English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ F ] / Finish

Finish traduction Anglais

28,664 traduction parallèle
Bitirelim şu işi.
Let's finish this.
Muhtemelen beni yok etmek istiyorsun.
You probably want to finish me.
Lütfen sözünü tamamlayıver.
Please, finish that thought.
Hayır daha çok bitiş çizgisi gibi duruyor.
No, it sounds like a good place to finish, son.
Ben ilk 10'u bitirdikten sonra sıra sende.
Play after I finish the best out of 10.
Beni o geceye geri götürüp başladığım işi bitirmeme izin vermelisin.
You have to take me back to that night and let me finish what I started.
* Güzel nokta önce bunu bitirmeliyiz *
♪ Such a good point, we might as well just finish ♪
Başladığımız işi bitirmeliyiz.
We need to finish what we started.
Bitirmeme izin verir misin?
Would you please let me finish?
Bitirmemize izin verir misiniz?
Can you let us finish?
Başkanlığa adaylığımı koyacağım ve başlattığını bitirmeye çalışacağım. Böylece kızlarımız da boşuna ölmemiş oılur.
I'm going to run for president, and try to finish what you started, so our daughters won't have died for nothing.
Peygamber aşkına Bassam, bu işi kökünden halledelim.
In the name of the prophet, Bassam, let's finish this once and for all.
Bu işi kökünden halledelim.
Let's finish this once and for all.
Bazen işimi bitirseler diye dilerdim.
Sometimes I wished they'd just finish me off.
Harika da, senin işin kitabını tamamlamak değil miydi?
Great, but isn't it your job to finish your book?
Geriye kalan günlerinin hepsinde bu.. vampirleri Dünya'nın sonuna takip edeceksin.. taki çok yaşlı, zayıf düşene kadar.
So for the rest of your remaining days, you will have to chase those vampires to the ends of the Earth until you're too old and too weak, and, you know what, you'll probably die before you can finish the task
Listeyi tamamla ve ben de sana Bonnie Bennett'i getireyim.
You finish off that list, and I'll deliver you Bonnie Bennett.
Scorpiyatları bitirmemiz lazım.
We got to finish the ScorpiOlympics.
Onu bitirince elini yüzünü yıka.
Finish that, and then go get washed up.
Özür dilemeyi bırakırsanız, işler daha çabuk biter.
We'll finish this faster if you stop apologizing.
Lütfen bitirmeme müsaade edin.
Please let me finish.
İşini bitirdiğinde, sana nasıl yapılacağını gösteririm.
When you finish, I'll show you how it's done.
Kalın bir maskara sürerek bitireceğiz.
We'll finish it off with a thick coat of mascara.
Umarım sen ve ben bu büyüyü yakalayıp birkaç ay önce başladığım şeyi bitiririz.
I'm hoping that you and I can tap into some of that old magic and finish what I started a few months ago.
Birkaç ay önce başladığım şeyi bitirebileceğini umuyorum.
I'm hoping that you and I can finish what I started a few months ago.
- Ben işini bitireceğim.
I finish her off.
Bitir hadi.
Finish it.
Neden sen bitirmiyorsun?
Why don't you finish up?
Son Brickton filminin çekimlerini de bitirdik. Vakit kaybetmeden burayı boşaltmaya çalışıyorum.
I'm trying to unload this place before we finish filming the last Brickton movie ever.
- Filmi bitirmek.
- Finish the movie.
Sezon biterken... en iyi yıllarının geride kaldığını kim fark edecek?
Who's going to finish the season and realize their best years are behind them?
Violetta, dersi sonra tamamlar mısınız lütfen?
Violetta, could you finish the tutoring later, please? - Of course.
- Bitirmeme izin ver.
You didn't let me finish.
Heidi ikinci içkisini bitiremeden yukarı çıkayım diye, bana yalvarmaya başladı.
Heidi couldn't even finish her second drink before she was begging me to come upstairs.
Bunu bitireceğiz sonra ikimiz de uyuyacağız.
We'll finish this one, and then it's to bed for both of us.
Ben burada kalıp bunu bitireceğim.
I'm just gonna stay and finish up.
Pekâlâ, bitirelim şu işi.
All right, let's finish this!
Çayını bitir.
Finish your tea.
Bu işi burada bitirelim.
Let's just finish it here.
Sahte akik taşından yapılmış, sınırlı üretim ejder başlı kitap desteği. Yaptığı tek şey kitaplarımın kayıp zemine düşmesini engellemek.
Limited edition dragon's head bookends with faux onyx finish, and the only thing keeping half my library from sliding onto the floor.
En azından konuşmayı bitirelim.
We can at least finish talking.
Bitirdim.
I did finish.
Şu sersem kahvaltısını bitirmeden ben yola çıkmış olacağım.
I'm gonna head out before the kooks finish brunch.
Bana biraz yağlanmış balık gerek, tamam mı?
- Go. Hey, Habib, I need some oil, finish that for me, okay?
Bırak adam bitirsin.
Let the man finish.
Bir gün belki bitirir belgeselini.
♪ Someday she might finish her dream documentary ♪
Çoğu zamanlar daha kahvemi bitirmeden önce programım dolar.
Most of my days, my schedule's shot to hell before I finish my coffee.
Bu çocuk da arkadaşları işini bitirene kadar bu tabletle ordu teçhizatlarımızla bağlantıyı sağlamak için geride kaldı.
This guy stayed behind with his tablet to keep the link to our military assets connected until his pals could finish up.
Yolculuğumuzu bitirme vakti geldi.
It's time to finish our drive.
Tabii yapabilirsem.
And try to finish what you started.
Savaşı bitirmek mi?
To finish?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]