English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ E ] / Edıyoruz

Edıyoruz traduction Anglais

41 traduction parallèle
Butun haftadır dua edıyorum heppımız edıyoruz
I've been praying all week. We all have.
Heppımız onun ıcın dua edıyoruz derken baska kımı kast edıyordunuz?
When you say you've all been praying for her, who else do you mean?
Bilgiler için vatandaşlara teşekkür edıyoruz Boston ve şehir polisıne
We have to thank, definitely, the public for the tips and the help and the information that we've gotten from them...
Bütün çalışanlarımızın çalışma alanlarını uzaktan takip edıyoruz ve açıkçası gece geç vakitte verdiğin alışveriş kararları beni endişelendirdi.
We remotely track the work stations of all our employees and, frankly, I'm concerned about your late-night shopping decisions.
Kendi altınımızı Ed Carter adına çıkarıyoruz ailelerimiz için.
Even though we're digging our own gold for Ed Carter we do it for our families.
Ah, Ed, aklından neler geçiyor, bu kadar çok para harcıyoruz.
Oh, Ed, what are you thinking of? All these expenses we're having.
Neden bunu yapıyoruz, Ed?
Why do we do it, Ed?
Global News Hizmetleri'nin özel muhabiri Ed Malone'un... Challenger gezisinden son haberi şu an hiç keşfedilmemiş yabanın üstünde... Profesör Challenger'ın hala gizli tuttuğu yere yol alıyoruz.
The latest bulletin from Ed Malone, special correspondent for Global News Service reports the Challenger expedition now flying over entirely unexplored wilderness en route to Professor Challenger's still undisclosed destination his Lost World somewhere in the endless rain forests.
Beni yaşlı bir kadın, Ed gibi hissediyorum yapıyoruz.
You're making me feel like an old woman, Ed.
- Ed ve ben bir şey üzerinde çalışıyoruz.
This is my friend Edward. We're working on something together.
Ne zaman başlıyoruz Ed?
So when do we begin, Ed?
Ama Ed, diğer anlaşmalarda ikramiye alıyoruz.
You know, Ed, in our other contracts, we always get a signing bonus.
Yine başlıyoruz Ed.
Here we go again, you know, Ed.
Tam Ed ve Gerard öpüşecekken kamera çevrildi ve şömine gösterildi, bunu kınıyoruz.
Jack : And just as Ed and Gerard were about to kiss they cut away to the fireplace and I just find that reprehensible.
Ed ve ben, üzerinde çalışıyoruz.
Ed and I,
Ed, Jaguar'ı olan kimi tanıyoruz?
Ed, who do we know with a Jaguar?
Yani Ed'in burada olduğunu kanıtlayamıyoruz.
So, we can't prove Ed was here.
- Ama ne yazık ki Archie'yi bulamıyoruz.
I called Luis and notified Ed.
Her cuma, Ed Bones'un poker oyununa çağırıyoruz, gelmiyorsun.
We call you every Friday night, Ed Bone's poker game, you never show.
Birbirimizi hiç tanımıyoruz, bu yüzden direk önüne koyacağım.
Look, Ed, uh, we don't know each other from Adam, so I'm just gonna lay it out on the line right up front here.
Burada bir sorunla uğraşıyoruz, Ed.
We're dealing with a pro here, Ed.
Ed Brewer'ı arıyoruz.
We're looking for Ed Brewer.
Şimdiden seks eğitimi alıyoruz. - Gerçekten mi?
- They already give us sex ed.
Evet, elimizden geleni yapıyoruz.
Ed?
Nasıl bir ülkeden yaşıyoruz, görüyorsun değil mi Ed?
We live in a country where tim can marry ketchups
Çünkü bir artık burada yaşıyoruz Ed.
Because we live here now, Ed.
Biz de onu öğrenmeye çalışıyoruz.
Hey! Ed!
Ben ve Ed iki kişi için çok fazla şeyle uğraşıyoruz.
Me and Ed are handling a lot of stuff for two people.
Onu tanımıyoruz.. reklam verecek de
Uh, we don't really know him. He's just one of Ed's friends. He seems like a real slime ball.
İlk evimi yaparken harcadığımdan fazlasını postaya harcıyoruz Ed.
We're spending more on postage than I did on my first house, Ed.
Yani sürüş eğitim arabasıyla serserilik eden bir çocuk arıyoruz.
So, maybe we're looking for some kid Who was fooling around in the driver's ed car.
Daha iyi bir evde yaşama şansımız var ama yapamıyoruz, çünkü Ed kendinden başka hiç kimseyi düşünmüyor.
We have a chance to live in a better house and we can't, because Ed doesn't care about anyone but himself.
Aslında inanmıyoruz, Ed.
Actually we don't, Ed.
Sadece... Ed'in bu teknede gizlenmediğinden emin olmaya çalışıyoruz.
We're just... we're making sure that Ed's not hiding in one of these boats.
Ed'le her hafta üçte birini ayırıyoruz. O haftalık masrafları... Yani 200.
Ed and I put away one-third every week, minus the occasional... so $ 200, and you gave me $ 500 for the course, so that's 2 and half months'savings, your money, for you to spend as you please.
Ed'le son zamanlarda kolay olmadı ama buzları çözüyoruz şimdi. Eşit olarak çalışıyoruz ki...
Ed and me, it's not been easy lately, but we're coming together now, working as equals, which is...
Ed Mulgrave'ı arıyoruz.
Hi. We're looking for Ed Mulgrave.
Harika, burada ne arıyoruz o zaman Ed?
Great. What am I even doing here, Ed?
Ed'den geriye kalan her sinapsı kullanıyoruz.
We're firing every synapse Ed's got left.
Sevgili Ed, Gotham'da yaşıyoruz.
My dear Ed, this is Gotham.
Bu işin imajından hoşlanmıyoruz Ed.
We don't like the optics on this, Ed.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]