Fifteen traduction Anglais
3,593 traduction parallèle
Almirall Caddesi'nde 7 ölü, 15 de yaralı var!
Seven murdered and fifteen injured in Almirall street!
- Elli kopya olacak.
- Fifteen copies.
Cleveland'da oturuyor, ve 15 yaşında.
She's from Cleveland. She's fifteen years old.
15 yıl önce hükümet arazileri istimlak ediyordu.
Fifteen years ago... the government was buying up the land.
- 1.500.
Fifteen!
Her sabah saat 9 : 30'da 15 dakika gunes vuruyor.
Every morning at 09 : 30 I get fifteen minutes sunlight.
On beş yıl.
Fifteen years.
15 oldu, değil mi?
I see. Fifteen?
15 adet 107mm Roket mermisi, PKM ve AK mühimmatı bulunmakta.
There's fifteen 107-milimeter rockets, several cases of PKM and AK ammo.
" 10, 15 dakikadır buradayım.
" You know, I been here ten, fifteen minutes.
Sonra da her zamanki gibi sonraki 15 gün boyunca göremeyecekleri babalarıyla vedalaşacakları yere, yani istasyona geri döndüler.
Then, as always, they go back to the station, where the father will say goodbye, until the next time fifteen days later.
On beş.
Fifteen.
On beş yıldır evliyim.
I have been married for fifteen years.
On beş dakika evet, yapacağım şey bu olacak.
Fifteen minutes, yeah, that's exactly what I'm going to do.
15 saatlik işkencemden sonra senin gelip bana, Gulati, seni aptal şimdi hemen öp beni, demen ne kadar da güzel.
How you come to see me for an hour.. .. after tormenting me for fifteen.. .. just to say " Gulati, you're an idiot.
Haley, en büyükleri o, 15 yaşında.
Haley - She's the oldest. Fifteen.
Nev. "15 gün sonra seninim."
Nev, " Fifteen days and I'm all yours.''
15 yıl.
Fifteen years.
Onbeş, onaltı'dan daha büyük değildi.
Fifteen, no older then sixteen.
On beş yıl önce, mühendisliğe başladığımda tek ümidim, laboratuar lideri olmaktı.
Fifteen years ago, when I started as an engineer, all I could hope to become was lab head.
15 yıl, altı milyon Euro...
Six million times fifteen years...
Bu çöplükte çürüttüğüm on beş yılımı silmeyecek.
It won't erase the fifteen years I spent decomposing in this dump.
" eaa tamam on beş dakika daha.
- Okay, about fifteen more minutes. Yes, okay.
Muhtemelen onun da en çok istediği şeyi- - 15 olmayı!
Probably the same thing he most wanted to be- - fifteen.
Tanesi 10 sent, iki tane alırsanız 15.
Ten cents each, fifteen for two!
Oraya motorsikletle 15 dakikada varabilirim.
I can reach there in fifteen minutes by my motorbike
Şehirin Batısından Güneyine 15 dakikamı?
Fifteen minutes from City West to South?
Ve 15 yaşımda Avustralya'ya gittim.
And went to Australia at fifteen
15 yıldır bu işdeyim ama hala kimin suçlu kimin suçsuz olduğunu anlayamıyorum.
Fifteen years of doing this, and I still can never tell who's innocent and who's guilty.
10 yada 15 dakika civarı.
Ten, fifteen minutes?
750,000 doların % 15 i yaklaşık 113,000 dolar.
Fifteen percent of $ 750,000 is near $ 113,000.
Sevgili kocam, bu sana ulaştığında bizim on beşinci evlilik yıldönümümüz olacak.
My dear husband, when this reach you.. .. it will be our fifteen wedding anniversary.
Bir keresinde bana, on beşinci yaş gününde uçurtma uçurma ustası seçildiğini söylediğini hatırlıyor musun?
Remember you had once told me that on your fifteen birthday.. .. you had master art of kite-flying?
On beş yıl mı oldu?
Fifteen years already?
On beş yıl geçti, gitti.
Fifteen years have gone by..
15 dakika içinde oradayım
Get here in fifteen minutes!
10 : 15. Öğle yemeği için erken.
Ten fifteen, early lunch.
Dinlediğimiz 15 kutudan elle tutulur bir kanıt çıkmadı. Bu durumda tekrar edilen konuşma kalıplarını- -
Fifteen boxes we've seen haven't yielded anything bulletproof, so we need to focus on repeated patterns of convers...
Sen bekaretini kaybettin mi 15 yaşında sörf kampında?
Did you lose your virginity at surf camp when you were fifteen?
İlk kurban Arnett 15 yıldır hastanede çalışıyormuş.
The first guy, Arnett, worked at a hospital for the past fifteen years.
15 dakika sonra Newton geldi ve ortalığı kan gölüne çevirdi.
Newton came in fifteen minutes later and went on a shooting spree.
10 kelime... Mezar vampirleri burada.
Fifteen words or less, tomb vamps are here.
Baba, neredeyse on beş yaşına geldim.
Papa, I'm nearly fifteen,
Biri incinmeden buna bir son verelim.
- Instead in spending the last fifteen years sponging off a rich guy. - Hey, let's stop before somebody gets hurt.
Majesteleri, İmparator'un, kuşattığı iki kaleyi de ele geçirip, 1500 düşmanı rehin aldığını duyduğumu bilmenizi isterim.
- I have to tell your Majesty that I have received word that the Emperor has seized both the fortresses he was besieging, and has taken fifteen hundred enemy prisoners.
15 16 17, 18 19, 20.
Fifteen... sixteen... seventeen, eighteen, nineteen, twenty.
- On beş senedir Belçika'da yaşıyorum ben.
I've lived in Belgium for fifteen years.
15 parçadan 1000'e kadar, NASA bundan daha iyisini yapamaz.
Fifteen parts to 1000, NASA couldn't do better.
- 15 dolar.
Fifteen bucks. What?
- 15 saniye.
Fifteen seconds.
Yakında on beş olacağım.
Almost fifteen.