English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ B ] / Bana bir iyilik yapar mısın

Bana bir iyilik yapar mısın traduction Anglais

1,111 traduction parallèle
Christopher, bana bir iyilik yapar mısın?
Christopher, do something for me?
Bana bir iyilik yapar mısın?
Will you do me one favor?
- Bana bir iyilik yapar mısın?
- Will you do me a favour? - What?
Bana bir iyilik yapar mısın?
Could you do me a favour?
Bana bir iyilik yapar mısınız?
Would you do me a favor?
Bana bir iyilik yapar mısınız?
Woud you oblige me with a small matter?
Oh, efendim, bana bir iyilik yapar mısınız?
Oh, sir, would you do me a favor?
Bana bir iyilik yapar mısın, Ezra?
Will you do me a favor, Ezra?
Bana bir iyilik yapar mısın?
Would you do me a favor?
- Bana bir iyilik yapar mısın?
- Would you do me a favor?
Dinle, bana bir iyilik yapar mısın?
Look, do me a favour.
Bana bir iyilik yapar mısın?
Could you do me a favor?
Bana bir iyilik yapar mısınız, efendim?
Could you do me a favor, sir?
Bana bir iyilik yapar mısın?
Can you do me a favor? Yeah, sure.
- Bana bir iyilik yapar mısın?
- Will you do me a favor?
Bana bir iyilik yapar mısın?
Will you do me a favor?
- Bana bir iyilik yapar mısın?
- would you do me a favor?
- Şimdi bana bir iyilik yapar mısın?
- Now, could you do me a favor?
Sally, dinle. Bana bir iyilik yapar mısın?
Sally, listen, can I ask you for a big favor?
- George, bana bir iyilik yapar mısın?
George, do me a favor.
- Bana bir iyilik yapar mısın?
Can you do me a favour?
Bana bir iyilik yapar mısın?
You do me a personal favor?
Bana bir iyilik yapar mısın Warren?
Warren, could you do me a favor?
Bana bir iyilik yapar mısın? Şurada ki telefonu getirir misin?
Would you do me a favor?
Bana bir iyilik yapar mısın?
Do me a favor. Conclusion :
bana bir iyilik yapar mısın?
Could you do me a favor?
Bana bir iyilik yapar mısın tatlım?
All right, do me a favor, will you, honey?
Bana bir iyilik yapar mısın?
Will you do me a favour?
Sana içki alayım Bana bir iyilik yapar mısın?
I'll buy you a drink. Will you give me a favor?
Bak, bana bir iyilik yapar mısın?
Look, would you do me a favour?
Bak, bana bir iyilik yapar mısın?
Look, would you do me a favor?
- Bana bir iyilik yapar mısınız?
– Yes. – Would you do me a big favor?
Digger, bana bir iyilik yapar mısın?
Digger, look, would you do me a favour?
Bana bir iyilik yapar mısın tatlım?
Do me a favour, will you hon?
Ama bana bir iyilik yapar mısın?
But will you do me a favor?
Norman, bana bir iyilik yapar mısın?
Norman, will you do me a favour?
- Yarın için bana bir iyilik yapar mısın?
- Would you do me a favour tomorrow?
Bana bir iyilik yapar mısın?
I need to ask a favor of you.
Stan, bana bir iyilik yapar mısın?
Oh, Stan, do me a favor?
Dinle, şu an buradan ayrılamam, ama bana bir iyilik yapar mısın?
Listen, I can't go anywhere, but how'd you like to do me a favor?
Ben, bana bir iyilik yapar mısın?
Ben, would you do me a favour?
Ben yokken bana bir iyilik yapar mısın?
Would you do me a favour while I'm gone?
Bana bir iyilik yapar mısınız?
COULD YOU DO ME A FAVOR?
- Bana bir iyilik yapar mısın?
- Do me a favour?
Ursula, bana bir iyilik yapar mısın?
Ursula, will you do me a favor?
Michael, bana bir iyilik yapar mısın?
Michael, would you do me a favor?
Bana bir iyilik yapar mısın?
A want to ask you a favor.
- Bana küçük bir iyilik yapar mısın?
Will you do me a little favour?
Dinle, bana büyük bir iyilik yapar mısın?
Listen, would you mind doing me a very big favor?
Hey, bana bir iyilik, yapar mısın?
Hey, do me a favor, will you?
Bana bir iyilik yapar mısın?
Would you like me to make soup for your lunch tomorrow?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]