Idgie traduction Anglais
71 traduction parallèle
"Idgie Threadgoode" adı bir şeyler çağrıştırıyor mu?
Does the name "Idgie Threadgoode" ring a bell?
Idgie ve arkadaşı Ruth, Whistle Stop Kafe'yi işletirdi.
Idgie and her friend Ruth, ran the Whistle Stop Cafe.
Idgie başlı başına bir karakterdir.
Idgie was a character, all right.
Idgie Threadgoode, kamyonetin sahibini öldürmekten tutuklanmıştı.
Idgie Threadgoode was arrested for the murder of the owner of that truck,
Galiba Idgie'yi anlamak için, işe ağabeyi Buddy'yle başlamalıyız.
I guess, to understand Idgie, you'd have to start way back with her brother, Buddy.
Idgie doğduğu günden beri Buddy'nin hayranıydı.
Idgie was Buddy's pet from the day she was born.
Idgie yukarda odasında... ve asla dışarıya çıkmayacağını söylüyor.
Idgie's upstairs in her room... and says she won't come out as long as she lives.
- Idgie, hey!
Idgie, hey!
- Idgie kalk.
- Idgie, get up.
Ama bunu kimse Idgie kadar yoğun hissedemezdi.
But nary a one took it as hard as Idgie,
Koca George, yanına yaklaşmasına izin verdiği tek insan olarak... gece gündüz Idgie'ye göz kulak oldu.
Big George was the only soul she'd let near her, and he watched over her night and day
Bayan Idgie, bu battaniyeyi sarınmak zorundasınız... yoksa zatürree olacaksınız, beni duydunuz mu?
Miss Idgie, you'll have to keep this blanket on... or you'll catch your death of cold, you hear me now?
Gördüğün gibi, Idgie asla Buddy'yi kaybetmenin üstesinden gelemedi.
You see, Idgie never quite got over losing Buddy.
- Idgie'nin Frank Bennett ile de tanıştığı gün o gündür...
- That was also the day Idgie met Frank Bennett,
Tam zamanında, Idgie.
Well, it's about time, Idgie.
Selam, Idgie.
Hi, Idgie.
Bir ihtimal Idgie Threadgoode burada olabilir mi?
Is Idgie Threadgoode here by any chance?
Korkarım Idgie izninizi isteyecek.
I'm afraid you're gonna have to excuse Idgie.
- Veda et, Idgie.
- Say good-bye, Idgie.
Idgie, sadece benimle biraz zaman geçir.
Idgie, just spend some time with me.
Idgie, sana kızmıyorum.
Idgie. I'm not mad at you.
Sen bir arı büyücüsüsün, Idgie Threadgoode.
You're just a bee charmer, Idgie Threadgoode.
Idgie Threadgoode!
Idgie Threadgoode!
Ruth, Idgie'yi düğününe davet etti, ama Idgie ona hiç yazmadı.
Ruth invited Idgie to the weddin', but Idgie never did write back.
Bayan Threadgoode... bana biraz daha Idgie'yi anlatır mısınız?
Mrs. Threadgoode - How about tellin me some more... about Idgie?
Idgie'nin öldürmekle suçlandığı adam değil miydi o?
Wasn't that the man Idgie was arrested for murdering'?
Ruth gittikten sonra, Idgie eski yaşamına geri döndü.
After Ruth left, Idgie went back to her old ways,
Sizi uyandırmak istemezdim Bayan Idgie, ama Valdosta'ya gitmeniz tüm gününüzü alacak.
I don't wanna wake you, Miss Idgie, but it's an all-day drive to Valdosta.
- Idgie.
- Idgie.
Idgie Threadgoode, nasılsın?
Idgie Threadgoode, how are ya?
- Seni dövdü mü?
- Did he beat you? Somebody's got to talk to him. - Idgie.
Idgie?
Idgie?
- Idgie, benimle dans eder misin?
Hi. - Idgie, will you dance with me?
- Bayan Idgie Threadgoode...
- Miss Idgie Threadgoode...
Sen sadece ahmak bir kızsın Idgie, ahmak bir kızsın.
You're just a goofy girl, Idgie, a goofy girl.
Ne kadar deneseler de, hiçbiri Idgie'yi uslandıramıyordu.
Try as they might, none of them fellas could tame Idgie.
Papazın yanındayken Idgie'nin belirgin bir konuşma tarzı olurdu.
Idgie always did have a way with words around the reverend.
dolaşıp biraz borç para aldı. Böylelikle Ruth ve Idgie kafeyi açabildi. Whistle Stop Kafe'yi.
Papa went out and borrowed money so Ruth and Idgie could start a cafe, the Whistle Stop 6.22 %.
Bayan Idgie, kapıyı açabilir misiniz?
Miss Idgie can you get the door?
Buna devam edemem, Idgie.
Can't go on, Idgie.
- Bir dakika, Idgie.
- Just a minute, Idgie.
Idgie, çocuklarla konuşacağım.
Idgie, I'll talk to the boys.
Ruth, söylemeliyim ki bence Idgie seni kötü etkiliyor.
Ruth, I have to say it. I believe Idgie's been a bad influence on ya.
- Idgie!
- Idgie!
Hayır, Bayan Idgie, başınız derde girecek.
No, you're gonna get in trouble.
Size teşekkür etmeliyim, Bayan Idgie.
I want to thank you, Miss Idgie.
Bayan Idgie için her şeyi yaparsın, değil mi oğlum?
You'd do anything for Miss Idgie, wouldn't ya, boy?
- Idgie, Frank Bennett'i öldürdü mü öldürmedi mi?
- Did Idgie murder Frank Bennett or not?
- Idgie?
- Idgie?
Bu yüzden Grady'nin adamları, Frank Bennett'in kamyonetini ortaya çıkarabildi. Ve o zaman artık biliyordum ki, Idgie bundan asla paçasını kurtaramayacaktı.
That's why Grady's deputies stumbled on to Frank Bennett's pickup truck, and I just knew Idgie'd never get out of this mess.
- Idgie, seninle konuşmalıyım.
Idgie, I have to talk to you.