Clubs traduction Anglais
2,724 traduction parallèle
Kitap kulüplerini sevmem ben.
I don't do book clubs.
Kulüplere gideriz.
We'll go to clubs.
Kulüplerden daha havalı.
We're cooler than clubs.
Eğer notların iyi olmazsa okulun hiç bir etkinliğine katılamazsın.
If you don't get good grades you can't sign up for any clubs or teams.
Şu golf sopalarını buradan kaldıralım.
So let's get these clubs up here.
Golf sopalarım yaklaşık 30 - 40 şilin eder.
My golf clubs will probably fetch 30 or 40 quid. So that will take care of the rent and some more bills.
Böyle mekânlarda kurallar farklıdır, sik kafalı.
Clubs are different rules, you dick.
Buraya gelmesini söyle, bu kulübü kullanacağız.
tell him to come here, we'lI use these clubs on him.
Golf sopalarım vardı içinde!
My golf clubs were in there.
- Kulüp mü?
- Clubs?
Ayrıca üç tane golf sopası da getirebilirim.
I can also get three sets of golf clubs in there.
Ama o öldükten sonra Romalı seçkinler sınıfı akrabalarımızı şehirden sopalarla, kılıçlarla attı.
But after he died the Roman elite, like a firestorm, drove our relatives from this city, with clubs and swords.
- Sopa ve bıçak tutamayacak kadar küçük değil. Kilisede değişiklik yapmazsak olacak olan da bu.
Not so small that they cannot pick up knives and clubs, which will happen if we do not reform the church.
Mars'taki komedi kulüplerinde kahkahaları Jüpiter'den duyuyorsun.
Because, you know, those comedy clubs on Mars, you can hear the laughs on Jupiter.
Lisede üç kulübe katılmış, futbol takımına antrenörlük yapmış.
Three clubs in high school, trainer for the football team.
- Evet mafya babası, kumarhaneler işletiyor.
- Yeah, made guy, runs the card clubs.
Buralardaki birçok kulübü artistler ve özentiler işletiyor.
Well, lots of clubs around here are run by posers and wannabes.
Endüstriyel çamaşırhane tesisi, hizmet otelleri, golf kulüpleri hastaneler gibi yerlerde yönetici olarak çalışmış.
Works as a manager in an industrial laundry plant, servicing hotels, country clubs, hospitals, the like.
Bir kaç kulübüm ve içki ruhsatım var ve şehir konseyini mutlu etmem gerek!
I own several clubs, I need liquor licenses, I have a city council to keep happy!
Bir erkek biraz rahatlamak, belki biraz eğlenmek ister bu yüzden kulüplere gider.
You know, man wants to cool down, maybe have some fun, so he hits the clubs.
Listeyi hazırladın mı? - Kulüpler şurada yazıyor, numaralar bu tarafta. - Tamam.
Clubs here, phone numbers there.Right.
Bobby ile tanıştığımda, ben 14, O 8 yaşındaydı. Manhattan'daki bir satranç kulübüne gidiyordu.
I met Bobby when I was 14, and he was eight, in one of the chess clubs in Manhattan.
Her zaman satranç oynadığı kulübe de baktık.
Looking for him at chess clubs where he's been known to play.
Kulüpler, köşe başları.
clubs, corners.
Ve dişi su samuru, onu Ebay'da golf kulüplerine satardı.
And the female otters sell their golf clubs On ebay. Hey.
Sinek onlusu.
Ten of clubs.
Tek farkı, Misko bunları almak için zamanında donuna yapmıştı.
To him, this is like that flags of that stupid football clubs...
"Kurt adam Unicorn'a Karşı" her kulüpte çalıyor.
Werewolf vs. Unicorn plays all the clubs.
Kulüplerinden birinde kutlama yapıyordu.
Promoting one of his clubs.
Açıkçası sahile inmeden önceki gece kulüblerde iyice yorulurum.
To be honest, I'm so shattered from the clubs the night before I don't make it to the beach.
Mexico City'de kaç tane striptiz kulübü var biliyor musun?
Know how many strip clubs are in Mexico City?
Biraz uyuyacağız ve ardından striptiz kulüplerine gideceğiz.
We take a little nap and then we hit the strip clubs.
Kulüp ve sosyal toplantı işleri işte.
Elks clubs and coffee klatches.
Sen dirsekler, ayaklar, tırabzanlar, itfaiye vanaları ve tramplenleri araştırırken ben de beyzbol sopası, tenis raketi, hokey sopası golf sopası ve binici kırbacını araştıracağım.
You search knees, feet, banisters... fire hydrants and diving boards. And I'll cover bats, rackets, hockey sticks... golf clubs and riding crops.
Çünkü Barney striptiz kulüplerine gitmez.
Because... Barney don't go to no strip clubs.
Artık kulüplerden haberim olmadığına inanamıyorum.
I can't believe I don't know the clubs anymore.
- Tabii striptiz kulüpleri- -
Sure, strip clubs...
Striptiz klüplerine genelde karşı değilim.. .. ama Pazartesi gün ortasında onlara karşıyım.
I got nothing against strip clubs, but I do have something against them at noon on a Monday.
Golf kulüpleri ve pahalı sanat galerileri...
Golf clubs and expensive art galleries...
Kulüplerdeki tüm VIP bölümlere giriyor.
She digs into all the VlPs in the clubs.
Bir hatırlatma, akademik kulüpler bugün okuldan sonra başlıyor.
A reminder that academic clubs begin today after school.
Fotograflari kumarhanelere gonderir, banka enstittutulerine, erkek kluplerine.
He circulates the photos to casinos, banking institutions, gentlemen's clubs.
Giyim tarzını değiştirdi, gece kulüplerine gitmeye başladı.
She changed the way that she dressed, and she was going out to clubs.
Bir atölyede my Lord Infernicus karakterine, çeşitli komedi kulüplerinde ve eyalet yakınlarındaki şehirlerde çalıştım.
I had workshopped my Lord Infernicus character at various comedy clubs and state fairs around the country.
Doğrusu bu gece yemeğe çıkıyoruz ve yarın gece beni en sevdiği kulüplerden birisine götürecek.
As a matter of fact, tonight we're going out to dinner and tomorrow night she's taking me to one of her favorite clubs.
Senin gibi güneyli bir bayanın, erkeklerin takıldığı kulüplerle ilgili sorunu mu var?
A Southern girl like you has a problem with gentlemen's clubs?
Hemen bir striptiz kulübü araştırmaya başlasak iyi olur.
We should probably start scouting out strip clubs right now.
# I know that the clubs are weapons of war #
♪ I know that the clubs are weapons of war
Moda avcısı. Bomba gibi yerlere kulüplere falan gidersin.
Go to seriously sick places, clubs, whatever.
Kulüp, kaçakçılık, kızlar, koruma vs gibi ufak işlerle ilgileniyor.
He's merging smaller operations - clubs, trafficking, girls, protection, all the rest of it. Another job for you -
Belki bir club'a falan gideriz.
Maybe we go hit a few clubs.