English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ 2 ] / 270

270 traduction Anglais

361 traduction parallèle
Maximum mesafe 270 metre civarında.
Maximum distance is about 270 meters.
Portage yaklaşık 270 derece...
PILOT : Portage is about 270 degrees...
Fiyatı 270 yen.
I meant 270 yen.
3 fıçı için 270 yerine 260 frank.
260 for three casks, instead of 270.
Etrafında cezbedici uydular ve halkalar olan Satürn'ü düşündüler... ancak orada da sıcaklık sıfırın altında 270 dereceye yakındı, ve yüzeyindeki buz tabakası 15,000 mil derinliğindeydi.
They considered Saturn, attractive with its moons and rings, but its temperature is close to 270 degrees below zero, and ice lies 15,000 miles deep on its surface.
Vitaminli, 270 yen.
With vitamins, 270 yen.
Bu sefer bana 30 gün verdin, 270 de ondan önce vardı.
You gave me 30 days this time, and 270 days before that.
Mayıs ayı üretim rakamları :
Production figures for May, 270,000 cases.
270 bin kasa. İnsan başına tüketim geçen yıla göre % 5.2 arttı.
Consumption per capita now 5.2 per cent above last year.
90x3, 270 girer benim eve!
70 times 3 means 210,000 lire!
Adettendir. 270 frank lütfen. Dokuz şişe.
The president always pays when he's inaugurated. 270 francs, please.
270,000 $.
$ 270.000.
Kaç para? - 270 liret.
270.
Bunlar binanın bu cephesindeki en ilginç pencereler. 270 pencere var.
These are the most interesting windows of this side of the building. There are 270 windows.
Memurlar 270 ve yaklaşıyor.
Officers are 270 and closing.
Havaii'de 270 kiloluk kılıçbalığını çekerken babama yardım etmiştim.
I helped my dad pull in a 600-pound swordfish off Hawaii.
Babamın 270 kiloluk kılıçbalığını söylerken, senin de o kadar ağır olduğunu kastetmemiştim.
When I told you about Dad's 600-pound swordfish I didn't mean that you weighed that much.
Askere çağrılanlara, istedikleri parayı verirlerse onları askerlikten kurtarabileceklerini söyleyip bu şekilde onlardan yüz binlerce yen dolandırdılar.
They told the people that draftees could be excused from service by paying them a sum of 270 yen and thus they swindled the villagers out of tens of thousands of yen.
Telefon : 270-5095. "
Phone : 270-5095. "
270 km. ötedeki Auschwitz'de ise fırınlar, her zamankinden daha fazla mesai harcıyordu.
Only 170 miles away, the ovens of Auschwitz were busier than ever.
Yaklaşık olarak 270 metre içeri girdik. Onlar yani Japonlar kadar hızlı. Onların izin verdiği ölçüde.
( man # 6 ) We moved about... possibly 300 yards in, just as far as they, meaning the Japanese, decided for us to go.
Uçağın, 17 : 10'da Roissy'den kalkıyor.
Here is your ticket. Flight 270. Hotel St Jones.
270 sefer sayılı uçak. St.Jones oteline gideceksin.
The client will rejoin you.
Apalachicola'ya yaklaşan hava aracı, derhal rotanızı 270'e çevirin.
Aircraft approaching Apalachicola, turn immediately to heading 270.
270 yıl öncesi.
270 years ago.
270 feet.
2-7-0 feet.
Sizinleyiz, Uçuş Seviyesi 270'e tırmanıyoruz. ( yaklaşık 8250 metre'ye )
We are with you, climbing to flight level 270.
270, Kaptan.
270, Captain.
Pervaneden ses geliyor.
Propeller noises bearing 270. Closing.
Bağlantı 270.
Contact bearing 270.
- 270 metre!
- 270 metres!
Menzil : 250 metre.
Effective range : 270 yards.
Mavi Şimşek, rüzgar 2 7 0 derece 12'de.
Blue Thunder, wind 270 degrees at 12.
Süperiletkenlerin çalışması için 270 derece soğutulmaları gerek.
The superconductors have to be chilled to 270 below to work.
Kilosu 0,05 sentten 270 kilo pamuk tohumu.
Let's see, 450 pound of cottonseed at.03 cent a pound.
270'de rüzgar hızı 15 km.
Wind 270 at 10 miles per hour.
Evet, santral. 21 27-247-270.
Yeah, operator. 2127-247-270.
Temastayız, haydutlar 270'den 10 mil'de.
I have them inbound, bogeyheading 270 at 10 miles.
270,000 dolardan bahsetmiyorum bile.
Not to mention $ 270,000.
Şaka yapıyorum. 270 dolar.
I'm just kidding. $ 270.
İki kere trafik kuralı ihlali ve 270 dolarlık ödenmemiş park cezası.
Two current moving violations and $ 270 in outstanding parking tickets.
270 derece sağa git.
Come right 270 degrees.
Duba gibi adam. 120 kilo vardır.
He's a big motherfucker. He's 260 or 270.
270, baba.
270, Dad.
Bir Romulan keşif gemisi. Yönü, 270, mark 14.
They identify it as a Romulan scoutship.
- Bir keşif gemisi.
Bearing : 270 mark 14. Scoutship.
Derinlik : 270 metre.
Depth : 270 metres.
Yankee Bir, vektör 270.
Yankee One, vector 270.
Ayrıca atalarınızdan birinin M.S 270 yılında Alexandria, Mısır'daki bir kütüphaneyi bu meşale ile ateşe verdiğini saptadım.
I'm going to turn this whole thing over to a lawyer. - A lawyer? - Yes.
Ama düzgün vuruyordu... 265, 270.
He didn't bust down fences left and right but he hit steady... 265, 270.
Kaptan, alan basıncı yüzde 270 arttı. Uyarı.
Warning.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]