Ems traduction Anglais

Bana beş pound borcu olan bir arkadaşı gördüm, onu almaya gittim.

I saw a mate on the Dodge -'ems, owed me five quid, I went to collect it.

Ya EMS'nin yeniden bilesmesi?

What about EMS recombination?

Özür dilerim.

I'm sorry, Ems.

EMS'den 10-32 aldık.

We have a 10.32 from EMS.

EMS'nin 1979'de birleşmesinden enflasyon oranlarında belirli bir yönelme görüldü vergi eğrisinin meğili katkısıyla.

Since the inception of the EMS in 1 979... ... there has been a marked convergence of inflation rates... ... proxied by the yield curve slopes.

Bu da, EMS aracılığıyla, Almanya'nın, Avrupa'nın geri kalanına bir deflasyon önyargısı koyduğu fikrimizi kanıtlıyor.

This supports our view that a deflationary bias has been imposed... ... on the rest of Europe by Germany via the EMS.

Tostlar için.

Toast'ems.

Kübik bilmem nelerden sen ne anlıyorsun?

How would you work out cubic what-you-call -'ems?

Hani şu yetişkin alt bezleriyle ilgili olan var ya.

You know, that one for adult diapers, Soak'Ems.

Daha genç izleyicilerimizin Şerif Alt bezi olarak tanıdığı Şikago'nun sevgili Fuzzy McGee'si bugün öldü.

Chicago's beloved Fuzzy McGee better known to our younger viewers as Sheriff Soak'Ems died today.

Seroloji sonuçlarının, elektron mikroskopilerinin karşılaştırmasını aldım farklı proteinler için jelleri, GP... 120, 41, 24...

I've got the comparative serology results, the EMs the gels for the different proteins, GP... 120, 41, 24...

- Acil servis mi?

- What's the trouble? - Is that the EMS?

- Acili aradım, ama geç kalmıştık.

- I called EMS, but it was too late.

Çabuk itfayeyi ara.

Call the EMS.

- O kadar sert konuşma. İtfaye ekibi ie konuştum. Kasiyer kız iyiymiş.

The EMS people say the clerk is going to be just fine.

İlkyardım planı 1, Wabash'la Balboa arasındaki gece kulübü yangınında.

EMS plan one at Wabash and Balboa for night club fire.

Biri acil servis görevlilerini çağırsın!

Somebody get the EMS guys!

Ambulans görevlilerinden biri ile konuştum.

I just talked to one of the EMS workers.

Acil durum mesajı gönder.

Send out an EMS pulse.

Acil durum sinyalinin ulaşıp, ulaşmadığını bile bilmiyoruz.

We don't know if the EMS pulse got through.

Adım Latura, İlkyardım Servisi'nden.

KIT : My name is Latura, with EMS.

Gitmeden önce Acil Servis'te kontrolünüzü yaptırın.

Have yourself checked out with EMS before you leave.

AciI sağIık ekibi geIsin.

Get your EMS people up here now.

Herkes soma için EMS'ye şükran duyar.

Let the world say, thank you... with Soma.

Herkes soma için EMS'ye şükran duyar.

Let the world say, Thank you with Soma.

Herkes soma için EMS'ye şükran duyar.

Let the world say, "Thank you" with Soma.

Acil sağlık servisinde bölge yöneticiliği.

District medical director for EMS.

Bölge Genel'in İlk Yardım'ındanız.

We're the EMS team with County.

- Acil servis ekibinde mi çalışacaksın?

- Are you taking the EMS job?

Mark, acil servis ekibinde çalışmayı düşünüyor.

Mark's considering a future in EMS.

Yani acil servis hizmetlerindeki yönetici gerçek biri mi?

Hold on. The EMS Medical Director's a real person?

Acil servis hizmetlerinde harika araştırma olanakları var.

Great research opportunities in EMS.

Onun acil yardım eğitimi var!

He has EMS training!

Onun ilk yardım eğitimi var.

He has EMS training!

İlkyardım seslerini duyuyorum.

I hear the EMS boys.

Acil durum ekibi ve itfaiye yoldaymış.

EMS and Fire are rolling. - Injuries?

Acil servis ekibi nerede kaldı?

- Where's EMS? - Sound close.

- Acil Servisler toplantın 1 0'da.

- Your EMS meeting's at 10.

Suçu bildiren kişi hakkında konuşuyoruz. Üstelik ambulans ekibi kadını hayata döndürmeye çalışırken orada durup bekledi.

He called it in and stayed there while EMS tried to resuscitate.

Kıçımda biraz bonibon var.

I have some Fudge'Ems up my ass.

Sağlık ekibi beklemede kalsın.

Make sure EMS is standing by.

Yine de hemen ambulansa bindirip götürdüler.

EMS rushed him out of here. They said it's likely he'll die.

Korkarım aniden "onları görmem gerek" durumu başgösterdi.

I'm afraid I have an awful case of the gotta-see -'ems.

Ambulans çağırayım.

I'II call EMS.

Şimdi bu eski arkadaşlara elveda diyoruz : elveda Mud Pie, Bite'Ems, Eclairios, Chew'Ems, Kellogg's All-Fudge, Big Red Snack Foam, Milk Chuds, Eat'Ems.

So, say a bittersweet farewell to such old friends as mud pies, Bite'Ems, Eclairios, Chew'Ems, Kellogg's All-Fudge, Big Red Snack Foam, Milk Chuds, Eat'Ems.

Hasta beş dakika önce Acil Tıbbi Servis tarafından getirildi.

The patient was brought in by EMS five minutes ago.

16 tane gravy scrape'em, bir kova kızarmış domuz yağı, ve iki büyük, macho soslu meksika dürümü.

I'll have 16 gravy scrape'ems, a bucket of twisty lard, and two super-choker breakfast burritos with macho sauce.

Acil EMS takımı lazım.

I need an EMS team immediately.

Ben onlara "Sütün Bunları" diyorum.

And I call them "Fudge'Ems."

Anlaşıldı, ambülans geliyor.

I need EMS.

Acil tıbbi müdahale ekibi şimdi geldi.

EMS just got here.