Annette traduction Anglais

Sen misin, Annette?

Is that you, Annette?

Annette, ağlama.

Annette, don't cry.

Hey, Pierre'le Annette.

Hey, that's Pierre and Annette.

- Hey, Annette!

- Hey, Annette!

- Annette!

- Annette!

Annette!

Annette!

Annette, tatlım, bu beyle ilgilenir misin lütfen?

Annette, dear, take care of this gentleman for me, will you, please?

Annette'le içeri girdiğin anda hoşlandım.

I liked you the minute I saw Annette bring you in.

Cesur ol, Annette.

Be brave, Annette.

- Annette.

- Annette.

Annette, annen için bir şal alıp alamayacağını merak ediyordum.

Annette, I wonder if you'd get a wrap for your mother.

- Annette'e bir bak.

- Look at Annette.

Annette'in onu ıssız bir yere taşımana minnettar olacağını mı sanıyorsun?

Do you think Annette will be grateful to you for hauling her into the wilderness?

Pekâlâ, soruna cevap olacaksa ; ismi Annette, on sekiz yaşını sürüyor ve ben onun çok güzel olduğunu düşünüyorum.

Well, to answer your question, her name is Annette, she's going on 18,

Annette için zemin mi hazırlıyorsun?

Are you breaking ground for Annette?

Günaydın, Annette.

Good morning, Annette.

Haydi kalk, Annette.

Get up, Annette.

- Annette.

- Annette?

Ona ne mazeret gösterdin, Annette?

What excuse did you give him, Annette?

Annette, terbiyeni bozma.

Annette, mind your manners.

Annette, bilirsin ki, seni delicesine severim.

Annette, I adore you, you know that.

Annette, Norman terzide.

Norman's at the tailor's.

Annette'den vazgeçiyorum.

I've given up on Annette.

Annette, oradan diğer can yeleklerini al.

Annette, get the other jackets from in there.

Gel, Annette.

Come along, Annette.

Schmulski, Krakow'dan bir tüccar, ve Annette, Bordeaux de bir kız öğrenci, günlük olağan hayatlarını yaşıyorlar, yüzlerce kilometre ötede kendileri için bir yer hazırlandığını bilmiyorlar.

Schmulski, a merchant in Krakow, and Annette, a schoolgirl in Bordeaux, go about their daily lives, not knowing a place is being prepared for them hundreds of miles away.

Carl Borden, karısı Annette, ve onların sevimli köpekleri, Cassandra.

Carl Borden, his wife Annette, and their charming dog, Cassandra.

Oh, Tanrı aşkına, Annette, O Timbuktu'ya gitmiyor ki.

Oh, for heaven's sakes, Annette, she's not going to Timbuktu.

Oh, lezzetli bir yemekti, Annette.

Oh, that was a delicious dinner, Annette.

Annette.

Annette.

Annette, devam edebileceğini cidden düşünüyor musun...

Annette, do you seriously think you can go on... Hello, Ralph.

Sadece biraz dinlenmesini sağla, Annette.

Just see that he gets some rest, Annette.

Ve ayrılacağına göre, Annette, seni bırakabilirim.

And since you're leaving, Annette, I can drop you.

Annette pişirmeyi ben de yemeyi severim.

Annette likes to cook and I like to eat.

Oh, Seni kapıya kadar geçireyim.

Oh, I'll take you to the door. That's all right, Annette.

Önemli değil, Annette. Yolumu bulabilirim.

I can find my way out.

Günaydın, Annette.

Morning, Annette.

Oh, Annette.

Oh, Annette.

Annette bana bir kase soğan çorbası hazırladı Perry ile öğle yemeğine çıkmadan önce.

Annette fixed me a bowl of onion soup before she went out to lunch with Perry.

Annette, beni seviyor musun?

Annette, do you love me?

Oh, Annette, burada likör görmüyorum.

Oh, Annette, I don't see the liquor here.

Annette, bana Hollywood'dan Bay Robert Hayes'i bağla.

Annette, get me Hollywood, Mr. Robert Hayes.

Annette, aramayı iptal et.

Annette, cancel the call.

Annette'in nasıl olup da hiç evlenmediğini hep merak etmişimdir.

I have often wondered how is it Annette never got married.

Anette her zaman yanında olacak.

You'll always have your devoted Annette.

Annette ile.

With Annette.

- Annette'le.

- Annette.

Annette, çayı salona getirir misin canım?

Annette, would you serve tea in the lounge, dear?

İşte Annette.

This is Annette.

Michelle Annette Dupont.

Michelle Annette Dupont.

Annette?

Annette?