Equus traduction Anglais

Equus Burchelli Granti.

The Equus Burchelli Granti.

Amcamın AIan'a "equus" kelimesinin nereden geldiğini anlattığını hatırlıtorum.

I remember telling Alan how that word came from "equus."

- "Equus"?

- "Equus"?

Ve daha sonra, "Işte, sana Equus'u veriyorum, babası olduğum tek oğlum."

And he said, "Behold, I give you Equus, my only begotten son."

Equus?

Equus?

" Equus...

"Equus..."

Adı Equus.

It's Equus.

Equus.

Equus.

Equus tüm atlarda mı yaşıyor, yoksa bazılarında mı?

Does he live in all horses, or just some?

Yatak ucundan Equus'a bakıyorsun.

You're looking at Equus from the foot of the bed.

şimdi söyle bana... Equus neden zincire vurulmuş?

Now tell me... why is Equus in chains?

- Equus doğru yolu gösterir.

- Equus showed you the way.

Nazik Equus, yumuşak başlı ve mülayim.

Gentle Equus, meek and mild.

Equus, Tanrıköle.

Equus, the Godslave.

Equus, FIeckwus'un oğlu.

Equus, son of Fleckwus.

Equus'la gezintiye çıkan kral, atların en kudretlisi.

The king rides out on Equus, mightiest of horses.

Equus, Tanrıköle.

Equus, Godslave.

Haydi, Equus, yakalayalım onları.

Come on, Equus, let's get them.

Ve Yüce Equus hepsine başkaldırdı.

And Equus the Mighty rose against all.

şimdi... Alan dinlenmeye gitti... beni... Equus'la baş başa bırakarak.

Now... he's gone off to rest... leaving me alone... with Equus.

"Bana hesap ver"... diyor bana bakarak, Equus.

"Account for me"... says staring Equus.

Merhametli Equus.

Equus the Merciful.

Artık yeter, Equus.

No more, Equus.

Equus artık uzaklara gidecek.

He'll go away now.

Unutma, Equus gidecek.

Remember, he'll go away now.

Equus, yaşlı bir beygir gibi... nal sesleri arasından, o kadar kolay gitmeyecek.

He won't really go that easily... just clop away, like some nice old carthorse.

Equus gittiğinde, eğer ki giderse, senin bağırsaklarını da... dişlerinin arasında götürecek.

When Equus leaves, if he leaves at all, it'll be with your... intestines in his teeth.

Ve şimdi... mağaranın dışına taşan... Equus'un sesi... benim için... asla dinmiyor.

And now... for me... it never stops... the voice of Equus... out of the cave.

Haklısın.

By Equus, you're right.

Bu bir "Equus callabus"

It's an "Equus callabus."

Ya "at" nedir : equus...

And what is a horse... equus...

At equus, inek vacca, koyun ovis.

Horse is equus, cow is vacca and sheep is ovis...

Bahsi geçmişken, kimse okudu mu?

Speaking of, has anyone read Equus?

- Equus kaballus mu çıktı?

Equus caballus?

Beni de 14 yaşına döndürmeye çalıştılar.

Oh, Equus!

Arabayla gidiyordum, birden herifin arabası çıktı ortaya.

I was driving and the Equus popped out.

"Equus caballus" a aitmiş. - Bir ata mı?

Belonged to equus caballus.

Sana planladığım "Equus" prodüksiyonun hakkında bilgi vereyim.

Let me tell you about my planned production of Equus.

- Equus.

- Equus.

- Zebra.

- Equus.

Bu akşamki oyunumuz Küheylan'ın geliri Taliban'a bağışlanacak.

The proceeds from tonight's performance of Equus will be donated to help support your local Taliban.

Equus burchelli, diğer adıyla zebra. Elbisenin kalça kısmına yapışmış.

Equus burchelli, otherwise known as zebra- - confined to the butt area of the dress.

Ah, evet. "Equus" oyununda rol almıştım.

Oh, yes. I performed "Equus."

Siyah bir Equus 7047.

Black Equus 7047

Daha "Küheylan" ın etkisinden yeni kurtulmuştum.

I've only just got over Equus.

Bence, en yakın örneği Lâtin zebrası olurdu.

I think the closest example would be the Latin equus.

O sırada New York, Broadway'de Equus'ta oynuyordum.

And I was acting in "Equus" on Broadway at the time in New York.

çeviren equus Ha-ha!

Ha-ha!

Oh, Equus!

You have a story for everything, even the wallpaper.

Bayan Casey, Red Cat'te,

I saw the "Equus" you directed at The Red Cat...

Equus'u yönetirken sizi gördüm.

Stop right there.