Bets traduction Anglais
2,370 traduction parallèle
Bilemiyorum Bets.
I don't know, Bets,
Bets, daha kapıdan yeni girdim.
Right when I walk in the door?
Chase bahislerin tamamını kazandı.
Chase won every one of those bets.
Ben Hakim Cohen olacağına dair bahse girerken, işe bir anda o karışıyor.
When I was running bets for Judge Cohen, she was in on the action.
Elebaşı olabilecek birkaç aday var ama hangisinin o olduğundan emin değilim.
Couple of candidates for head man, but no sure bets.
Şimdilik değil ancak maaşımı kesersen, tahminde zorlanmazsın...
Not right now, but cut my pay and all bets are off.
Pekala, şimdi bahislerimizi koyalım. Siz Si-won'a oynuyordunuz, değil mi?
Alright, let's place our bets now You said you'd bet on Si-won, right?
Koltuk üç, bahis veriyor.
Seat three, he bets.
- Bahis veriyor.
- He bets.
David 250,000 bahis veriyor.
David bets 250,000.
L.C. 200,000 bahis veriyor.
L.C. Bets 200,000.
Michelle 400,000 bahis veriyor.
Michelle bets 400,000.
Ralph 350,000 bahis veriyor.
Ralph bets 350,000.
L.C. 500,000 bahis veriyor.
L.C. Bets 500,000.
Biz çılgın bahisleri... iyi biliriz.
Yeah, we're kinda known for making a lot of crazy bets.
Bahisler lütfen.
Place your bets please.
23'ünün de orada olduğuna bahse girer misin?
Wanna take bets that there's 23 of them?
O yüzden göze batmayın. İçeri gireceğiz, bahsimizi oynayıp paramızı alır almaz çıkacağız.
We go in, we make our bets, we collect, we get the fuck out.
Kelebekleri seviyormuş, atın adı da Kelebek olunca buraya gelip şikeli yarışa para yatırmış.
The horse's name is Butterfly, so he comes here, and he bets on a fix.
Pekala, hanımlar, beyler, bahisler.
All right, ladies and gentlemen, place your bets.
Sistem yeniden başlayana kadar bahis kabul edemeyiz.
We can't take any more bets until we're back up.
Mezarlıklar da, en emin yatırımlardan biridir.
Water and cemeteries? Pretty safe bets.
- Bahisler Charlie'ye.
- Bets to Charlie.
Ve karşımdaki oynuyor, hem de büyük oynuyor.
And he bets, bets big.
Üzgünüm, ben arka kapıdan girdiler bile.
I'm sorry, I, uh... We already made our bets.
Geri kalanını bahislerle ayarlarım.
I'll make the rest up in bets.
Beyler, oyunlarınız.
Gentlemen, place your bets.
Oyununuz.
Place your bets.
Kapandı.
All bets are closed.
- 10 papele iddiaya girerim.
Zhac bets?
Kimin seçileceğini bilemezsin ve her şey mümkündür.
All bets are off and anything is possible.
Doğru, para az, ama şurada burada ödüllü dövüşlere Çinli ortağımla beraber yerinde bahisler oynayarak yerli heriflerden... koparttığımız biraz para şimdilik idare ediyor.
True, money's short, but a prizefight here and there, along with some well-placed bets with my Chinese partner, squeezing the local guys for some cash will do for now.
Doğru yolu bulduğuna sevindim, Tommy.
Since when are you collecting bets for Louie Downtown?
Yapması gereken şey, bir karar vermekti.
What do you think the Italians are gonna do when they find out you're collecting Louie's bets? Money that's supposed to be going to them?
Alo kendi kendine, bir karara varmaya çalışıyordu.
Ten bets, $ 500 a pop.
Şimdiye kadar, Kevin.
Then you gotta record all the bets in case of a challenge.
Eğer meşgulse bekleyebilirim, ama- -
I'm good for it. Jimmy. If we start taking bets from ourselves, the whole business is gonna go south.
- Bir çift yumurta. - Bifteğimiz kalmadı. Biftek yok, huh?
No matter how many times I lost the rent, or my kids went hungry, or how many bets I lost in a row.
Hadi oynayalım.
Let's place our bets.
Hayır, hayır iddia yok.
No, no bets.
- O zaman bahis kalmaz.
- Then all bets are off.
Pope, Bahis koyma ortaya.
Pope, not come here to make bets.
Bahis yok.
No more bets.
Pekala bahisleri yatırın.
All right, place your bets.
Bazı insanlar internetten bahis oynuyor.
Some people were making online bets.
Kuzenimle arkadaşları bahis oynadılar.
All right, we're all set. My cousin and his friends placed their bets online.
Geçen yıllar süresince, eminim ki, aranızdan bazıları, benim uslanıp, uslanmayacağıma dair iddiaya girmişlerdir.
Over the years, I'm sure some of you have placed a few bets... on whether I'd settle down.
Bilemiyorum Betts.
I don't know, Bets.
Bahis koyuyorlardı.
They were taking bets.
Bahislerinizi yapın.
Place your bets please!
Bahisler kapandı.
No more bets.