10000 traduction Anglais
273 traduction parallèle
Eğer 10000'im, ya da en güzeli, 20000'im olsa...
If I had £ 10,000, or better still, £ 20,000...
Fazladan bir 10000 hiç fena olmazdı.
An extra £ 10,000 wouldn't hurt a bit.
Hadi ama profesör, radyodaki bir konuşmanız 10000 bomba değerinde.
Come on, Professor. One of your radio speeches is worth 10,000 bombs.
Mississippi'deki on bin blokta.
In the 10000 block on Mississippi.
Muhtemelen fiyatı en az 8-10000 dolardır.
MIGHT COST AS HIGH AS $ 8,000... $ 10,000.
Bu birlikte 10000 tane çavuş var ve bana Stryker çıktı!
10,000 sergeants in this corps and I draw Stryker!
çürüyen bir gemi ve limandan 10000 km uzaklaştık.
A rotting ship and 10,000 miles from a friendly port.
macellan burnundan sonra, denizde 10000 mil.
Hit it right on the nose, after 10,000 miles at sea.
Bunun gibi 1000 hatta 10000 yaratık olduğunu düşünün.
Think of 1000 such creatures. 10,000. It must be destroyed, this progeny with it.
Tam 10.000 $ değerindeydi!
It cost me $ 10000!
Anneme 10000 liret verdi.
He gave 10.000 Lire to my mother.
10000 liret verdi ama tüm işi ben yapıyorum. Onun tek yaptığı uyumak.
He paid 10.000 Lire, I do the whole work and he sleeps!
10000 adamımızı hizada tutabilmemiz için ona da sana olduğu gibi ihtiyacımız var.
We need him just like we need you and Okishima to keep our 10,000 men in line.
Sığınaklar ve metro istasyonları sadece 1,000 bin kişi alabiliyordu.
Basements and subways can only contain 10000 people.
En az 100 ton prinç fazladan elde edebiliriz.
The output will be at least 10000 bushels of rice.
100 tonu zaten Shoguna veriyoruz.
The confiscated lands of the shogunate represents 10000 bushels.
Tanrım. Burke, daha 5 yıl önce 10.000 savaşçı saymıştık.
God, Burke, five years ago we counted 10000 braves alone.
Yani... 10000 sene!
Say 10,000 years.
Peşin 10000 isterim.
Ten thousand, all in advance.
10000 mi?
Ten thousand?
Yaklaşık 10000 km.
DAPHNE : About 7000 miles.
CO2. 10000 watt.
CO2, 10,000 watts.
10000 metre'den düşünce aklımı yitirdim.
I lost everything at 7,000 feet.
- 10000 frank eder.
- I was told it was worth 10,000.
Bir kere pasaport için 3000 papele ihtiyacın var - üstüne 10000 de tayfaların seni kargonun içinde saklaması - ve seni Ekvator civarında bir yerlerde bırakmaları için.
First you need three grand for a passport - and ten more for the seamen to hide you in the cargo - and to put you off somewhere around the equator.
Her neyse, bir 10000'e daha ihtiyacım var.
Anyway, I need another 10,000.
On binlerce show kızları!
10000 chorus girls!
- 10000 dolar vereceğiz!
- $ 10,000 for a taxi!
Bana bir 10000 rupee verin ve haber sizin olsun.
Give me 10000 and the news is yours.
Beni Onbin Rupee kazıkladı!
He fleeced me for 10000.
Sana alırım. 10000 pesata.
I'll buy it from you 10,000 pesetos
Ben 10000 Rupee yi bulamadım, sonra aklıma sen geldin!
Actually I was in need of money to go to Dubai. I couldn't arrange for Rs.
Saymaya başlarsınız, en az 10000 kıç oraya oturmuştur.
You're counting, there must've been 10,000 asses already on this seat.
Sadece 10000 won. Paran yok mu?
Pay only ten thousand.
Dokuz küre, bunun gibi son 10.000 yılda gökyüzünde belirdi.
Nine Orbs, like this one, have appeared in the skies over the past 10000 years.
Rahipler bu şeyleri 10.ooo yıldır inceliyorlar.
The monks have been studying these things for 10000 years.
10000 STX Gould.
1 O, OOO STX, Gould.
10000 $.
$ 10,000.
10000 $'a satıldı.
Sold for $ 10,000.
Senin işin Dosiler'den on bin fıçı almak olacak. Şarap işine mi giriyoruz?
Your job will be to purchase 10000 vats from the Dosi.
Bildiğiniz üzere Frengiler on bin fıçı tula çileği şarabı almakla ilgileniyorlar.
The Ferengi are interested in buying 10000 vats of tulaberry wine.
Gama çeyreğinde geniş bir dağıtım ağı kurmayı düşünüyoruz. Biz en az on bin fıçı lazım.
Our vast distribution network in the Gamma Quadrant will need 10000 vats.
On bin fıçı, anlaştık mı?
Do we say 10000 vats?
Ben de on bin fıçı tula çileği şarabının yetmeyeceğini düşünüyordum.
10000 vats of tulaberry wine aren't enough.
Yüz bin mi? Bize on bin bile satmayı kabul edeceklerinden emin değilim.
I'm not sure they'll even agree to sell us 10000.
Pekala on bin varil alabilirsin.
You can have the 10000 vats.
10000 var masada.
10,000 to you.
10000 miydi?
10,000?
- 10 bin.
- 10000,00
Günde 10 bin yumurta mı?
10000 eggs per day?
ZİRVEYE 10000 MERDİVEN BASAMAĞI
Oh...