Groot traduction Anglais

- Kahvaltı 4.30'da Groot.

Breakfast at 4 : 30, Groot.

Groot. Dan niçin Kwo'nun arabasını sürüyor?

Groot, what's Dan riding in Quo's wagon for?

Groot Eyaleti'ni kurarım.

The state of Groot.

- Groot sana azık hazırlar. - Elbette.

- Groot will fix you up with some food.

Ben de varım.

Groot?

Pekala Groot.

All right, Groot, get going.

Groot size biraz yiyecek versin.

Get Groot to give you some food.

Hey. Groot! Buraya gel.

Hey, Groot, come here.

Bu Groot.

- He's Groot.

- Söyleyebileceğin ne varsa Groot. Niçin?

- Anything you can tell me, Groot.

Groot sana yiyecek bir şeyler ayarlasın.

Get Groot to fix you some food.

Groot seni burada bulabileceğimi söyledi.

Groot said I'd find you here.

Groot anlattı.

Groot told me.

Borca'nın başlıca köle tedarikçisi bu adam, Karl de Groot.

Borca's principal source of slaves is this man, Karl de Groot.

Görevin Jim, eğer kabul edersen bu köle trafiğini durdurmak ve Elkabar'ı Groot ve Borca'dan kurtarmak.

Your mission, Jim, should you decide to accept it, is to stop this traffic in slaves and rid Elkabar of de Groot and Borca.

Groot'un arabasını kontrol ettin mi?

You checked out de Groot's car?

De Groot tek istisnadır.

De Groot is the only exception.

- De Groot'u içeri gönder.

- Send in de Groot.

Bu yeterli değil, De Groot.

This is not satisfactory, de Groot.

Sana servet ödüyorum, De Groot.

I pay you a fortune, de Groot.

Hepsi bu, De Groot.

That's all, de Groot.

De Groot isminde bir adamı arıyorum, sana gelmem söylendi.

I'm looking for a man named de Groot, I'm told you can arrange that.

Bay De Groot ile tanışıyor musun?

Are you acquainted with Mr. De Groot?

Eminim ki Bay De Groot sonra uğramayı düşünüyordur.

I believe Mr. De Groot plans to stop here later on.

- Hadi, De Groot.

- Come on, de Groot.

- De Groot az önce ayrıldı.

- De Groot just left.

- Groot'un yardımcısı.

- That's de Groot's assistant.

Fakat De Groot, bu adamla iş yapmadan önce kim olduğundan emin ol.

But, de Groot, before you become further involved with this man, make certain you know who he is.

Tamam, De Groot, şafakta.

Okay, de Groot, dawn.

Kadını alıyorsun De Groot, beni değil.

You're buying her, de Groot, not me.

Bayan De Groot.

Miss De Groot.

Kanıtla, De Groot.

Prove it, De Groot.

Bayan De Groot, "sooey" kelimesi size bir anlam ifade ediyor mu?

Miss De Groot, does the word "sooey" mean anything to you?

Teşekkürler, Bayan De Groot.

Thank you, Miss De Groot.

İlerleyen saatlerde, Lyle Van de Groot,

Later that night, Lyle Van de Groot lost no time in making arrangements...

Ben ve Thor yardım etmekten mutluluk duyarız bayanın dağa çıkmasına yardım ederiz,

Me and Thor here would be happy to help you and the lady up the mountain, Mr Van de Groot.

Aman ne güzel Tam o sırada beyaz maymun Sarmaşıklarda sallanarak, agaçtan agaca atlayarak hızla onlara doğru yaklaşıyordu.

A drink the venal Van de Groot would be begging to imbibe... if he only knew how near the white ape was at that very moment... flying through the foliage, surveying the scenery, cruising in... for a closer look and swinging on through the trees with effortless ease.

Evet, uh, Lyle Van de Groot, lütfen.

Uh, yes, uh, Lyle Van de Groot, please.

Bir dağ adamıyla değil.

- I thought we would be introducing them... to Lyle Van de Groot, not some wild man you found in the jungle.

Senin sevgili kızımın... Lyle Van de Groot ile evlenmesini engellemen kadar değil.

- Not as much as you will if you do anything... to screw up my daughter's marriage to Lyle Van de Groot.

Hapishaneden kaçan Van de Groot ise... Tanganyika Gölü civarında kendisine bazı yetkiler veren... Bir tarikate katılmıştı.

For the venal Van de Groot had escaped from the Bujumbura jail... and joined an obscure cult on the shores of Lake Tanganyika... which had empowered him with a peculiar piece of parchment.

Sen, Ursula Stanhope, beni yani Lyle Van de Groot'u...

Do you, Ursula Stanhope, take me, Lyle Van de Groot...

Evet, bu Ursula'nın kötü kalpli eski nişanlısı Lyle Van de Groot'tu.

Yes, that's Ursula's foppish former fiancé, Lyle Van de Groot.

İlk filmimizden Van de Groot'u hatırlıyorsunuzdur umarım. Önce ben geçeceğim!

You remember the graceful Van de Groot from the first movie.

Bu arada intikam aşkıyla yanıp tutuşan Van de Groot... Goril'in kumar oynadığı kumarhaneyi satın almıştı.

It seems the vengeful, venal Van de Groot had bought the casino Ape was gambling in.

Evet, Ursula, kocan da Lyle Van de Groot.

Oh, yes. Ursula, your husband is Lyle Van de Groot.

- Groot?

- What about you, Groot?

- Sana sormadım Groot.

- I didn't ask you, Groot.

Groot!

Groot!

Groot?

How about you?

Başla Groot.

- Get going as soon as you can, Groot.