Barbarian traduction Anglais
494 traduction parallèle
Bu bir barbar için oldukça kibar bir konuşma oldu.
That's a very polished little speech for a... barbarian.
Barbarın medenileşmiş olduğunu kabul etmiştin, değil mi?
You admitted the barbarian was civilized, didn't you?
Niçin bu sabah bu kadın tarafından öldürülen o barbarla gitmeye karar vermiştiniz?
Why did you decide to leave with that barbarian who was killed by her?
Kaba adam!
Barbarian!
Ben de. Barbar bir adet.
Nor do I. A barbarian custom.
Bu vahşileri mahkeme salonundan çıkartın.
You may remove that barbarian from the courtroom. - He's a witness.
Ve sizler Tarzan'ın bir tür barbar olduğunu düşünüyorsunuz.
And you're the gentlemen who look upon Tarzan as some sort of barbarian.
- Hugo, seni barbar. - Olmaz!
- Hugo, you barbarian.
Bu barbarı, bu katili ayartabilecek bir kadın biliyor musun Delilah?
Delilah, do you know a woman who could entice this barbarian? This killer?
"Mösyö De Bergerac'ın Burgonya Tiyatrosu'nda bir barbar ile düellosu" nun baladı.
Ballad au Duel at the Theatre de Burgoyne between de Bergerac, and uh... a barbarian.
Seni barbar.
- Not me, you... you... barbarian.
"... hoşnutsuzluk yarattınız. "
As a barbarian. "
Çünkü Sezar'ın yeğeninin bir barbarla değil, bir Romalıyla... -... evlenmesi gerekiyor.
To make certain that Caesar's nephew marries a Roman, not a barbarian.
Ben barbarım.
I am a barbarian.
Safkan bir Romalı bir barbarı selamlıyor.
As a Roman of pure blood to a barbarian.
Ama o, Sezar'ı bir barbara tercih etti.
But he chose Caesar instead of a barbarian.
Sen, Roma İmparatoru'nun kız kardeşi bir barbarın karısısın.
You, sister of a Roman emperor, wife of a barbarian.
Bedenini bir Barbar'a sunmak da bu öğrendiklerinden biri miydi?
Was one of those lessons to offer your body to a barbarian?
Ben hala benim sana dokundu diye aşağıladığın Barbar.
It's still me, the barbarian you insulted because he had touched you.
- Olynthus barbarların eline düşerse Atina'yı perişan olmaktan ne kurtarabilir?
- And if Olynthus falls to the barbarian, what stands between Athens and destruction? - Peace!
"Barbar Philip" çığlıkları ülkenin her tarafında hala yankılanıp duruyor.
And the cry of "Philip the Barbarian" still echoes through the land.
"Barbar Philip" diye mi, yoksa "Tüm Yunanistan'ın komutanı, Philip" diye mi?
"Philip the Barbarian" or "Philip, captain general of all Greece"?
Bir kültür merkezini harap etmek, barbarca davranış olurdu.
To destroy a centre of culture would be the act of a barbarian.
Barbar Philip.
Philip the Barbarian.
Barbar Philip cesetlerinizin üzerinde dans ediyor, sizi Atinalılar sizi!
Philip the Barbarian dances over your dead bodies, you Athenians!
Barbar Philip!
Philip the Barbarian!
Barbar Philip.
Philip the Barbarian
Barbar Philip. Barbar Philip.
Philip the Barbarian, Philip the Barbarian
Ciddiyim, bu barbar adına özür dilemek istiyorum.
I mean it, and I wanna apologize for this barbarian.
Singapur elçilerimiz, İngiltere hükümetine ait mektuplar bulmuş kral barbar gibi gösteriliyor ve Siyam'ın güçlü bir devlet koruması altına alınması talep ediliyormuş.
Agents in Singapore have found copies of letters to British government which describe king as barbarian and suggest necessity of making Siam a protectorate.
Kralın, beğenmediğim yönleri var, ama o bir barbar değil.
The king is many things I dislike, but he is not a barbarian.
- Bana barbar diyorlar. - Kimler?
- They call me barbarian.
Senin, Kraliçe Victoria olduğunu düşünelim ve birisi sana Siyam Kralı barbar diyor. İnanır mısın?
Now suppose you are Queen Victoria, and someone say to you king of Siam is barbarian.
Kimin barbar olduğunu göstereceğim!
I will show them who is barbarian!
İngiltere'ye döndüklerinde, hiçbir anlamda bir barbar olmadığınızı kraliçeye bildireceklerdir.
They will return to England and report to the queen that you are most certainly not a barbarian.
Kim barbarmış göstereceğiz.
We'll show them who is barbarian.
Barbar olduğunuz doğruymuş.
You are a barbarian.
Bana barbar diyorsun.
Barbarian, you say.
Zayıf bir kraldan daha kötü bir barbar yoktur.
There is no barbarian worse than a weak king.
O bir barbarın oğlu ama onu Edwin'in oğluymuş gibi seviyorum.
He is the son of a barbarian... but I love him as if he were Edwin's child.
Bu barbar, senin sözünden dönmek istediğini sanıyor.
This barbarian is under the illusion you desire to be released from your pledge.
Kes dedim, barbar herif.
Stop it, you barbarian.
İğrenç bir vahşisin.
You're a lousy barbarian.
Tanrılar bir barbarın varlığını tanımaz mı ki o bir barbar öyle değil mi?
The gods do not recognize the presence of a barbarian and he is one, is not it?
Kazakların Polonyalıların ayağını öpen cahil barbar olduklarını, ya da Polonyalılarla savaşta savaşacak kadar iyi fakat Polonya sokaklarında dolaşamıyacak, ya da Polonyalı bir kadına bakamayacak, yada toprağını yönetemiyecek kadar kötü olduklarını ögrendim.
That a Cossack is an ignorant barbarian good enough to kiss a Pole's foot or fight a Pole's war, but not good enough to walk Polish streets. Or raise his eyes to a Polish woman. Or rule his own land.
Seni barbar!
You barbarian.
Ama ne sen ne de öteki barbarlar insanın düşüncesini yok etme hakkına sahip değilsiniz!
But neither you nor any other barbarian has the right to destroy one human thought!
Zihin özürlü ensest ilişkilerle süregelen kuşakların soyundan olan siz, ne cesaretle bana barbar dersiniz.
You, descendant of inbred generations of incestuous mental defectives... -... how dare you call anyone barbarian. - Barbarian!
Onlara barbar dillerinde anlatmaya çalışırım.
I will try to explain it to them in their barbarian tongue.
Barbarın ölümcül bir yarası var ama oldukça güçlü görünüyor.
The barbarian has a killing wound but he seems too strong to die.
Barbar Philip?
Philip the Barbarian