Assured traduction Anglais
2,426 traduction parallèle
İçin rahat olsun.
On the current state of organized religion Which are controversial, Paul, rest assured.
Henry bize, sizi ölüm döşeğinizde gördüğünü söyledi.
Henry assured us he had seen you on your deathbed!
Çocukların iyi bakılacağına dair bana söz verdi.
She's assured me that the boys will be well looked after.
Larson'ı adaletin önüne çıkaracağım.
I will bring Larson to justice, you can rest assured of that.
Wiltshire'a gelen Metropolitan Police memuru hızlı bir tutuklama olacağını garanti etmişti!
He assured the House that the arrival in Wiltshire of a Metropolitan Police officer would be followed by a swift arrest!
Anlıyorum.
Rest assured.
İşler umduğum gibi giderse öğleden sonra dönerim.
Rest assured. I will be back in the afternoon.
Yaşayacak. - Güvende olacağı temin edildi.
We have been assured of his safety.
Fransız Piskopos Briconnet, evlerimizin ve dükkanlarımızın yağmalanmayacağını temin etti.
The French Bishop Briconnet has assured us that our homes and shops will not be plundered.
Yatırımımız güvencede mi.
You've assured us the investment is safe.
O halde için rahat olsun, artık daha iyi bir yerde.
Then rest assured he is in a better place now. How do you know?
Seni temin ederdim, Henry, ama boş olurlardı.
I could be assured, Henry, but would be empty words.
Artık makineye tuğla konmayacağı konusunda garanti aldım.
I've been assured that there will be no more bricks in the dryer.
Dediğim gibi Bay Carson, sizle ilgileneceğimize emin olabilirsiniz.
Like I said, Mr. Carson, you can be assured that we're going to take care of you.
- Efendim, emin olabilirsiniz. Dedektif Murdoch kesinlikle kanıta dokunmadı. Hayır.
Sir, you can rest assured that at no point did Detective Murdoch come into contact with the evidence.
Gerçekten de, bu durum Pterozor'ların geleceğini en azından bir süre için, güvence altına almış olabilir. Belki uçma yetenekleri değil ama yürümede gösterdikleri becerileri.
Indeed, it might be the case that the future of the pterosaurs was assured, for some time at least, not by their ability to fly, but their ability to walk.
Dikkatli ol
Be assured
Servisinizle ilgili bilgilendirildiğimde işinizi çok profesyonel ve iyi bir şekilde yaptığınıza garanti verilmişti.
When I was told of your services I was assured I'd receive the work of a fully professional organization.
Efendim... emin olabilrisiniz ki, suçlu bulunana kadar uyumuyacağım.
Sir... Rest assured, I will not sleep Until I find the culprit.
Bana kimsenin zarar görmeyeceğini söylemiştiniz.
You assured me no one would get hurt. Did you...
Bu hafta sonuna kadar etrafım zayıf, bronzlaşmış Yunan erkekleriyle sarılı olmazsa sizi mahvedeceğime emin olun.
Rest assured, if I am not surrounded by slim, tanned Greek men by week's end, I will destroy you.
O gün geldiğinde emin olun ki, hiç acımayacağım.
And when that day comes, rest assured, I will show no mercy.
Her şey hala mümkün.
The President has assured us that gasoline is ahead next week. There is still everything is possible.
Hangi kadın güvenli bir geleceği böylesi bir serseri için tehlikeye atar ki?
What woman would risk an assured future for such a rogue?
Oğlumun cezasını çekeceğinden emin olun.
You can rest assured that my son will be dealt with severely.
Bana senin en iyisi olduğun söylendi.
I was assured you were the top guy.
Şunu bilmiyorsun ; ben müdürüme, o da Beyaz Saray'a Song'u getireceğimize dair söz verdik.
Because what you don't know is I've assured the director, who, in turn, assured the white house, that we would bring song in.
İçin rahat olsun, bakan borçlarını unutmaz.
You may rest assured, the Minister does not forget his debts.
Onu, Kosta Rika'da demokrasi olduğuna ikna ettim.
I assured her that Costa Rica's a democracy.
Bayan Lowry bana bir kulübe gözetmenlik edeceğimi söylediği zaman ayrıca bana kimsenin gelmeyeceğini garanti etmişti.
When Ms. Lowry told me that I had to oversee a club, she also assured me that no one would show up.
Paramızı alacağımızdan emindim.
I was assured that we'd be getting all of our money back.
Bana tekrar çıkma teklif edemezsin yani sanki bir itirazmış gibi gelen bir cevaptan sonra. Çünkü senin bütün olayın kendine güvenmek gibi dursa da, sen bir chihuahua kadar kendinden emin birisin.
You can't ask me out again, not after what you perceived to be a rejection, because even though your whole rap is about confidence, you're about as self-assured as a chihuahua.
Lono, elinde olmadığını söylediğin bütün o malları hatırlıyor musun? Hani şu korsanların satman için sana vermedikleri konusunda beni temin ettiğin malları?
Lono, you remember... all that hot stuff that you said you did not have, that you assured me that the pirates did not give to you to sell?
Onları, hepimizin Tom'u sevdiğine inandırdım.
I assured them we all liked Tom.
Ayrıca şundan emin ol, poponu oynayabilirdim.
And rest assured, I would have acted your ass off.
Son ayda birbirimize söylediğimiz 12 kelime nedir? - Öyledir. - Evet.
GUYS, REST ASSURED, I HAVE NO REGRETS
Emin olun, o gün gelecek.
Be assured this day will come.
Garanti ederim ki, ona harikulade sağlığını geri getireceğim ve ikimizde onun Aziz Peter koridorlarında yürüyüşünden memnuniyet duyacağız.
But rest assured, I will nurse her back to the most excellent health, and we will both have the pleasure of seeing her walk up the aisle of St. Peter's.
En azından boynuzları olmadığından emin olabilirsin Joffre.
Rest assured, Joffre, she does not have horns.
Gözünüz arkanızda kalmasın Cenapları.
Rest assured, Your Holiness.
Gelince hak ettiğini alacağından emin olabilirsiniz.
Rest assured, he'll get what's coming to him.
İçin rahat olsun, 15 dakika sonra bomba patladığında Cennette yalnız olmayacaksın!
rest assured, once started 15 minutes after the explosion heaven is also lively up immediately
Onu görmeyeceğinden emin olmalıydık.
We were assured she would not have to see him.
Paris orada kalacaklarını garanti etti.
Paris has assured me they're not going anywhere.
Yeni iratlar icat edeceğimden şüpheniz olmasın.
Be assured that we will find new sources of income.
Çünkü garanti edebileceğim tek şey var Bayan Gabriel bizden olanları her zaman koruruz.
Because if there's one thing you can be absolutely assured of, Mrs Gabriel, we always look after our own.
İçin rahat olsun. Kocanı öldürmek için gelmedik buraya.
Rest assured, we are not here to kill your husband.
Polisi aradım ve bu iş için en iyilerini gönderdiklerini söylediler.
I called the police and they assured me that they have their best people on it.
Bunların hepsi bittiğinde eğer yerinizde durursanız Sam'i kurtaracağım.
Well, rest assured, when this is all over... I will save Sam, but only if you stand down.
Doğru çocuğu öldürdüğünüze emin olabilirsiniz.
You can rest assured you killed the right boy.
Anya Weimer.
I have been assured that everything is safe now. Anya Weimer.