так занята на фотосессии, что ты, даже, не увидишь ее.
Ayrıca, çekimlerle meşgul olacak. Yani onu görmen gerekmiyor.
Музыку для фотосессии?
Pek sayılmaz... Fotoğraf çekimi için mi?
Кроме того я вчера 300 марок от фотосессии в общую кассу внесла..
Doğru. Ayrıca, dün fotoğraf işinden kazandığım 300 Mark'ı da ortak kasaya attım.
Так ты уже готов для своей большой фотосессии, Кайл?
Ne demek istiyorsun? Stan tehlikede mi?
Дорогая Кэрри, я видела твои фотографии из фотосессии "Vоguе".
" Sevgili Carrie, Vogue Dergisi'ndeki resmini gördüm.
Кто-нибудь из вас, ребята, бывал на фотосессии?
Siz hiç fotoğraf çekimine katıldınız mı?
Я буду видеть Вас на фотосессии в среду.
Ben fotoğraf çekimi göreceğim Çarşamba günü.
Просто те с и давайте делать фотосессии, все в порядке?
Sadece bu take off ve diyelim ki fotoğraf çekimi, tamam ne gitti?
Мы получили фотосессии...
Biz fotoğraf çekimi var...
Я подумал, что оставить её в живых было важнее продления её фотосессии.
Onu hayatta tutmanın görüntüleme işleminden daha öncelikli olduğunu düşündüm.
Реклама. Они выбрали меня по фотосессии.
Bir fotoğrafta görmüşler beni.
А значит фотосессии, журналы, биллборды на "Таймз Сквер", путешествия...
Yani bu demek oluyor ki, fotoğraf çekimleri, dergi kapakları Times Meydanında reklam panoları, Seyehat,
Увидимся на сегодняшней фотосессии.
Fotoğraf çekiminde görüşmek üzere.
Альзо, ихь бин нанял лучший фотограф унд провел кастинг для самой горячей фотосессии всех времен.
Ayrıca, en iyi set fotoğrafçısını ve bebeğime eşlik edecek en fotojenik çocukları kiraladım.
Мне бы и за миллион лет не пришло бы в голову, что ты будешь проблемой для этой фотосессии.
Milyon yıl düşünsem, senin bu fotoğraf çekiminde sorun olacağını düşünmezdim.
Кэролин участвовала в фотосессии, рекламировала колготки, представляешь?
Carolyn bir külotlu çorap çekiminde modellik yapıyormuş.
И, похоже, появились кадры с твоей фотосессии.
Bu da senin fotoğraf çekiminin bir ön gösterimine benziyor.
А это Илон и Джинни, они занимались моей прической и макияжем на фотосессии журнала Спин.
Ve Lıon ve Ginny, onlar çekimlerimde benim saç ve makyajımı yaptı.
Джейк будет стильно смотреться, и после фотосессии мы займемся разнузданным сексом в позах, которые вы и представить не сможете.
Jake çekimden sonra çok şık görünecek. Ve sonra hayal bile edemeyeceğiniz pozisyonlarda edepsiz, akrobatik seksimizi yapacağız.
Но, как для фотосессии, это слегка... безвкусно.
Ama fotoğraf çekimi için, bu biraz nahoş kaçıyor.
Я руковожу Нью-Йоркской частью фотосессии книги "Ташен" "Современное Величие".
Taschen'ın "Modern Asalet" kitabının New York ayağının fotoğraf çekimlerini ben şekillendiriyorum.
Мы и так отлично проводили время, а Уильям и Руфус смогли передоговориться о фотосессии.
Sen ve ben birlikte ne kadar çok eğleniyorduk, ve William ve Rufus fotoğraf çekimi işini yeniden hallettiler.
Ты знаешь, Блэр работает на этой фотосессии.
Biliyor musun, Blair o fotoğraf çekimi için çalışıyor.
Нет, я не знал, что меня ждут на фотосессии.
Hayır, fotoğraf çekiminde beklendiğimi bilmiyordum.
Забудь о фотосессии.
Boş ver çekimi şimdi.
Достань список фотографов, с которыми у Эмбер были фотосессии.
Amber'in çekim yaptığı bütün fotoğrafçıların bir listesini alalım.
Итак, согласно ее консультанту по конкурсу красоты, Эмбер была в городе примерно 6 месяцев назад для фотосессии.
Yarışma danışmanına göre Amber altı ay önce fotoğraf çekimi için şehre gelmiş.
Все знали, что Джордан всё ещё что-то испытывает к Ренни, но она была абсолютным профессионалом во время фотосессии.
Herkes Jordan'nın Renny'ye karşı hâlâ bir şeyler hissettiğini biliyordu. Ama çekimler sırasında son derece profesyoneldi.
У нас есть запись, где вы уходите с фотосессии сразу после убийства Рэнни.
Renny öldürüldükten hemen sonra fotoğraf çekiminden ayrılırken görüntülenmişsin.
( Дэнни ) : Ладно, тогда что вы делали на фотосессии?
Peki, fotoğraf çekiminde ne işin vardı?
Всё будет выполнено в виде фотосессии в старших классах.
Bu klibi önemi, karakterlerinizi iyice özümsemeniz olacak.
Так что в основном это работа с персонажем, чтобы быть им во время этой, так сказать, "фотосессии", в то время, как вы поёте песню.
Yapmanız gereken tek şey, bize kim olabileceğinizi göstermek olacak.
Клипа на песню "Firework" будет выполнен в виде фотосессии для ежегодного альбома выпускников.
Şimdi de bir süreliğine sizinle çalışacağım.
Особенно в канун Рождества. Это семейная традиция О'Брайенов. Все семь моих сестер и братьев - мы выстраиваемся на лестнице в своих новых рождественских пижамах для фотосессии.
Özellikle Noel arifesinde O'Brien ailesinin bir geleneği olarak yedi kız ve erkek kardeşim yepyeni Noel pijamalarımızla merdivenlerde sıraya girer ve fotoğraf çektiririz.
Мы сейчас словно на фотосессии.
Böyle yürümemiz hoş bir tablo gibi.
Для фотосессии журнала "In Style" дом должен выглядеть безупречно.
Çünkü mekanın iç çekimler için harika görünmesi gerekiyor!
Я нашла фотографа и моделей для фотосессии.
Moda çekimi için fotoğrafçıyı ve modelleri ben buldum.