Elimden kaydı traduction Anglais
116 traduction parallèle
- Açacak elimden kaydı.
What was in the can?
Hemen kürekleri çektim, biri elimden kaydı, sonra da paniğe kapıldım.
I pulled at the oars and then lost one, and then I grew panicky.
- Bıçak elimden kaydı.
- It's the knife. It slipped out.
Elimden kaydı.
It's slipped out of my hands.
- Elimden kaydılar.
- They slipped.
Elimden kaydı.
That one slipped.
Bir kazaydı, elimden kaydı.
It was an accident, it slipped out of my hand.
Üzgünüm, elimden kaydı.
Sorry, it slipped from my hands.
Şişe elimden kaydı.
It slipped outta my hand.
Bir anlık dalgınlığıma geldi, elimden kaydılar.
I was lost in my thoughts while bringing it in.
Elimden kaydı.
It sort of got away from me.
Affedersiniz efendim, elimden kaydı!
Sorry Master, it slipped out of my hand!
Silahı düşürmek istemezdim, Ama elimden kaydı işte.
I didn't mean to drop the gun. It slipped out of my hand. Button your lip, Doodle.
Afedersiniz, elimden kaydı.
Sorry, it slipped.
Elimden kaydı!
It slipped!
Elimden kaydı.
It slipped.
Elimden kaydı.
It came off!
Ama elimden kaydı gitti.
He must have slipped.
- Elimden kaydı.
Slipped off the dolly.
Top elimden kaydı herhalde.
The ball must have slipped.
Nasıl olduğunu bilmiyorum. Silahım elimden kaydı işte.
My gun just slipped out of my hand.
Elimden kaydı.
The one that got away.
Hay aksi şeytan, elimden kaydı.
It slipped.
- Elimden kaydı.
- My hand slipped.
Elimden kaydı, Kyle.
That shit slipped, Kyle.
Denerken elimden kaydı.
It slipped down there when I was trying it on.
Birden elimden kaydı.
They slipped out of my hands.
Ekmek elimden kaydı.
- Good to see you. - Bagel got away.
sadece elimden kaydı.
It just slipped.
Sadece elimden kaydı.
Just slipped out of my hand.
- Elimden kaydı.
She... slipped.
- Ne? Çalı çırpı kesiyordum ve balta elimden kaydı.
I was cutting kindling, and the ax slipped.
- Bıçak elimden kaydı.
- The knife slipped.
- Elimden kaydı. Ne utanç verici.
- Slipped from my hand, how embarrassing.
Dostum, elimden kaydı.
Man, it slipped out of my hand.
Evet, elimden kaydı.
Yeah. I slipped.
Affedersin, elimden kaydı.
Sorry. Just slipped right out of my hands.
Bir an için dümenin elimden kaydığını hissettim ve küçük bir çocuğu ezip geçtim.
I guess I let the boat get away from me. I ran over this little boy.
Elimden kaydı.
Butterfingers.
- Elimden kaydı.
- It just slipped out of my hands.
- Elimden kaydı.
- It slipped.
Bay. Neal pikaba yerleştirmemi rica etmişti. Ama tam onu yerine koyduğum sırada, birden elimden kaydı ve parçalandı.
Mr. Neal, he asked me to flip it over and when I went to do it, it slipped out of my hands and it broke.
- Elimden kaydı!
- It slipped out of my hand!
- Elimden kaydı.
- The thing slipped out of my hand.
Gücümün elimden kaydığını hissediyorum.
I feel my fucking power slipping.
- Elimden kaydı.
It slipped.
Kusura bakma, elimden kaydı.
Sorry, it sorta slipped.
Kusura bakma, ter yüzünden elimden kaydı.
Sorry about that, my hand slipped from the sweat.
Elimden kaydı.
Uh, it just slipped.
Heller'ı elimden geldiğince oyalacağım... ama kaydı ele geçirdiğiniz anda beni arayın.
I'll hold Heller off as long as I can. Phone me the second you have the evidence in hand.
Elimden kaydı.
Let go of me!