English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ C ] / Caught

Caught traduction Anglais

29,481 traduction parallèle
Beni öldürmek istiyorsan, insan olarak yakalanıp mahkum edileceksin.
If you want to kill me, you will be caught and convicted as a human.
Evet ve sana tutuldular değil mi?
Yeah, they caught on to you, then, huh?
Siktir, geçen sefer günortası evime geldiğinde ikizlerle çıplak yakalanmıştın.
Shit, last time you came over in the middle of the day, you got caught buck booty naked with them twins.
Senden kaptığım "iyi" özelliklerden biri.
One of the "finer qualities" I caught from you.
Şimdi yakalanırsam her şey biter.
If get caught now, everything is doomed.
Yakalanma.
Don't get caught.
Buradan hazırlık yapmadan çıkarsak dakikasında yakalanırız.
Going out from here without preparation... we'll get caught in no time.
100 mil yakında bulunan herkes nükleer erimeye yakalanacak.
Everyone within 100 miles will be caught in the nuclear meltdown.
Bir profösör olabilirdi, ama bir öğrenciden uyuşturucu satın alırken yakalandı.
He used to be a professor, but he got caught buying drugs from a student.
- Kıyamet kopsa Baltimore'da durmazdım.
Wouldn't be caught dead in Baltimore.
Daha dün, sandviçinin içine bozukluk koyarken yakaladım.
Yesterday I caught him putting pennies on his sandwich.
- Casus yakaladık. - Ivy?
- We caught a spy.
- Casus yakaladık.
- We caught a spy.
Bak, zor günler geçirdin.
Look... you've caught some bad breaks.
Şimdi gerçek liderlerini yakaladık, Kırmızı El.
And now we have the real leader caught... red... handed.
Yakalanacak.
He's gonna get caught.
En azından onu yakaladığınızı söyle bana.
At least tell me you caught him.
Ama beni yakaladı, ve çıldırdı bir anda.
But he caught me, and he totally freaked out.
- Evet ama yakalanmıyorum.
Yeah, well, I don't get caught.
- Seni bu maskeyi takarken yakaladım. - Bana tuzak kurmaya çalışıyorsun.
I caught you wearing this mask.
Morillo, bu yılın başlarında Central City Müzesi'ni soyarken Flash tarafından yakalanmasının ardından, hırsızlık ve saldırı suçlarından suçlu bulundu.
Morillo was found guilty of grand theft and aggravated assault after he was caught by the Flash robbing the Central City Museum earlier this year.
Ama bu durumun ikinizin arasında kalanları nasıl etkilediğini hiç düşündün mü?
But have you considered for just one moment how your fighting affects those caught in the middle?
Bazı öğretmenler görünce de işinden atılmış.
Some teachers caught wind of it, and she was fired.
Bu durumun aranızdakileri nasıl etkilediğini hiç düşündün mü?
Have you considered how your fighting affects those caught in the middle?
Babanı öldüren adam öldürüldü ve soruşturması da sana mı denk geldi?
The guy who killed your dad was just murdered and you caught the case?
Katilin saldırma anı bir turistin kamerasına yansımış.
Tourist caught the beginning moments of the attack in the background of a photo.
Kendisinin ahlaki muğlaklığı sonunda ters tepmiş olabilir.
Well, that moral ambiguity that he was so famous for may have finally caught up with him.
Fark edemeyecek kadar kendini kaptırdığın için mi?
Too caught up in the moment to notice?
Evet, kaptırdım da denebilir.
Caught up, in-in a way, yes.
Ortaya çıkarak bizi şaşırttın.
You just caught us by surprise. Showing up.
İş yerinde gözüme takılan bir kız var.
There's a girl at work who's caught my eye.
Yakalanmadığın sürece eğlenceli.
It's only fun if you don't get caught.
Yakalanmamaların tek sebebi delil yetersizliği dedin. O zaman bu aşağılamalar için kapı gibi belge bulursak kimse onları kurtaramaz demektir.
You said the only reason that they don't get caught is because of the lack of evidence, so if we have undeniable proof of their sick hazing, no one will be able to save them.
Yakaladığınız böcek hakkında ne buldunuz?
What did you find out about that bug? - The one that you caught?
Pilot normal rotasından eve gönderirken kaza ile yakalamış.
The pilot was taking the scenic route home, caught it by accident.
Bu onu üçüncü yakalayışları.
This is the third time they've caught him.
- Adamın öğrenme güçlüğü varmış meğerse. Yani bolca tepki çekmiş...
Turned out he had a learning disability so she caught a ton of shit on...
Erkekler tuvaletinde yakalananlar onlar değil ki.
No, Mom, they weren't caught in the boys'room.
Erkeklerin tuvaletinde yakalanmış.
Anyway, she got caught using the boys'room.
Bu benim dikkatimi çekti.
That caught my attention.
Henüz neden yakalanamadı?
Why hasn't he been caught yet?
Yakalanacaksın.
You will be caught.
Ve komünist gerillaları ortadan kaldırma çabaları Castañoların aynı kafada olan arkadaşlar edinmesini sağladı.
And in their efforts to wipe out the communist guerrillas... the Castaños caught the attention of some like-minded friends.
Abraham Lincoln'ü vuran adamı böyle mi yakalamışlardı?
Isn't that how they caught the guy who shot Abraham Lincoln?
Pantolonunuz aşağıdayken yakalanmak fena bir durum, ama aynı zamanda birilerine iyilik ediyorsan mesela dünyanın ikinci büyük uyuşturucu kartelini dağıtmak gibi... İşte o zaman kimse kötü hikayeyi umursamaz.
Getting caught with your pants down sucks, but if at the same time you give the folks a big win, like, say, dismantling the second biggest drug cartel in the world, well, then nobody's paying attention to the bad story.
Dünyadaki en yavaş insan James May hız yaparken yakalandı.
James May, the world's slowest moving human being, has been caught speeding.
Eğer şimdiye kadar... Çünkü kimsenin olacağını zannetmiyoruz. Ancak eğer 60'dan daha yavaş bir hızla yakalandıysanız lütfen dürüstçe bize yazın.
The thing is, if you've been caught,'cause we genuinely don't believe anyone in the world has, but if you've been caught speeding at a speed less than 37, do honestly please write to us and let us know.
Yakalansalar daha iyi olurdu.
We'd be better off if they did get caught.
Vurulmaktansa yakalanmam daha iyi.
You're better off getting caught than shot.
Artık çocuklar da tıraşlamıyor. Bunu şaşırtıcı buluyorum çünkü bana yetiştiler sonunda.
You know, the kids aren't shaving now, either, which is amazing because they've finally caught up to me.
- Yakaladım seni!
I caught you!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]