English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ E ] / Eldiven

Eldiven traduction Anglais

2,040 traduction parallèle
Evet, geçen yıl Altın Eldiven ikincisi oldum.
I came in second in the Golden Gloves last year.
Hadi be, plastik eldiven.
Shit, rubber gloves.
Sonunda, istediği modele ve renge çok yakın bir çift ayakkabı aldı ve her şey den önemlisi ayakkabılar eldiven gibi ayaklarına uydu.
in the end, she picked a pair very close to what she wanted, of similar colour and which above all, fitted like a glove.
Katil eldiven kullanmış.
Whoever did it had gloves.
Ferris, bana bir eldiven ver.
Ferris, get me a glove.
Yada belki Squeaky ve Tex eldiven giyiyordu.
Or maybe squeaky and tex were wearing gloves.
- Eldiven giymemizi istiyordu.
She wants us to wear gloves.
Malzeme İsveç ve Danimarka'dan geliyor. Ve öyle ateşli ki, ellemek için eldiven giymem lazım.
I get the stuff from Sweden and Denmark, and it's so hot I need asbestos gloves to handle it.
Lanet şehrin Altın Eldiven şampiyonuydu.
Golden Glove champion of the motherfuckin'city.
Eldiven takmıştım.
Hit me. I wore gloves.
uyku tulumu, eldiven, hatta onu yatağa kelepçeyle bağlamayı.
sleeping bags, mitts, even handcuffing him to the bed.
Yeter. Steril eldiven ve torakotomi gereçleri.
Sterile sevens and a thoracotomy tray.
Ne cinayet silahı, ne eldiven, ne de kız var.
No murder weapon, no gloves, no girl.
Bunun için hazırlıklı geldiyse, eldiven de takmış olmalı.
Well, if he was prepared to do that, I guess logic would state that he also was wearing gloves.
Eldiven yakaladı.
Glove save.
Tek parmaklı eldiven?
Mittens?
Kendi sikletimde Altın Eldiven sahibiydim.
I was golden gloves champion of my weight class.
Altın Eldiven'in kızlar sikletinde verildiğini bilmiyordum.
I didn't know golden gloves had a division for girls.
Özür dilerim ama bir güzellik uzmanının lastik eldiven giyip tahta bir çubukla pembe yerlerime ağda sürme düşüncesinden hazzetmiyorum.
Okay. I'm sorry, but I don't like the idea of a beautician snapping on rubber gloves and putting hot wax on my pink parts with a popsicle stick.
Farley, birkaç eldiven bul.
Farley, get some gloves.
Eline eldiven takmış mıydın?
Were you wearing gloves?
Dinleyin, eldiven ve diğerlerini sadaka kutusunda bulduk.
Look, we found them in a charity bin, the gloves and everything.
Ona eldiven ver.
Give him some gloves.
Eldiven kutusunda olmalı.
Must be in the glove box.
Çünkü eldiven takıyordu.
Because the kid was wearing gloves.
Napolyon eldiven giyiyordu.
We know Napoleon was wearing gloves.
Kılıf, coni, eldiven.
Dingers, johnnies, gloves.
Müdürle plastik eldiven giymek gibi bir şey konusunda konuştun mu?
Speak to the manager about maybe wearing some plastic gloves?
Bunu kim yaptıysa lâteks eldiven takıyormuş.
Whoever did this to your car was wearing latex gloves.
Eldiven takmış.
He wore gloves.
- Eldiven arabanın altındaydı, bıçak da köpeğin göğsünde
The gloves under a car, the knife stuck in the chest of the Thompsons'dog.
Hırsız eldiven giymiş.
The thief wore gloves.
Biz organ naklini sağIıyoruz, sadece lastik eldiven ve çanta değil.
We'supply organ tran'sportation, not ju'st body bag's and rubber glove's.
Eldiven getirdim ve benim için anlamı çok büyük.
I brought my glove and it'd mean a lot.
Katil eldiven takıyormuş.
Killer was wearing gloves.
- Toplarken eldiven kullandın mı?
You used gloves to handle everything?
Çünkü eldiven giyiyordu.
'Cause she was wearing gloves.
Eldiven giymem gerekirdi.
Should have worn gloves.
Kim laboratuar giysisi ve lastik eldiven giyiyorsa.
Ahh... Whoever wore a lab coat and rubber gloves.
Et kütlesini besleme girişimin şu tuhaf eldiven kullanımın yüzünden bir kez daha yavaşlıyor.
Once again, your attempt to feed the meat blob is being hindered by your ridiculous use of mittens.
Otomatik-eldiven tepkisi mi?
Auto-glove response?
Sakın dokunmayın, eldiven kullanın.
Don't touch her, use the gloves.
İşçi kıyafeti giyip... maske ve eldiven takıyorlar.
They wear workman's clothes... and masks and gloves.
Eldiven tak.
Wear gloves.
Eldiven kullanmış olmalı.
Must have used gloves.
Yani siz ergenken o kadar sık mastürbasyon yapıyordunuz ki aileniz size zımpara eldiven giydiriyordu.
So as an adolescent, you masturbated so chronically that your parents had you fitted for sandpaper mittens?
Kapıdaki kanda bir iz yok. Demek ki eldiven takıyormuş.
No prints in the blood on the door, which means she wore gloves.
Kendisini vurduktan sonra bulaşan barut kalıntılarını kıvrılmış bilek kısmının içinde saklamış bir eldiven.
A glove whose rolled cuff preserved the gunshot residue after she shot herself. And blood.
Kapüşonlu ceket kot pantolon, eldiven, şu maske.
A hoodie. Jeans. gloves.
Sevgililer Günü - Yalnız Kalpler Kaynaşması Not : Kan Bankasında Bir Eldiven Bulundu
* * * * * * * * i am going to be cupid, and i am going to shoot my sparrow at unsuspecting victims, and they are going to get hit, and say, " i'm in love!
- Eldiven tak.
- Wear gloves.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]