English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ G ] / Göran

Göran traduction Anglais

363 traduction parallèle
Göran Strindberg Yapım sorumlusu :
G? ran Strindberg Production manager :
Göran!
Göran, come quick!
- Adım Göran, fotoğrafçıyım.
- Göran, photographer.
- Göran seni götürecek.
Goran will give you a lift.
Göran, Orada bir beyin var mı?
Goran, is there a brain up there?
Göran, sen dünyanın en nazik, en tatlı, en iyi insanısın... Ama şunu da düşünmelisin
Goran, you're the world's nicest, sweetest, kindest... but you must think as well.
Ben gidip Göran ve diğerleriyle konuşacağım.
I'm just going to go and talk to Goran and the others.
Göran'ı mı düşünüyorsun?
Are you thinking of Goran?
- İyi geceler Göran, iyi uykular.
- Good night, Goran. Sleep well.
Göran'a gitmek zorundayım.
You promised. I must go in to Goran.
Göran.
Goran!
Göran.
Goran.
Göran'la postanaye gittiğimizde bir sürü adam bakıyor.
At the post office with Goran, loads of guys look.
Göran'la işler nasıI?
How are things there... with Goran?
Hadi Göran.
- Come on, Goran!
Göran, sakin ol.
Goran, relax.
- Ortaya çıktın Göran.
- Exposed, Goran!
Sen Göran'a kızgınsın. - Bunu demek istemedim.
You're mad, Goran!
Göran'a masayı hazırlaması için yardım eder misin?
Can you help Goran set the table?
Göran, bırak gideyim.
Goran, let me go!
- Göran, sakin ol.
Goran, calm down.
Hayır Göran.
No, Goran!
Pekala Göran.
OK, Goran.
Hadi Goran gidelim.
Let's go, Goran.
O dua ediyor. Pis işleri ise buna veriyor.
He preaches, and Goran does the dirty work.
Goran.
Goran.
Goran nerede?
Where is Goran?
Yeğenim Goran öldürülmüş.
My nephew Goran was murdered.
Goran'ın cesedini bulmuş olmalılar.
They must have found Goran's body.
- Goran'ı ben vurdum.
I shot Goran.
Goran'ı vurmuş çünkü onu ve bebeği öldürecekmiş.
He shot Goran because he was going to kill her and the baby.
Goran yüzünden kendi kanımızı akıtmaya değer mi, ha?
Is it worth spilling our blood for that madman Goran?
Tet'in uykuya ihtiyacı var.
Goran! Tet needs to sleep.
Göran, sen bizdensin.
Goran, you're with us.
Sensör araçlarımız Maru'nun Goran sisteminde olduğunu söylüyor.
Our sensor drones have tracked the maru to the Goran system.
Goran sistemine rota çiz.
Set a course for the Goran system.
Goran sistemini bir kez daha tarasak mı acaba?
What if we scanned the Goran system one more time?
Goran Davitz.
Goran Davitz.
- Goran.
- Hey, Goran.
- Goran Davitz'i tanıyor musun?
- Do you know Goran Davitz?
Ben paramı Goran Davitz'e, mankenci adama koyuyorum. A :
My money's on Goran Davitz, the modeling guy.
Peki ya Goran Davitz?
What about Goran Davitz?
Bu Goran Davitz'in arabası mı?
Is this Goran Davitz's car?
- Goran Davitz'in şoförü müsün?
- Do you drive Goran Davitz?
Geçen cuma Goran Davitz'e şoförlük yaptın mı?
Were you driving Goran Davitz last Friday night?
Goran Davitz, Eve'nin içeri girmesine yardım ettikten sonra onu görmediğini söyledi.
Listen to this. Goran Davitz said that he didn't see Eve at the club... after he helped her get in.
Hayır ama Goran Davitz artı iki kişi.
No, but Goran Davitz is, plus two.
Eğer bu kadar kızgın bir şekilde Goran gibi bir adamı gidersen bunu hemen anlar.
But if you go in too hot with a guy like Goran... he'll see it coming a mile away.
Dinle Goran senin işin umrumuzda değil.
Now listen, Goran... we don't give a rat's ass about your business.
O zaman az önce Goran'ın ne kadar iyi bir yalancı olduğuna tanık olduk.
Then what we just witnessed with Goran was a very elaborate lie.
Goran'ın şoförüyle tekrar konuşmam gerek.
I should go talk to Goran's driver again.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]