Holly traduction Anglais
4,866 traduction parallèle
Bu durum şayet Holly başına dert açtıysa ondan kurtulması için bir gerekçe veriyor.
That gives him motive to get rid of holly if she ever gave him any trouble.
Holly'i senin öldürmediğini biliyoruz.
We know you didn't kill holly.
İşte Holly'nin sonu böyle oldu. Vuruldu, bir çöplüğe atıldı.
This is how holly ended up... shot, tossed in the garbage.
Holly'e bunu sana mücevherleri çaldıran adam yaptı.
The same guy who has you stealing jewelry did this to holly.
Bu arada olay yeri inceleme birimi, Holly'nin cesedinin sarılı olduğu brandadaki elyafın kaynağını belirledi. - Nereden gelmiş?
In the meantime, C.S.U. Was able to I.D. Those fibers found on the tarp that holly's body was wrapped in.
Holly'nin cesedinin o inşaat sahasına nasıl geldiğini artık biliyoruz.
Well, now we know how holly's body ended up at that construction site.
Kurbanımız Holly Rhodes 17 yaşındayken büyük çaplı bir hırsızlıktan yakalanmış.
When holly rhodes, our victim, was 17, she was busted on a grand theft charge.
Holly sorunlu bir gençken tıpkı Joey gibi Shane için çalışmış olmalı. Ama ardından kendine çeki düzen verip bu hayattan ayrılmış.
But then she cleaned herself up, got out of the life.
Sonrasında Shane, Holly'nin bu partilere nasıl bir erişimi olduğunu fark edip onu tekrar oyuna sokmuştur.
Then when Shane figured out what kind of access she had at the parties, he pulled her back in.
Bu Holly'nin asistan olarak neden Joey'i işe almak zorunda kaldığını açıklar.
Well, that explains why holly had to hire Joey as an assistant.
Holly Rhodes adında birini tanıyor musun, Shane? - İsmi tanıdık geldi.
Do you know a woman named holly rhodes, Shane?
Dj'lik işinin Holly'i nerelere götürdüğünü gördün. Varlıklı müşteriler, teras katlar... Kaçırılmayacak bir fırsat gördün.
See, when this whole deejaying gig of holly's took off... wealthy clients, penthouses... you saw a golden, diamond-encrusted opportunity.
İşte o zaman Holly'e Joey Malone'yu asistanı olarak alması için baskı yaptın.
And that's when you pressured holly into bringing in Joey Malone as an assistant.
Belki de Holly sana karşı geldi. Ya da belki senden hayatından kati olarak çıkmanı istedi.
Mm - or maybe she wanted you out of her life, once and for all.
Holly'nin sarıldığı brandada bulunan elyaf senin X5'inkiyle eşleşiyor. Şu an arabana el koyuyoruz.
Fibers stuck to the tarp that holly was wrapped in match your x5.
Holly'nin ölümündeki izlerini örttü.
Cover up his role in holly's death.
Holly ile gider, değerli mücevherleri aşırırdım. Ne kadar çok olursa o kadar iyi olurdu.
I'd go in with holly, lift pricey jewelry, the more the better.
Her nasıl olduysa Holly öğrendi ve çıldırdı.
Somehow holly found out, and she flipped.
Shane gibi birinin Holly'i öldürebileceğine şüphe yok ama o yapmamış gibi görünmeye başladı.
So no doubt a guy like Shane would kill her, but it's starting to look like he didn't.
Asistanı Paul'a göre Holly bir zamanlar korunma amaçlı 38'lık silah taşıyormuş.
Holly used to carry around a.380 pistol for protection.
Holly'nin elbiselerindeki fıstık yağını açıklayabilir.
Could explain the peanut oil on holly's clothes.
Cesedi çöplüğe o atmış olabilir ama zaman çizelgemize göre Holly'i o öldürmüş olamaz. Aman be.
He might have dumped the body, but our timeline says that he did not kill her.
Holly ise saat 11 ile gece yarısı arasında öldürüldü. Dur biraz.
Holly was murdered sometime between 11 : 00 and midnight.
Planlamadığın tek şey Holly'di.
The one thing that you didn't plan on was holly.
Holly'i çağırıyorum.
I'm bringing in Holly.
Holly, Tahılların Kehribar Denizi'ndesin.
Holly, you're in the Amber Waves of Grain.
Yalancı! Holly, şunlara bak.
Holly, Holly, look at these- - these are my abs.
Ben Holly'yim.
- I'm Holly.
- Holly, hazır mısın?
- Holly, you ready for this?
Bekle beni Holly.
Holly, wait for me!
- Holly, o çok mutlu biri.
- Holly, he's really happy!
- Devam etmeme yardım eder misin Holly?
- Can you help me move on, Holly?
Holly'nin önünde beni hâlâ ne kadar sevdiğini söyler misin? Pardon.
... please tell me, in front of Holly, how much you still love me.
- Holly ile bütün gece devam etmek isterim.
- I'd like to move on all night long with Holly.
Buddy Holly ile aynı uçaktaymış.
He was in that plane crash with Buddy Holly.
Holly kim? Aman diyeyim.
Who's Holly?
Isaiah'ya sorsanız daha iyi. Holly'yle çok sıkı fıkıdır.
Sorry, but maybe you should talk to Isaiah there.
- Isaiah da kim, fedaisi mi?
Him and Holly were pretty chummy. Who's Isaiah?
Bize Holly'yle çevirdiğiniz dolaplardan bahset Isaiah?
Why don't you tell us, Isaiah, about this con you've been running with Holly?
Yani Holly'yi aramadım, öyle mi?
So you're telling us you did not sic Holly onto him?
Holly'nin birine ilaç verdiğini hiç görmedim.
I've never known Holly to drug anybody.
Holly kontörlü hat kullanıyormuş.
Holly's been using a prepaid cell.
Holly'nin tek bir şeyin peşinde olduğu çok açık.
It seems pretty obvious to me Holly's after one thing, right?
Holly'yi bulursak katilimizi yakalarız.
So if we find Holly, we find our killer.
Holly'i en son ne zaman gördüm demek?
When was the last time you saw her, Shane? Last time I saw holly?
Holly'nin stüdyomun önünde mi öldürüldüğünü söylüyorsunuz? Evet, öyle.
Are you saying that holly was killed just outside my studio?
Holly bunu biliyor muydu?
It opens up this studio.
Evet, kayıp olduğunu fark ettiğimde bahsi geçmişti.
Well, did holly know that?
Demek Holly o yüzden buradaydı.
That's why holly was here.
Bekle Holly.
Holly, wait!
Holly'nin ağına düştü.
Holly got to him.