Gates traduction Anglais
4,837 traduction parallèle
Kapıdasın.
- You're at the gates.
Şimdi de eski kölelerden oluşan bir ordu, kapılarına ilerliyor.
And now an army of former slaves is marching to her gates.
Tedirgin bir şekilde kapıya bakıyordunuz, kaçıp gitmek isteyen biri gibiydiniz ve sonra gece vakti karınız sizi bir bebek gibi yatmaya götürdüğünde... haliniz çok dokunaklıydı.
Lost, hesitating... You were watching to the gates, you seemed willing to run away... Then in the evening, when your wife took you to bed like a baby, it was very touching...
Kapıları açın!
Open the gates!
Daha önce... Bay Gates ile konuşurken bir mektuptan bahsettin.
Earlier... when you and Mr. Gates were having words, you mentioned a letter.
Kaptan Gates geliyor.
Captain Gates is coming over.
Bay Gates...
Mr. Gates...
Ama Bay Gates biliyor mu?
But does Mr. Gates?
Bay Gates, eğer o kapıdan planımı bozma niyetiyle çıkacak olursan yaptığın şeyin, isyanı kışkırtma olduğunu düşünmekten başka şansım kalmayacak.
Mr. Gates, if you walk through that door with the intent of subverting my plans, I will have no alternative but to interpret that as an incitement of mutiny.
Bay Gate'in kalbi dayanamadı.
Mr. Gates's heart has given out.
Bay Singleton'dan başlayarak, Billy Bones ve Bay Gates'in öldürülme suçu.
Beginning with the murders of Mr. Singleton, Billy Bones, and Mr. Gates.
Elimde Bay Gates tarafından yazılmış kaptanın işlediği suçları bildiğini ve onlara ortak olduğunu itiraf eden bir mektup var.
I hold in my hand a letter written by Mr. Gates confessing his knowledge and complicity in the captain's myriad crimes.
Girişlere doğru geri çekilin!
Fall back inside the gates!
Diğerlerini ve uzun yayları al... Girişin önünde ki pencelere menzi alın.
Take the longbows and position yourselves in the windows above the gates.
En karanlık kapı, cehennemin kapıları.
Darkest gate, the gates of Hell.
- Cehennemin kapıları.
- The gates of Hell.
Cehennemin kapıları.
The gates of Hell.
Yani bu mezar ve cehennemin kapıları arasındaki yarı yol falan.
I mean, that's halfway between this grave and the gates of Hell.
Mitolojiye göre Cehennem kapılarında yazan şey bu işte.
According to mythology, that's the inscription over the gates of Hell.
Kapıları aç!
Open the gates!
Bir buçuk saat kadar önce protestocular kapılardan içeri akın etmiş.
Protesters broke through the gates about a half an hour ago.
Bay Gates.
Mr. Gates.
Bulun onu, şehir kapılarını kapatın.
Find her. Bar the gates of the city.
Kapıları açmamıza 18 saat kaldı.
18 hours until we open the gates.
Dinle, şu andan itibaren çit hattına ve tüm kapılara ilave adam konulmasını istiyorum.
Listen, from now on, I want to put a few extra men riding the fence line and some extra muscle on all the gates.
Evet, adamların beyaz bayrak çeksin ve kapıları kaldırsın.
Have your men raise the white flag and open the gates.
Nehirova kapılarından girdiği andan itibaren sahip olduğu her şeyi küçük çantasında taşıyan 8 yaşında bir çocuk.
From the moment he arrived at the gates of Riverrun, a boy of eight carrying everything he owned in a little sack.
8000 Lekesiz, 2000 İkinci Oğul Karasu Körfezi'ne açılıp fark ettirmeden kent kapılarına saldırabilir.
8,000 Unsullied, 2,000 Second Sons sailing into Blackwater Bay and storming the gates without warning.
O kapıdaki parmaklıklar 10 santim soğuk haddeli çelikten.
The bars of those gates are four inches of cold-rolled steel.
Kimsenin öleceği ve ben sana yemin ederim Sen geri dön, sen, bize kapıları açın.
You go back, you open the gates to us, and I swear to you that no one else will die.
Kapılardaki parmaklıkların kalınlığı 10 santim.
The bars on those gates are four inches thick.
- Bu kapılar asla kapanamaz!
These gates are never closed!
O, biz Bill Gates olmadığını bilir.
It could be considered that we are not Bill Gates.
Mantık kapılarından birinde bir yarış şartı buldum ve bilgisayarına kolayca giriverdim.
I found a race condition in one of your logic gates and I just waltzed right into your computer.
- Ne? - Düşman şehrin kapılarına dayandı.
The enemy's at the city gates.
Kapıları kapatın!
Get those gates closed!
Bu kadarı yeterli Gates.
That'll be all, Gates.
- Ben Cehennemin Kapısı'nı kapatmayı seçtim.
I could have closed the gates of hell.
Tony Gates'in ekibi dağıtıIdığında
The Tony Gates team was disbanded,
Alarm sistemleri ve hidrolik kapılar devre dışı.
Alert system's down. Hydraulic gates disabled.
Eskiden olsa Caza karteline bir atış için beni cehennemin kapısından içeri sokardın. Bak.
Used to be you'd march me to the gates of hell if it meant a shot at the Caza cartel.
Dostum tüm geçişler kapalı.
Buddy, the gates are sealed.
Kim geçitlerden bahsetti ki?
Who said anything about gates?
Özel geçidin olduğunda diğerlerine gerek olmuyor.
You don't need gates when you have a private portal.
Geçitler kapalı.
The gates are sealed.
Geçitlerden kim bahsetti?
Who said anything about gates?
Özel bir geçidin varsa diğerlerine ihtiyacın olmaz.
You don't need gates when you have a private portal.
Kızıl Şahinler her gün Sektör kapılarında protesto yapıp halkımın burada istenmediğini bana hatırlatıyorlar.
The Red Hawks protest every day at the sector gates, reminding my people how we're not wanted here.
Bu gece kapılardan babam sorumlu.
My father is in charge of the gates tonight.
Bunu giy ve kapıda beni bekle.
Wear this and wait for me at the gates.
Bay Gates'in el yazısı.
It's in Mr. Gates's hand.