English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ H ] / Hara

Hara traduction Anglais

1,202 traduction parallèle
" Ve Japon hara`m da, gelecek hayatta
" My Japanese hara prays that, in the next life,
Bernadette O'Hara, saatin kaç olduğundan haberin var mı?
Bernadette O'Hara, do you have any idea what time it is?
Görüyorum ki Bernadette O'Hara da geç kalmış durumda.
I take it that Bernadette O'Hara is late also.
Hayır, hayır, tabii ki hayır Bay O'Hara.
No, no, of course not, Mr. O'Hara.
Evet Bay O'Hara, bunun benim de sorumluluğum olduğunu biliyorum elbette.
Yes, Mr. O'Hara. Of course I realize she is my responsibility also.
Bernadette O'Hara, Etienne Vercours, Steve Maxwell,
Bernadette O'Hara, Etienne Vercours, Steve Maxwell,
Gino, Ben Ajan O'Hara.
Gino, I'm Agent O'Hara.
Hara-kiri
Hara-kiri
Elimizde sadece o kaldı. Onu kaybedersek intihar etmeliyiz. Buraya gelir misin.
If you lose her, we can commit hara-kiri.
Çavuş Hara...
Sergeant Hara...
Çavuş Hara bu adamı idam edecek!
Sergeant Hara is going to execute this man!
- Çavuş Hara! - Emredin.
I've no time now.
- Çavuş Hara...
- Sergeant Hara...
Ben çavuş Gengo Hara.
I'm Sergeant Gengo Hara.
Hara, revire götürün.
Take him to the sick bay.
Çavuş Hara bana ölümün çarpışma sırasında olduğunu söylememizi önerdi.
Sergeant Hara has advised me to treat the death... as a death in action.
Çavuş Hara ne kadar düşünceli.
How very thoughtful of Sergeant Hara.
Sizin durumunuzda, Çavuş Hara'nın düşünceliliği eşinizin İngiliz Ordusu'ndan bir maaş alacağı anlamına gelir.
In your case, Sergeant Hara's thoughtfulness means that... your wife will receive a pension from British Army.
Bu sabah Hara'nın tavsiyesini tuttum.
This morning I put my seal on Hara's recommendation.
Bu Çavuş Hara'yı memnun etmeli.
Well that should please Sergeant Hara.
Radyo konusunda yalan söylemeli miydim Çavuş Hara?
Should I have lied about the radio, Sergeant Hara?
Çavuş Hara!
Sergeant Hara!
Çavuş Hara, yine de insansın.
So, Sergeant Hara, you're human after all.
Çavuş Hara, yine de insansın.
So Sergeant Hara, you're human after all.
Evet Hara-San.
Yes, Hara-San.
Hara-san.
Hara-san.
Belki de bilgisayar hara - kiri yapmıştır.
Maybe it committed hara-kiri.
Hara-kiri için izin istiyoruz!
Shall we commit hara-kiri?
Uzun boylu, esmer bir yabancı partiye geldi ve Katherine Granger'ı alıp götürdü. Tıpkı Scarlett O'Hara gibiydi.
Oh, a tall, dark stranger came into the party and carried Katie Granger out like Scarlett O'Hara.
Onları arayıp... O'Hara çocuğunun yaptığını söyleyeceğim.
I'll call them and tell them it was the O'Hara kid.
Ona hara-kiri denir.
That's hara-kiri, Ma.
Harakiri için hazırlık yapacağım.
I shall prepare for hara-kiri.
Pekala, Bay O'hara, gelecek hafta görüşmek üzere.
well, mr. o'hara, i'll see you next week, okay.
Göğsüme bir şey doğrulttular, ve ben bütün Japonların harakiri yapmak istediğini düşündüm.
I aimed that thing to my chest, and those Japanese were thinking that I was going to do hara-kiri.
O'Hara, ne oluyor yahu?
O'Hara, what's going on, man?
Producer Written Directed by TORU HARA ISAO TAKAHATA
Producer TORU HARA Written Directed by ISAO TAKAHATA
Ziggy, buraya Scarlet O'Hara'yı çuf çuf tarafından ezilmekten kurtarmak için burada olduğun konusunda 86.7 % oranında emin.
Ziggy's 86.7 % certain that you're here... to save Scarlet O'Hara there from getting, uh, squished by a choo-choo.
- Burda hara-kiri yapmaya hazır durumdayız.
Soon as I hear, Murray.
O'Hara!
O'Hara!
Adım Antoine "Tex" O'Hara.
I'm Antoine "Tex" O'Hara.
Oh, ve, Kimble, adım O'Hara.
Oh, and Kimble, the name's O'Hara.
Biz Bayan O'Hara'yı bekliyorduk.
We were expecting a Miss O'Hara.
O'Hara ve Kimble'la tanıklarının öldüğünü söyleyin... Crisp artık serbest.
Tell O'Hara and Kimble their witness is dead, so Crisp is going to walk.
O'Hara kadını tespit ettiklerini sandığını söylüyor.
O'Hara says they think they've located the wife.
Benim çok iyi arkadaşımla tanışın, Phoebe O'Hara.
Meet my very good friend, Phoebe O'Hara.
Bayan O'Hara sizinle çok önemli bir şeyi konuşacak.
Miss O'Hara is going to talk to you about something very important.
- O'Hara.
- O'hara.
Her şey yolunda.
Sergeant Hara isn't going to hurt you.
Çavuş Hara seni incitmeyecek.
Sergeant Hara isn't going to hurt anyone.
Pekala, Bay O'hara, gelecek hafta görüşmek üzere.
[imitating clock buzzer] what's that? oh, it's my alarm. it's sunrise.
O'Hara, Kimble'le tanış.
O'Hara, meet Kimble.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]