Debby traduction Anglais
150 traduction parallèle
Debby yattı mı?
Is Debby in bed yet?
Ne kadar eğleniyorduk, sen, Debby ve ben.
We used to have such fun, you, Debby and I.
Pekala, Matilda'ya Debby'e benim bakacağımı ve Noel alışverişi için çıkabileceğini söyleyeceğim.
I'll tell Matilda to take the day off, and I'll take care of Debby.
- Merhaba, Debby.
- Hello, Debby.
- Bu kadar yeter Debby.
- That'll be enough out of you, Debby.
- Güle-güle, Debby.
- Bye-bye, Debby.
Hadi Debby.
Come on.
Matilda Noel alışverişinde, bu yüzden Debby'e ben bakmalıyım.
Matilda's off Christmas shopping so I have to look after Debby.
Dilerseniz Debby'i eve götürürüm.
If you wish, I'll take Debby home.
- Ya Debby?
- And Debby?
Karım ve Debby evde mi?
Are my wife and Debby home?
- Debby burada efendim.
- Debby's here, sir.
- Debby'e anlatmalısın.
- You must tell Debby about him.
- Debby, kartopu savaşından söz etti.
- Debby told me about the snow fights.
Profesör Wutheridge'i görmeye gittik, sonra da Michel'ste öğle yemeği yedik. - Debby yattı mı?
We sent to see Professor Wutheridge and then had lunch at Michel's.
- Seni görmek için bekliyor.
- Is Debby in bed yet? - She's waiting to see you.
- Hoşça kal Debby.
- Bye, Debby.
Yatmadan önce Debby'i görmek istiyorum.
I want to see Debby before she goes to sleep.
Debby, Dudley'e iyi geceler demek istiyor.
Debby wants to say good night to Dudley.
Hadi gel, Debby.
Come along, Debby.
Debby çok endişelendi, Bayan Brougham da...
Debby's been so worried and Mrs. Brougham...
Debby'e onu daha sonra göreceğimi söyle.
Tell Debby I'll see her later.
Dudley'in varlığı, sadece Julia ile Debby'nin sevgisini çoktan kaybettiğimi kesinleştirdi.
Dudley's presence only confirmed that I'd already lost Julia and Debby's love.
Ne Debby, ne profesör, ne de başka biri hatırlayacak.
Nor will Debby, the professor or anyone else.
Bunu Debby'e sen mi aldın?
Did you get that for Debby?
Debby, hayatım, istasyonda durabilir miyiz.
Debby, darling, we'll have to stop station.
Sevgili Debby, Lora Mae ve Rita.
Dearest Debby, Lora Mae and Rita.
Debby, Rita ile George Phipps.
Debby, Rita and George Phipps.
Bak, niçin seni bir sürü zahmetten kurtarıp bilmek istediğini söylemiyorum. Sen de Debby'e anlatırsın. Bu sizi ben giyinene kadar meşgul eder.
Look, why don't I save you a lot of trouble and tell you what you want to know... and you can tell Debby and that'll keep you busy until I'm dressed.
- Geceyi niçin bizimle geçirmiyorsun?
- Why not spend the night with us, Debby?
Laflamak için aramadım Debby.
This is not a social call, Debby.
Debby!
Debby!
- Merhaba Debby.
- Hi, Debby.
Vodvil mi oynuyorsun Debby?
Putting on a vaudeville act?
Şimdi sıra Debby'de.
Now it's Debby.
Hop Debby!
Hup, Debby!
- Merhaba Debby.
- Hello, Debby.
Debby artık senin değil hepimizin başına bela.
Debby isn't your problem anymore. She's ours.
- Debby Marsh!
- Debby Marsh!
Ya Debby?
Debby?
Debby beni endişelendirmiyor.
She doesn't worry me.
Vince Stone'un sevgilisiyim. Adım Debby Marsh.
I'm Vince Stone's girl, Debby Marsh.
Hayır Debby.
No, Debby.
Okul hemşiresi, bugün Debby'nin diş teli takması gerektiğini söylemek için aradı.
The school nurse called today to say that Debby's gotta have those teeth braces.
Debby ne durumda?
What about Debby?
Debby nerede?
Where's Debby?
Debby, buraya gel!
Debby, come here!
- Kıs şunun sesini, Debby.
- Turn that down, Debby.
- Debby.
- Debby.
Saat şimdi 19.00 oldu en çok istediğim şey eve dönmek ve kız arkadaşım Debby'nin bana güzel lezzetli bir yemek pişirmesi.
It was now 7 : 00... and I would have liked nothing better than to go home and have my girlfriend Debby... cook me a nice, delicious dinner.
Debby.
Debby.