English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ H ] / Hater

Hater traduction Anglais

273 traduction parallèle
Bir polis düşmanı evimi arayıp karıma hakaret edince ne yapmalıydım? Oturup keyfini mi çıkarmalıydım?
What should I do when some cop-hater phones my home and insults my wife?
Herşeyden öyle nefret ederdim ki, Nataşa.
I was a great hater, Natasha.
- Tyler kadınlardan nefret eder.
- I know Tyler. He's a woman-hater.
Senin gibi erkek düşmanı birinin onu neden bu kadar sevdiğini anlıyorum.
I understand why you, a man-hater, love him so much
Dedikodulara göre Lord Kamio, kadınlardan nefret eden biriymiş.
Rumor has it Lord Kamio's a woman-hater.
Çok iyi bir nefret duygum olduğunu hissediyorum.
I got a feeling I'm a mighty good hater.
Hele şu masanın sonundaki kadın... Tipik bir Yahudi düşmanı.
The old lady at the end of the table is a classic Jew-hater.
- Erkek düşmanı olma yolundasın.
- I think you're getting to be a man-hater.
Karşınızda Byron Henry, İtalyan Rönesansından nefret etmesiyle bilinir.
Well, here's to Byron Henry, notorious hater of the Italian Renaissance.
Eşit nefret etme hakkına inanıyor.
He's an equal opportunity hater.
Öncelikle, ben bir erkek düşmanı ile buraya uçmak zorunda kalıyorum.
First, I'm forced to fly here with a homicidal man-hater.
Çocuklardan nefret eden biri veya taş yürekli dev olduğumu düşünmesinler.
I don't want everybody to think I'm a child-hater or an ogre.
Ludwig kadınlardan nefret ederdi.
Ludwig was a woman hater.
Noel Baba'nın çocukları için.
Don't be a kid-hater. Santa's kids.
Taylor Prescott mutantlardan nefret etmez!
Taylor Prescott is no mutant hater!
Erkeklerden nefret ettiğim için filan değil.
And it's not because I'm a man-hater or something like that.
Benimle böyle oynama, oyuncu katili.
Don't ever play me like that, player-hater.
Ortalama olarak Stern'den nefret eden kişi bir günde 21 / 2 saat dinliyor.
But what about the people who hate Stern? The average Stern hater... listens for 21 / 2 hours a day.
Propaganda başkanı Josef Goebbels, içindeki Yahudi nefreti ile bunu başarıyla yapıyordu.
Josef Goebbels, propaganda minister and hater of Jews, sought to do just that.
Birinci olarak, başına bir avukatı sardığımı söyledi. Bu yetmezmiş gibi, kendisine erkekleri sevmeyen birini gönderdiğimi ve bu da yetmezmiş gibi, Yahudilerden nefret eden bir avukat tuttuğumu söyledi.
He said it was one thing to get a lawyer, another to send a man-hater and still yet another to hire a Jew-hater and to wrap all three up in a waify package.
Ama bana yakıştırdığın o'Yahudi düşmanı','erkek düşmanı've...
But when you call me "Jew-hater," "man-hater" and...
Nefretin değil ama nefret edenin... Daha büyük bir işkencesi var...
Not the hated but the hater has a torment that's greater.
Beni eleştirdi. Ona erkek düşmanı diyeceğim.
She criticised me, I'll call her a man-hater.
"Merhaba efendim, gerçekten çok incindim basının beni kadınlardan nefret eden biri olarak tanımlamasından."
"Dear sir, " I am deeply hurt by the newspaper calling me a woman-hater. "
Haberlerde katilin kadınlardan nefret ettiği yazıyor.
The Post said the killer's a woman-hater.
Nefret konusunda çok iyisiniz.
You are a good hater.
Tanığınkini de renklendiriyor olabilir.
She could be a man-hater.
Sen bunu bana satan o oyuncu sevmeyen adama benziyorsun.
You look like the player-hater who sold me this shit.
Hayır, üzgünüm. "He-man Kadınlardan Nefret Edenler Klübü" toplantısına gidiyoruz.
No. I'm sorry. We're having a meeting of the He-Man Woman Hater's Club.
Niye bu kadar gıcıksınız?
Why you gotta be a hater?
Evet ya, gıcığım.
Oh, yes. I'm a hater.
Garcetti yunuslardan nefret ediyor.
Garcetti is a dolphin-hater.
Kim bu kıskanç?
Who's the little player hater, huh? .
- Kindar herif!
- Hater, man!
DJ düşmanı.
DEEJAY HATER. YEAH!
O klasik bir erkek düşmanı. Hayır.
- She's a classic man-hater.
- Hain herif Artık, elveda demenin vakti geldi.
Dutch-hater. And now it is time to say goodbye.
- Sen nefret edilecek birisin.
- You a hater.
- Rahip düşmanı, sıra sende.
- Priest-hater, it's your turn.
Sözde "Avusturyalı Temas" olan Niels Haider dün Viyana'da öldürüldü.
Niels Hater. The so-called Austrian connection was murdered yesterday morning in Viena.
Haider, Triad'dandı.
Hater was triad.
Peki Haider'ı niye öldürdüler?
Okay. So why did they kill Hater?
Viyana'daki kaynaklarımızla kurduğu son bağlantıda Triad'ın 16 yeni jenerasyon silahı geliştirip dağıtacağını söyledi.
In his last communique to our source in Viena, Hater informed us that the triad was engaged in a plot to deploy and develop sixteen Next Generation weapons.
- Kötü bir yorumla, erkek düşmanı.
- The malignant : Ding-ding, man-hater.
Ve oyumu kedi düşmanına vermem!
And I'm voting against the cat-Hater!
Birkaç şaka yapmış olması gay düşmanı olduğu anlamına gelmez.
BECAUSE HE MADE A COUPLE OF CRACKS? THAT DOESN'T MEAN HE'S A FAG-HATER.
Mücevherlerle ilgili fikir sahibi olmak hakkım benim, hediye düşmanı.
I'm allowed to have opinions about jewelry, you present hater!
Nefret dolu bir kadın.
She's a hater, that one.
Gerçek bir fanatik, ama akıllı.
A real hater, but smart.
Erkek düşmanı.
Man-hater.
Erkeklerden nefret mi ediyorsun?
Man hater, huh?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]