Bahriyeli traduction Anglais
216 traduction parallèle
Herkes, hangi yaş, ister seksen ya da iki yaş altı olsun, kaptan, bahriyeli veya mürettebattaki diğerleri : Seni seviyorum!
Everyone, no matter who, the folks over 80 and the kid of 2, the captain and the sailor and the rest of the crew, says I love you.
Cilalı güverteye dikkat edin siz iki bahriyeli arkadaş.
Be careful of that varnish 1 on the deck, you two gobsi
Ne diyorsun bu işe bahriyeli?
How do you like that, sailor?
Yolculuk bitti bahriyeli.
End of the line, sailor.
Sakar bahriyeli, gittiğin yere baksana.
Clumsy mariner, look where you're going.
Haydi yallah bahriyeli.
On your way, bell-bottom.
Bir kız, başka bir bahriyeli, kavga, bilinen son.
A girl, another sailor, a brawl, usual consequences.
Hiç bir bahriyeli midesinin keçiden daha zayıf olduğunu kabul etmez.
You know why? No Marine will ever admit that his stomach is weaker than a goat's.
Bir bahriyeli.
A marine, that's what I am.
Tepeden tırnağa bir bahriyeli.. .. nasıl ki siz bir rahibesiniz.
All through me, a marine... like you're a nun.
Sonra ışığı gördüm. .. ve bahriyeli olmaya başladım.
Then I seen the light... and I started being a marine.
Benim bahriyeli olmamın anlamsızlığı gibi.
No more than my being a marine.
Çıkacaklar elbette, bahriyeli değiller mi.
They'll land, all right, if they're marines.
Elbette, bahriyeli olduklarına göre.
Of course. If they're marines.
Bu bir Bahriyeli silahı, değil mi?
This is a Navy gun, isn't it?
Evet, evet, bir Bahriyeli silahı.
Yeah, yeah, it's a Navy gun.
Gemilerini temiz tuttukları için Bahriyeli oldum.
He says : " Dear Hyde, I joined the Navy because I liked the way... they kept their ships : neat and tidy.
- Ben hepsini alıyorum bahriyeli.
- I takee all gear sailor man. - OK!
Kahve, bahriyeli?
Coffee, sailor man?
- Bahriyeli?
- Sailor man?
- Sen hep aynı Kum Tanesi bahriyeli.
- You all the time same Sand Pebble sailor.
Sen yeni bahriyeli.
You new sailor! What you name?
Peki buna ne dersin bahriyeli?
Well, how about it, sailor?
- Bana hükmedemezsin bahriyeli.
You've got no authority over me, sailor.
"Amerikan Gambotundan Bir Bahriyeli Çinli Kadını Öldürdü."
"American Gunboat Sailor Kills Chinese Woman."
Portre yapan bir bahriyeli.
A sailor who can do a portrait.
Bahriyeli dulu olmuştum.
I had become a Navy widow.
- Bahriyeli.
- He's in the Navy.
O Bahriyeli sesini kullandığında divan-ı harbe çıkmak istemedik.
When he used that Navy voice, we didn't wanna be court-martialed.
İngiliz Donanması tarafından öldürülen 1,600 bahriyeli vardı.
There were 1,600 sailors killed by the British Navy.
O Bahriyeli talim çavuşları, Dünya'daki en nonoş insanlar! Ne?
Those tough Marine drill sergeants are the biggest fags in the world!
Amiral... bahriyeli...
Admiral... sailor...
En son seferinde Bahriyeli Mike ile dövüşüyordum.
The last time was in that fight with Sailor Mike.
Bir tane bahriyeli, bir tane uzun yol otobüs şöförü.
A US sailor, Trailways bus driver.
Ama o bir bahriyeli değil.
He ain't a Marine.
Ben bahriyeli değilim ama.
I ain't a marine.
Bir zamanlar bahriyeli bir çavuş adamlarına şöyle bağırırmış
A Marine sergeant once started a charge by yelling at his men,
Haydi bahriyeli yürü!
Come on, Navy, let's go.
Hey, bahriyeli, bekle!
Hey, Sailor, wait!
Bahriyeli Ripley.
Sailor Ripley.
Of bahriyeli, sen var ya, sen harikasın... 15 yaşındayken annem bana çok yakında seksi düşünmeye başlayacağımı söylemişti.
Jeez Lou-eez, Sailor, you are something else... When I was 15, my mama told me that pretty soon I'd be starting to think about sex, and that I should tell her before I did anything about it.
Kusura bakma, bahriyeli, ama ozon tabakası kayboluyor.
I'm sorry, Sailor, but that ozone layer is disappearing'.
Bahriyeli, katil değil.
Sailor ain't no murderer.
Bildiğim kadarıyla bahriyeli Lula ile olan bu davaya... karışmadan önce temizdi.
As far as I know, Sailor was all clean before he got involved in in that event with Lula.
Hey, bahriyeli!
Sailor boy!
Bahriyeli!
Sailor!
- Bahriyeli, sevgilim...
Come here! - Sailor, honey...
Bahriyeli, neden benim için "Love me tender" i söylemedin?
Sail', how come you didn't sing me "Love me tender"?
Üzüldüm, bahriyeli, sevgilim.
Jeez, Sail', I'm sorry.
Nikaragua sahiline adımını atan ilk bahriyeli.
THAT'S U NCLE LOU I E!
- Bahriyeli mi?
"Swab jockey."