Ideas traduction Anglais
11,475 traduction parallèle
Bu fikir aklıma ilk ne zaman geldi Clara?
When did I first have those ideas, Clara?
- Sabaha yeni fikirler getirmiş ol.
- Bring me some more ideas in the morning.
Bob ve Susan bu bilgileri ortaya atarak bir kampanya yürütüyor... ve insanlar buna inanıyordu.
Bob and Susan were in a concerted campaign to plant these ideas out there, and already people are starting to pick up on them.
Sadece fikir işte.
I mean, it's just ideas.
- Senin için bir kaç fikrim var.
I've got a few ideas for you there.
Benim sosyal demokrat fikirlerimi korkaklık olarak saydılar.
They accepted my social-democratic ideas as cowardice.
Günlüğünde neden isminizin olabileceğine dair bir fikriniz var mı?
Any ideas why your name might've been in his diary?
Helle Anker, tipik aile sistemini ve geleneksel değerleri çökerten, modern lezbiyen bir kadındı. Umarım ölümüyle birlikte çılgınca fikirleri de onunla birlikte unutulur.
Helle Anker was a modern, lesbian woman who would destroy the nuclear family and I hope that her death also means that her crazy ideas are buried with her.
Olumlu düşünmeye çalış.
Stop with the good ideas.
- Aklında bir fikir var mı?
- Do you have any ideas?
Babanın fikirler tüm meslektaşları tarafından reddedildi.
Your father's ideas were rejected by every one of his peers.
Babanın fikirleri meslektaşlarının her biri tarafından reddedilmişti.
Your father's ideas were rejected by every one of his peers.
Böyle fikirleri nereden buluyorum?
How do I come up with such ideas?
Çok heyecanlı görünüyor ve bütün fikirlerimi seviyor.
She seems really excited and loves all my ideas.
Neyse, her yıl yazarlar fikirlerini stüdyoya sunuyorlar.
Anyway, every year the writer's pitch the studio their ideas.
Aklınıza yeni bir fikir geldi mi?
Or had any new ideas that might be relevant?
Bir fikrin var mı?
You got any ideas?
- Sadece fikir üretiyorum.
Just throwing ideas out, here.
Ona akıl verme.
Don't give him any ideas.
Christine'in yemi daha yenilebilir yapmak için birkaç fikri var.
Christine's got some ideas to make it more palatable.
Sakın beni kazıklamaya çalışma.
Don't get any ideas about double-crossing me.
Christine'i bulup, onu vurmanın bir yolunu bulabilirseniz...
Yeah, if you've got any ideas on where to find Christine, then shoot.
Yumurta yerine ne kullanacağını düşündün mü?
And what ideas do you have for replacing the egg?
Fikirler belirecek.
The ideas will come.
Kim olduğuna dair fikrin var mı?
Any ideas who it was?
Bir fikrin var mı?
Do you have any ideas?
Öyle fikirler sokma aklıma.
Don't give me ideas.
Baş yazı için fikirlerimden nefret ediyor, röportajlar için fikirlerimden nefret ediyor. Ve çekilmesini istediğimiz yeni fotoğraflardan nefret ediyor.
He hates my ideas for the editorial, he hates my suggestions for interviews and he hates the new photographs we've commissioned.
- Evet ve kötü fikirler tarihinde bu, 2 dolarlık banknotla taytın hemen üstünde.
Yeah. And in the history of bad ideas, this ranks just above the $ 2 bill and jeggings.
O laboratuvarda olanları öğrenmenin tek yolu, Zuber'la özel bir seans. Daha iyi bir fikri olan yoksa tabii.
The only way to find out what's going on in that lab is a private session with Zuber, unless anyone has any better ideas.
ve korkunç fikirleri vardır.
And he's got some terrific ideas.
Şeytani zehirlenmeler, bıçaklanıp kendi kendine iyileşmen fantastik fikirler. - Mantıksız. - Öyle mi?
Fantastical ideas about demonic possession..... you getting stabbed and somehow healing yourself, it's er... it's absurd.
Majesteleri ile hiç aynı fikirde olduğunuz oldu mu?
Do you ever agree with His Majesty's ideas?
Çoğu fikrine katılırım.
I agree with most of his ideas, sir.
İnanılmaz egosu ile icatlar ve yeni fikirler peşinde koşardı. Ego insanların başına dert açar.
And there were times when that incredible ego would lead to ideas and inventions that would blow people's minds.
Saraya dönüşümle ilgili şimdiden birkaç fikrim var.
Into your warm, royal bed. I have a few ideas About my return to court already.
Onun kafasına koyduğun düşünceleri görüyor musun?
Do you see the ideas you put in her head?
Fikirlerim var.
I have ideas.
Bazı fikirler daha engin bir ekosisteme ihtiyaç duyar.
Some ideas need a larger ecosystem.
Gerekli gereksiz fikirlerin alışverişi...
The exchange of our thoughts and ideas from the trivial to the sublime.
Bilgisayarın diğer tarafında çocuğun beynini yıkayan hasta pislikler var.
Some sick bastard on the other end of a computer, putting ideas into kid's head.
Yanlış bir kanıya kapılmasını istemem.
The point is, I wouldn't wanna give him wrong ideas.
Genelde çılgın fikirlerini desteklerim Tony.
I usually support your crazy ideas, Tony. ( INDISTINCT )
Hem GMRleri Ultron partisine getiriyorsun hem de bana fikirlerin riskli diyorsun.
IRON MAN : Bringing LMDs to an Ultron party, and you say my ideas are risky?
Ben Tony Stark'ım, yapacaklarımız hakkında milyonlarca fikrim var.
I'm Tony Stark, I've got a million ideas for what we do next.
Herhangi bir parlak fikrin varsa şimdi tam sırası.
If you've got any brilliant ideas, now's the time.
Biz daha çok Burger Deliği evrenindeki en oturaklı markalarla ilgili çıkacak olası özgün fikirlere öncelik gösteriyoruz.
We prioritize more amorphous in-house ideas sparked by properties in the Burger Hole multiverse that have the most mental real estate.
Ama nakarat bir türlü gelmiyor aklıma.
But I have no ideas for a hook.
Onun fikirlerinden biri.
It was one of her ideas.
Birkaç fikrim var.
Oh, I got a few ideas.
- Güzel fikirler.
Some good ideas.