Görmek istemiyorum traduction Anglais
4,154 traduction parallèle
- Kâbus görmek istemiyorum.
I don't want to have nightmares.
Sizi bir daha görmek istemiyorum!
I don't wanna see you again!
İkinizi de bir daha görmek istemiyorum.
I don't wanna see either of you again.
Burada görmek istemiyorum!
It is bad, I don't want it here!
Ama seni tekrar görmek istemiyorum.
But I don't want to see you again.
- Sen bana onu görmek istemiyorum- -
You said you didn't want me to - -
Senin de buna kapıldığını görmek istemiyorum.
I just don't want to see you get dragged into it.
Seni artık görmek istemiyorum.
I don't want to see you anymore.
Böyle görmek istemiyorum kendimi.
I don't want to feel that way.
Seni tekrar görmek istemiyorum.
I don't want to see you again.
Bunun alışkanlık haline geldiğini görmek istemiyorum.
And I just didn't want to see this becoming a pattern.
Görmek istemiyorum.
I don't want to see it.
Senin çocukları etrafta, plajın orada veya deniz kıyısında görmek istemiyorum.
I don't want to see any of your boys lounging around Main, near the beaches, or the coast road.
Hadi ama, kaybetmiş bile olsak, asık suratlar görmek istemiyorum.
Come on, even though it's over, I don't want to see any long faces.
Yapılacak çok işimiz olsa da, hiç kimseyi çekingen görmek istemiyorum.
There is a lot of work for us to do, but I do not see before me one face shy of that.
Seni ağlarken görmek istemiyorum.
And I don't want to see you cry.
Sizi bir daha görmek istemiyorum.Anlaşıldı mı?
I don't want to see you again. Understood?
Seni bir daha görmek istemiyorum.
I never wanna see you again.
Annemin de aynı duruma düştüğünü görmek istemiyorum.
As in I'd rather not see my mom twisted into a corkscrew.
Sonsuza kadar yüzünü görmek istemiyorum.
I don't want to see your face... ever again
Sizi bir daha göletimde görmek istemiyorum.
I never want to see you on my pond again.
Onu kovdum. Bir daha yüzünü görmek istemiyorum.
I've sacked him, I don't want to see him again.
"Bitti, seni bir daha görmek istemiyorum."
Write, " It's over, I never want to see you again.
Olay şu ki, ahırımda hasta bir at var ve acı çekmesini görmek istemiyorum o zavallının.
Well the thing is. There is a sick horse mare at my house and we don't want... it to continue suffering, poor thing.
Bir saniye bile görmek istemiyorum.
I don't want to see him longer than a second.
Hayır, görmek istemiyorum.
No, I don't want see.
Hoşlandığım kişi, senin için ağlıyor... Bunu bir daha görmek istemiyorum.
Because I don't want to see the person I like cry anymore because of you.
Onun benim yüzümden incindiğini görmek istemiyorum.
I don't want to see him get hurt because of me.
Onu görmek istemiyorum.
I don't want to see him.
Onu bir daha görmek istemiyorum.
I don't want to see him again.
O serserinin yüzünü görmek istemiyorum bir daha!
I don't want to see that bastard's face again!
Ama görmek istemiyorum onu.
But I don't want to see her.
Seni görmek istemiyorum.
I don't want to see you.
Onu bir daha görmek istemiyorum.
I don't see him again.
Seni bir daha görmek istemiyorum.
Then I never want to see you again, and if I ever do,
Onu görmek istemiyorum.
I don't want to see it.
Bunu görmek istemiyorum.
I don't have to see it.
Bunları bir daha asla görmek istemiyorum.
I never want to see these again!
Seni bir daha görmek istemiyorum.
I don't want to see you again.
Kasvetliyken seni görmek istemiyorum.
Hey! I don't want to see you all gloomy when this is on you.
Yüzünü görmek istemiyorum!
I don't wish to see you!
İkisini de bir daha görmek istemiyorum.
It's fine as long as I don't see her ever again.
Bir daha seni görmek istemiyorum!
I do not want to see you again.
Bunun gelişini görmek istemiyorum demişti.
He just said he didn't want to see it coming.
"Artık seni o yaşlı sürtükle görmek istemiyorum." diyen mesajlar alıyordum.
Saying, "I don't like you with that M.I.L.F. Anymore".
Tekrar incindiğini görmek istemiyorum.
I don't want you getting hurt.
Hemen bir aşk görmek istemiyorum, tamam mı?
Uh, listen, this is your first encounter with this young upstart from Rome, so make sure he knows who you are.
Dinle, babam'la senin aranizda ne geciyor bilmiyorum yalniz senin uzuldugunu bir daha gormek istemiyorum
Look, I don't know what you and Dad are doing, but I just don't want to see you get hurt again.
Minik oyununuzu bölmek istemiyorum ama bu akşam ne kaçırdığınızı görmek istersiniz diye düşündüm.
I don't mean to interrupt your little game, but I thought you'd like to see what you're missing out on.
- Görmek bile istemiyorum, götür onu.
I don't wanna see him like that, take him home, quick.
Seni görmek istemiyorum.
Joon Sung, listen carefully to what I say now.
istemiyorum 1125
görmek 28
görmedim 301
görmek istiyorum 102
görmek ister misin 133
görmek isterdim 20
görmek ister misiniz 51
görmek istiyor musun 16
görmek isterim 22
görmedin 27
görmek 28
görmedim 301
görmek istiyorum 102
görmek ister misin 133
görmek isterdim 20
görmek ister misiniz 51
görmek istiyor musun 16
görmek isterim 22
görmedin 27