Douché traduction Anglais
1,751 traduction parallèle
"... ve bence sen dört gözlü pisliksin. "
♪ and I think that you're a four-eyed douche ♪
Ama her nedense, şu anda sadece aptal herifler seni beğeniyor.
But for whatever reason, right now only douche-y guys are buying what you're selling.
Bir soruşturma. *
A douche-vestigation.
Lütfen, bana "Denyo" de.
Oh, please. Call me "The Douche".
Beni muhtemelen radyo şovum "Çılgın Ira ve Denyo" dan tanıyorsundur.
You probably know me from my morning radio show on 93.7... Crazy Ira and "The Douche".
Denyo, gel benimle.
Douche, you're up.
İlk röportajımız 93.7 FM'de Manyak Ira ve Denyo ile.
Our first interview is at 93.7 F.M. With Crazy Ira and the Douche.
"Manyak Ira ve Denyo."
Crazy Ira and the Douche.
Manyak Ira ve Denyo, 93.7
Crazy Ira and the Douche... 93.7.
Denyo, bu bir Pawnee geleneği. Bu, eğlence ile harika şeylerin buluştuğu bir şey.
Well, the Douche, it's a Pawnee tradition, and it's where fun meets awesome...
Sen bekaretini mısır labirentinde kaybetmiştin, değil mi Denyo?
You lost your virginity in a corn maze, didn't you, Douche?
Denyo Ülkesi'nden bir arama alalım.
All right, let's take a caller from Douche nation.
Denyo'nun önünde beni utandırdın.
You embarrassed me in front of the Douche.
Denyo bütün hikayeyi anlattı.
The Douche blew the story wide open.
- Çok rezil bir adamsın.
- What a douche. What a douche.
Henüz tanıştığı bir adamla olmasındansa ve senin onu görmemeni istemesindense.
As opposed to some douche bag she just met and wouldn't even let you look at her?
Ben mal gibi burada bekleyecek miyim? Evet.
So, what, I just wait here like a douche?
Paranoyak bir kabadayının teki misin?
Are you a paranoid, bullying douche bag?
Şunu da söyleyeyim, tam bir aptal gibi davranıyorsun. - Çocuklar.
And for what it's worth, you're also acting kind of like a douche.
Sadece bir mektuptu, gerizekalı.
It was a letter, douche bag.
"Düğün Salağı" deneceğini ve bir spor çantasıyla bir yerlerde yaşayacağını.
"The Wedding Douche," and you're living out of a gym bag.
Karp'ın yanındaki hıyar kim?
Who's the douche next to Karp?
Gitmeden önce belki de sana bir orkid almalıyız, korkak amcık seni.
Before we go, maybe we should grab you a vaginal douche, you giant [bleep].
Geberin sizi aşağılık herifler!
Die, little douche bags.
Bir serseri ekleriz, bir serseri çıkarırız ve elinde sıfır serseri kalır.
You add a plus douche bag to a minus douche bag and you get, like, zero douche bags.
Şu iki dingil sağolsun, dairemde deli bir kız ve aptal bir kuş var.
I've got a crazy girl and a douche bird living in my room thanks to these two idiots.
O benim çocuğum, anlat!
He's got my kid, you douche bag! Speak words.
İzin verirdim, ama pisliğin tekisin.
Oh, I would. But you're a huge douche bag.
Ne dallama herif.
What a douche.
Dallama mı dedin?
A douche, you say?
Kevin Costner uyuzun teki.
Kevin Costner is a douche.
Ölüme meydan okursan Spock gibi bir enayi olursun.
You defy death and turn into a douche bag like Spock.
Bence hödüğün teki.
I just think he's a douche.
Örneğin, bence, Seth MacFarlane hödüğün teki.
For example, me, I think Seth MacFarlane is a douche.
Aptalın teki, sadece bir kez birlikte çıktılar.
He's pretty much a douche. She went out with him one time.
- Artık denyo değilim.
- I'm not a douche any more.
Adilik etme!
Don't be a douche nozzle!
Hesabıma yaz, dallama.
Put it on my tab, douche.
Ve sen de şunu al..
And, look, you, buddy, come on, take this girl right here. Um. No, you're a douche bag.
Nerdeler?
Oh, look at the douche bags, all douched up for the douche ball.
Siktir et, normal davran!
We don't have an invite, douche. Fuck it, just be cool!
Bu herif tam bir dallama.
Guy's such a douche.
- Adams kamuoyunda pisliğin teki gibi- -
Oh, come on. Adams will look like the douche bag that he already...
Aşağılık herifin teki.
He's a douche bag. ♪... Lunatic, obviously ♪
Sanırım gerçekten de armut dibine düşermiş.
Well, I guess that the Kellerman apple doesn't fall far from the douche-bag tree.
Odunun teki.
Oh, he's a douche.
Odun olanından.
He's a douche-y one.
Bu adam bir eğitmen.
No wonder his son's a douche bag.
- Ne salak!
What a douche.
Saçını böyle kesince denyolara dönmüşsün.
Look like a douche bag with that mullet.
Hey, ezik, yakala.
Hey, douche bag, catch.