Delta traduction Anglais
2,655 traduction parallèle
Delta bölümünde kapana kısıldılar.
They're trapped in Delta Section.
- Hedef tespit edildi! Hedef tespit edildi! Delta, Oscar, Bravo, 7-4, Papa, Alfa!
LTD code, Delta-Oscar-Bravo - 7-4-Papa-Alpha.
Hedefi teyit ediyorum, Delta, Oscar, Bravo, 7-4, Papa, Alfa.
Delta-Oscar-Bravo-7-4-Papa-Alpha.
Gözünüzü ayırmayın, Delta Bravo.
Okay, flag it up, Delta Bravo.
Delta Bravo harekete geçiyor.
We'll track and observe.
Delta Kuvvetleri Saldırı Timi hazırlansın!
Scramble Delta Force elimination team.
Delta Kuvvetleri Saldırı Timi hazırlansın!
( COMMS ) "Scramble Delta Force elimination team."
Bir fikrim var : Delta Force.
I had an idea- - delta force.
Evet, işin içinde aptalca şeyler olduğu muhakkak fakat ben de bir Delta'ydım ve harika yönleri de vardı.
Yeah, there's definitely some stupid stuff involved, but I have to say I was a Delt and there were some great things about it, too.
Gizli Delta tokalaşmasını göstermemi ister misin?
Hey. Want me to teach you the secret Delt handshake?
- Delta
- Delta.
Pi Delta Mu step
Pi Delta Mu step.
Pi Delta Mu'larız biz, yalnız zeki ve güzel değiliz yaramazlık yapmayı da biliriz.
We are the Pi delta Mus, and not only are we smart and beautiful we also know how to get down and dirty.
- Pi Delta Mu step
- Pi Delta Mu step.
Ben Mekong Deltası'nda Vietnamlıların tozunu atarken senle erkek arkadaşın hala analarınızın memelerini emiyordunuz.
I was greasing slopes in the mekong delta while you and your boyfriend were still sucking on your mamas'titties.
Mekong Deltası nedir bilmiyorum beyefendi.
Sir, I don't know what the mekong delta is.
bilirsin Delta deniz kenarı gibidir... kumsallarıyla.
You know the Delta is just like the seaside... With sandy beaches.
Delta ya gitmiyorum o eski tekneleri için.
I'm not going to the Delta to drown in of those broken boats.
diyorum ki Delta deniz kenarı gibidir.
I'm just saying that the Delta's just like the seaside.
Delta Blues müziğinin ve Fransız Mahallesi'nin şehri.
Home to the delta blues and the French quarter.
Tuzaktan sonra, Delta grubun güvenli evine baskın düzenledi.
Routes were leaked. After the ambush, Delta raided a safe house used by Jihadist Raiders Front.
Geri kalan bölge yani Harrison'la arada kalan...
The rest of the delta, meaning anything between Harrison...
Sık sık delta gücüyle çalışırız.
We often work with delta force.
Biliyor musun, siz deltalılar, Ordudaki en gizli ve iyi eğitimli grupsunuz, ancak yine de sivil geziyorsunuz.
- You know, you delta guys, the most secret well-trained group in the army, yet you wear civilian clothes.
O da delta biriminden değil. Öyle, değil mi?
Now, she's not a delta operator, is she?
Sibirya boyunca 4.500 gidip Kuzey Buz Denizi kıyılarında büyük bir deltaya ulaşarak son buluyor.
It travels 4,5oo kilometres across Siberia before it reaches a huge delta, on the edge of the Arctic Ocean.
Tuz gölüne döndü biraz.
It's like the mekong delta in there.
"3 : 00-6 : 00 arası en sevilen şarkılar".
"delta hits from 3 : 00 to 6 : 00."
Delta Burke eski günlerde cidden ortalığı yıkıyormuş.
we recorded. Man, back in the day, delta Burke was really bringing'it. Pow!
Bravo, delta, 312 Henry.
Bravo, Delta, 312 Henry.
Delta Plus, yardım gerektirmeksizin atmosferden geçiş yapabilme yetisine sahip bir birim.
This Delta Plus is capable of unassisted atmospheric reentry.
Güneyden Delta noktasına yaklaşıyoruz. Tamam.
We're approaching Checkpoint Delta, over.
- Anlaşıldı.
Tango-One, Echo-Six in pursuit of a runner heading southeast of Checkpoint Delta. Roger that.
Thomas Booth yakın zamana kadar Afganistan'da Deniz Kuvvetleriyle çalışmış, Delta Force operatörüne geçiş yapmış bir çavuş.
Thomas Booth is an Army sergeant turned Delta Force operator who, until recently, worked closely with the Marines in Afghanistan.
Ömür boyu asker, Delta Force gücü sandık dolusu madalya, tamamen yabancı.
Delta Force hard-ass. Chest full of medals. Total stranger.
Kaplanlar Vadisi'ne de gidebiliriz.
The delta of the Tiger or...
Delta Burke kahvaltısı geliyor.
The Delta Burke breakfast it is.
Eski bir Delta Gücü askeri dostum!
He's ex-Delta Force, man!
Delta'ların Afganistan'da bu konuda bazı başarıları oldu.
Delta's had some success with that in Afghanistan.
Sağ el parmağı, çizgiler ve toprak kalıntısı var.
It's got a right-slant loop, a core and a delta.
En son değerlendirmelerimiz, onun yeni buluşu olan Deltanın bir prototipini getirebileciğini gösteriyor.
Our latest assessment indicates that he might be carrying a prototype of the Delta, his latest invention.
İcat ettiği Delta görünüşe göre... herhangi bir katı cismin durumunu saniyeler içinde değiştirebiliyor.
This Delta he created can apparently change the state of any solid form in seconds.
Korumaları Shin Won'dan uzak tutmak kolay olmayacak. Delta nerede?
Prying Shin Won away from those guards isn't gonna be easy.
Delta'nın nerede olduğunu öğrenmek istiyorsanız, benim için bir şey daha yapmalısınız.
If you want to know where the Delta is, you must do one thing for me.
Sadece o zaman Delta'yı nereye sakladığımı söylerim.
Only then will I tell you where I've hidden the Delta.
- Delta'yı aldınız mı?
And the Delta?
baksanıza, ikimizde kızı ve kaybolmadan önce Delta'yı geri almak istiyoruz.
Look, we both want to get the girl and recover the Delta before it's lost.
Delta'yı bizim için saklamalısın.
You will hand over the Delta to us.
Shin Won'un kızını esir aldılar. Delta için koz kullanacaklar en yüksek fiyatı verene... O zaman, aradılar mı?
Capture Shin Won's daughter, leverage her for the Delta, which goes to the highest bidder, and then- - any contact?
Anlaşıldı, Delta Bravo. Tamam.
- Copy that, Delta Bravo, copy.
Delta kontrol noktasının güneydoğusuna doğru kaçıyor. Tango Bir, Echo Altı.
On the ridge.