English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ B ] / Beden

Beden traduction Anglais

4,027 traduction parallèle
Kahvaltıya inerken büyük beden tüvit ceket giyip Volkswagen arabama "burjuğa" derdin.
You wore an oversized tweed jacket to breakfast and called my rabbit convertible "Bourgeois."
Ben çocukken, sen de beden eğitimi derslerini bilirsin 40-50 erkek çocuk, birlikte soyunda odasına girerdik herkes çıplak olurdu.
WHEN I WAS A KID AND YOU HAD A P.E. CLASS, 40, 50 GUYS, THEY'D GO INTO THE LOCKER ROOM,
Beden eğitimi dersinde hiç çıplak olmadım.
I WOULD NEVER GET NAKED IN GYM CLASS.
Diğer beden sıvılarının buraya akmasına izin vermeyiz, neyse daha açık olalım ;
WE DON'T ALLOW OTHER BODY FLUIDS THAT ARE FROM DOWN THERE, LET'S SAY, MORE DISCREETLY, TO
Bu güne kadar gördüğüm tek ölü beden onunkiydi.
Mm-hmm. Until today, she was the only dead body I'd ever seen.
Bir beden daha fazla kafein gerçekten alabilir mi?
Can a body really absorb any more caffeine?
"Altı beden herkese uygun değil!"
"Six packs do not suit everyone!"
Beden eğitiminde mi?
In gymnastics?
♪ İki beden dans ediyor
♪ Two bodies dancing
Beden eğitimi eğitimi mi?
Physical education education?
Spor salonu bir binadır. İnsan yapımı bu binanın içinde beden eğitimi öğretmenleri beden eğitimi eğitimi öğrencilerine beden eğitimi öğretmeyi öğretir.
A gym is a building, a man-made structure inside which physical education teachers teach physical education to physical education students.
Öğren Beden Eğitimi
♪ Get your physical education
Beden Eğitimi
♪ It's physical education
Beden eğitimi.
PE.
Gerilmemiş orta yaşlı bir beden, en çok patlayıcı anları sever.
Good.'Cause there's nothing an unstretched middle-aged body likes more than explosive movements.
Oraya birçok beden gömülecek, Bayan.
Many bodies are to be buried in it, miss.
Üst beden, kollar ve bacaklarda küt cisimle yaralamalar...
Blunt force injuries to the upper body, legs, arms.
Muhteşem tombul beden.
Wonderfully plump body.
Güney Osetya'dan döndüğünde Alex'e beyin ve beden taraması yapmıştık. - Hiçbir şey bulamadık.
We gave Alex a full brain and body scan when she got back from South Ossetia- - didn't find anything.
Daha iyi görünümlü bir beden seçmeliydim.
I should have picked a better-looking vessel.
Beden diline bakarak ve "Hey" demesine bakacak olursak.
Just based on body language and the way he said, "Hey."
Vaiz Coggins hep derdi ki "beden ve ruh" dükkanı işletiyormuş.
Reverend Coggins always said he ran a one-stop "body and soul" shop.
Geçen yıl kurmaya çalıştığım yenilebilir büyük beden iç çamaşırı işini hatırlıyor musun?
Do you remember that plus-size edible underwear company I tried to start a couple years ago?
30 beden olduğunuzu söyledi.
She said you were a size 2.
Taşıyıcı beden öldüğünde onlar da ölüyor.
They die when the host body dies.
Yani taşıyıcı beden ölürse- -
So what if the host body dies?
Eğer biraz daha zayıf olsaydınız, hangi beden uygun olurdu?
If you were a little less wide, what size would you be?
Jacob, bunun sadece bir tesadüf olduğuna eminim ama bir iş anlaşması esnasında bulunan ölü bir beden kötü bir halkla ilişkidir.
Jacob, I'm sure it's just a coincidence, but a dead body turning up in the middle of a business deal is bad P.R.
Hepimiz senin gibi normal beden giymiyoruz Lou, tamam mı?
We're all not high-waisted like you, Lou, okay?
Ben 38, kambur beden giyiyorum.
I wear a 38 hunched.
100 beden falanım şuan.
I'm like a size 100 now.
Kafeinsiz kahve içiyorsun, ki normalinde sadece öğleden sonra içerdin, büyük beden elbise giyiyorsun ve de bol ayakkabı çünkü ayakların çoktan şişmiş.
You're drinking decaf coffee, which you usually only do in the afternoon, you're wearing an empire-waist dress and loose shoes'cause your feet are already swelling.
Külotları 52 beden yaptıklarını bilmiyordum.
I didn't know they made Underoos in size 52.
Yok, kesinlikle bir beden büyümüşüm.
No, I am definitely up a cup size.
Dört tarafı kapalı duvarlar ötesinde sen parçalayacaksın avını! JAEGER! Taşkın bir arzuyla kasıp kavrulurken bu beden
We hunters slaughter prey beyond the castle walls, consumed with surging bloodlust, as our crimson bows and arrows pierce scarlet holes into the twilight
Bu beden ölebilir ama bilincim yaşamaya devam edecek.
This body may die, but my consciousness will live on.
Yeni bir beden mi bu?
- Is that a new body?
Sonraki sefere bir beden getirin. Sıcak olsa iyi olur.
Next time, just bring me a body, preferably warm.
Dört tarafı kapalı duvarlar ötesinde sen parçalayacaksın avını! Taşkın bir arzuyla kasıp kavrulurken bu beden Hızlıca sarıl yayına ve kızgın okunu salla
We hunters slaughter prey beyond the castle walls, consumed with surging bloodlust, as our crimson bows and arrows pierce scarlet holes into the twilight
Beden ısısı, 6 - 8 saat önce öldüğünü gösteriyor.
His body temperature indicates he's been dead 6 to 8 hours.
Buna "beden hırsızlığı" diyorlar.
They call it "body-snatch."
Sen buna beden mi diyorsun?
You call that a meat suit?
Bilirsin işte, ucuz kıyafetler, fit olmayan bir beden.
You know, cheap clothes, no muscle tone.
"... ve eşine sadakat yemini edecektir... " "... ve iki beden tek ruh olarak ebedileşecek. "
"and cleave unto his wife, and the twain shall become one flesh." Whoa.
Pantolonu aldığında birkaç beden küçükmüştür büyük ihtimalle.
Must have been a size or two smaller when he bought them.
Bence pantolonu giydiğinde birkaç beden küçüktü.
I venture to say he was a size or two smaller when he put them on.
Düşmüş kardeşlerimiz umduğumuzdan daha hızlı beden buluyorlar.
Our fallen brothers and sisters are finding vessels faster than we'd even hoped.
Ne yani beden bulmak için bu adamı mı kullanıyorlar?
So, what, they're using this guy to find vessels?
Ne anlama geliyor? Sadece hastalıkları yok etmek, ömrü uzatmak için değil istenen beden parçalarını büyütmek için de hücre üretebileceğimiz anlamına geliyor.
Well, it means that we can create cells not only to destroy diseases lengthen our life expectancy but also to give growth to more desirable body traits.
Genç bir beden bulmalıyım.
I have to find a fresh body
Hayır, beden eğitimi dersi için geldim.
Sweetheart, we're not in the mood for funny.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]