Ford traduction Anglais
3,607 traduction parallèle
adına kayıtlı Ford Bronco'su var, 1989 model yeşil renk.
Mm-hmm. Arizona license plate MAQ3586.
Eski model Ford.
Older model Ford.
Azıcık feminensen sana Tom Ford Amca diyorlar!
If you're the least bit fem anymore, they call you an Uncle Tom Ford!
Greinton geçidini kapatsınlar ve sınırdaki garnizonları uyarsınlar.
Seal off the ford at Greinton and alert the border garrisons.
Westhay Geçidi'nden gelip Rushwick'teki sığlığa kadar tepe çizgisini takip ettiklerini sanıyoruz.
We believe they approached from the gorge at Westhay and tracked the ridge line all the way through to the ford at Rushwick.
Bu oyuncağın piyasaya çıkmasına izin vermeyin lütfen, Bay Ford.
Don't let this thing hit the market, Mr. Ford... please.
Bay Ford arkadaşlarınız nasıl öldü?
Mr. Ford... How did your friends die?
Bay Ford, ben size yardım etmek için buradayım, tamam mı?
Mr. Ford, I'm here to help you, okay?
Bay Ford, polis tatmin oldu.
Mr. Ford, the police are satisfied.
Bay Ford, Interpol'deki en gizli dosyanın peşindeydi.
Mr. Ford was after the most secret file at Interpol...
- Buna değer miydi, Ford?
- Was it worth it, Ford? Really?
Başkan, Ford Tiyatrosu'nda vuruldu!
The President has been shot! At Ford's Theater!
Bu tabancaların Ford'u.
This is the Ford of pistols.
Bilirsin, Ford Madox Ford, James Joyce'u kanatları altına almıştı, aksi takdirde Joyce asla keşfedilemezdi.
You know, like Ford Madox Ford took James Joyce under his wing, and Joyce may never have been discovered otherwise.
Ona Ford Mondeo şirketinden bahsettim ve bir de baktım elimde.
Told her about the company Ford Mondeo and she was putty in my hands.
- Ben. Benjamin Ford.
Benjamin Ford.
Albay Ford, değiştin.
Colonel Ford, you've changed.
Savaş neredeyse bitti Albay Ford.
The war is almost over, Colonel Ford.
Günah çıkarmanı bekliyorum Albay Ford.
I'm waiting for your confession, Colonel Ford.
Sırrını saklayacağım Albay Ford.
I will keep your secret, Colonel Ford.
Bunu diyen Henry Ford'tu. California'da arabasında başka bir kadın ile içkili araba kullanmaktan yakalandığı zaman söylemişti.
That was Henry Ford, when he was arrested for drunk driving in California with another woman in his car.
Şu işe bak ki Henry Ford'un ilk prototipini yaptığı aynı yere inşa edilmiş.
It was built ironically on the exact same site where Henry Ford made his very first prototype.
Brandy, Cameron'la ve o Ford Festiva kullanıyor.
Brandy's with Cameron and he drives a Ford Festiva.
Sanırım sığdan geçeceğiz.
I guess we ford here.
Şurada sığlaşma mı var?
That's where the ford was.
Biz aşağıdan sığ taraftan gideriz, karşıda buluşuruz.
We'll go on down the ford, meet you on the other side.
Duyduğuma göre, eskiden su böyle yükseldiğinde... İnsanlar bu ağaçlarla sığlık yaratırlarmış.
I hear tell, at high water in the old days... people used to ford by those trees.
Sığlık işte orada!
The ford is over here!
Ruhsat Beyaz bir Ford'a ait. Plakasını çalmış olmalı.
Registration's for this white Ford Explorer, so he switched plates.
- Nehir boyunca geriye dönüp kuzeye gideceğim.
I'll double back toward the ford and head north.
Teyzemin, Kraliçe nehrinin güneyinde çok büyük bir arazisi vardı.
My aunt owned a large tract of land south of Queen's Ford.
- Elbette Bay Ford, sizden olduktan sonra.
Please, sir.
- Bay Ford? - Lütfen!
Mr. Ford.
Şimdi söyleyin Bay Ford, o ikisini alıyor musunuz yoksa hepsinden vaz mı geçiyorsunuz?
Now do you take this lot, Mr. Ford, or do you pass on them?
Bay Ford. Teşekkür ederim.
Mr. Ford, a pleasure.
Siz kokuşmuş zenciler adımın John Tibeats olduğunu bilmiyor tabii. Ben William Ford'un baş marangozuyum.
For all of you raw niggers that don't know, my name is John Tibeats, William Ford's chief carpenter.
- Teşekkür ederim Sahip Ford. - Ben teşekkür ederim.
Thank you, Master Ford.
Benim kaybımı onların iyi olmasından daha az mı önemsiyorsun? - Sahip Ford dürüst bir adam.
Do you care less about my loss than their well-being?
Ford mu senin fırsatındı?
Ford is your opportunity?
William Ford'un Platt üzerinde ipoteği bulunuyor.
William Ford holds the mortgage on Platt.
Sahip Ford'u getir.
Get Master Ford.
Sahip Ford?
Master Ford.
Kendinize aslan diyorsunuz ama Taklabaz Şelalesi'nde yedi yaşındaki kızlara tecavüz ediyor hâlâ süt emen bebekleri annelerinin önünde ikiye ayırıyorsunuz.
Lions you call yourselves. At the Mummer's Ford, girls of seven years were raped and babes still on the breast were cut in two while their mothers watched.
Ben Taklabaz Şelalesi'nde yoktum.
I wasn't at the Mummer's Ford.
Gerald Ford?
Gerald Ford?
Senin Tom Ford veya George Clooney gibi bir adam ihtiyacın var.
You need a guy like... Tom Ford or George Clooney.
Üçkağıtçıların peşinde her zaman düşmanlar ordusu vardır ve bence o siyah Ford'un sürücüsü o grubun lideriydi.
Grifters always have legions of enemies, and I'm guessing the driver of this black Ford was leader of the pack.
Bay Ford.
Ah, Mr. Ford.
Çok teşekkür ederim Sahip Ford.
My great thanks, Master Ford.
- O bir köle sahibi!
Master Ford is a decent man.
Yeteneklerimi Sahip Ford'a sunacağım.
I will offer up my talents to Master Ford!