Iggy traduction Anglais

Iggy bana çok nazik davranıyor.

Iggy's nice to me.

Iggy benden, gemide ki diğerlerine oranla daha çok hoşlanıyor.

Iggy likes me better than he likes anybody onboard.

Öyle değil mi, Iggy?

Don't you, Iggy?

Elbette, Iggy.

Sure, Iggy.

Hey, Iggy, ne yapmamız gerektiğini biliyor musun?

Hey, Iggy, you know what we ought to do?

Tabanları yağla, Iggy.

Beat it, Iggy.

Iggy, Ignace Kovacs.

Lggy, Ignace Kovacs.

- Iggy, nerelerdeydin?

- Iggy, where you been?

Haydi, gel, eve gidelim, Iggy.

Come on, let's go home, Iggy.

Hep Iggy'ye söylüyorum, asıl olan hiç korkmamak.

I keep telling lggy, the main thing is just don't be scared.

Iggy, etrafta insanlar hakkında ileri geri konuşmanı istemiyorum.

Iggy, I don't want you going around telling stories about people.

Sakin ol, Iggy.

Take it easy, Iggy.

Bu gün mermi atıldı, fakat o gün, uzun süre önce, Iggy ile ben çocukken,

Today it struck, but that day, long ago when Iggy and I were boys,

Oradaki J.R. Şu gözlüklü salak da, Iggy.

This is J.R. Over here. The idiot with the glasses, that's Iggy.

- İggy, Çok moralim bozuk, eşlik edecek birine ihtiyacım var.

- Iggy, I'm depressed. I need company.

- İggy.

- Iggy.

Komik Iggy, teşekkürler.

Perfect. Yeah, that's funny, lg.

Bunu seni rahatsız etmek için yapıyor. Iggy.

He's doing it to make you uncomfortable.

Kapa çeneni Iggy.

Pop, over here!

Tamam, Iggy. Iggy.

Okay, Iggy.

- Öylece gidemezsin.

Iggy. - You can't just run off.

Oh, Iggy.

Oh, Iggy.

- Ah, bay bay, Iggy.

- Oh, good-bye, Iggy.

Ah, Iggy, çıkış yolunuzda, çöpü de atabilir misiniz?

Oh, Iggy, on your way out, could you take out the garbage?

- Kim? - Kim mi? Iggy, Dee Dee, Chrissie, Debbie.

Who? "Who?" Iggy, Dee Dee, Chrissie, Debbie.

Iggy Bundy,

Iggy Bundy.

Çiftçilik için tüm ihtiyacınız olan çocuklar, doğru aletler çiftçi zihniyeti ve Çiftçi Iggy'nin Almanak'ı.

Well, kids, all you really need for farming is the right tools a farming state of mind and your very own copy of Farmer Iggy's Almanac.

James Jewell Osterberg. o Iggy Pop olsaydı daha az mı başarılı olacaktı?

James Jewell Osterberg - would he roll our rock like Iggy Pop?

- Iggy.

- Iggy.

Aramızda kalsın, Iggy'nin kafasının içinde bir beyin yok.

Between us, Iggy doesn't have a brain in his head.

Iggy ve Spike, Boom Boom Bar'da devrilişinin vaizini veriyordu. Sahi mi?

Iggy and Spike have been preaching your overthrow at the Boom Boom Bar.

"Iggy'nin Dünyası"

"Iggy's World."

Kıytırığı ben yazdım.

I did the Iggy.

İşte tam burada, çiftçi Iggy'nin yıllığında öyle yazıyor.

It says so right here in Farmer Iggy's Almanac.

İşe Yaramaz Kocakarının Yıllığı.

You must be confusing that with Farmer Iggy's wife's book : The Useless Crone's Almanac.

Sigara içme, Iggy.

No smoking, Iggy...

Çok kızdı, "ya ben ya Iggy Pop, kararını ver."

Big-time. Absolutely fucking right. "It's me or Iggy Pop, time to decide."

Iggy Pop meselesi ve diğer pisliklerim yüzünden.

And that Iggy Pop business and all other sorts of shit.

Iggy Pop.

It's Iggy Pop.

Iggy Pop ölmedi.

Iggy Pop is not dead.

Polis şefi Wiggum'un babası Iggy Wiggum vardı.

There was Police Chief Wiggum's father, Iggy Wiggum.

Tabii ki, tanıyorum.

Iggy! Come see who's here!

Sorun ne Iggy?

[G.B.] What's wrong there, Iggy?

Iggy, sen yıkıyorsun.

Iggy, you're washing.

Ne düşünüyorsun? İggy?

What do you think?

- İggy. - Bakıyorum.

- Iggy.

İggy, kapı. Kapı değil.

Lt's not the door.

Ama en sorumlunuz Iggy.

Only lggy's mostly in charge.

Oh, Iggy, bu oyun tutmalı.

Oh, Iggy, this play's gotta work.

Bunu çiftçi Iggy'nin karısı'nın kitabıyla karıştırıyor olmalısın : Hayır Peg, yazmıyor.

No, Peg, it doesn't.

Iggy?

Iggy?