Ihânet traduction Anglais

Annene ihânet etti.

She betrayed her.

Bunu yapıyorum çünkü bana ihânet ettiniz.

I'm doing this because you betrayed me.

Size ihânet etmedim.

I didn't betray you.

Dostuma ihânet ediyor gibiyim.

It feels like I am betraying a good friend.

Onun güvenine ihânet edemezsin. Sonra zulmünden kaçabileceğini mi sanıyorsun?

Betray his trust because you can't stay away from the ponies?

Beni $ 3,000 için mi kandırdın, ihânet ettiin?

You manipulated and you betrayed me for $ 3, 000?

Bize nasıl ihânet edebildin?

How could you let us down?

Bunu size söyleyemem çünkü güvenine ihânet etmiş olurum.

I can't tell you, because... That would betray her confidence.

Çünkü artık ortada ihânet edilecek bir güven söz konusu değil.

She has no more confidence left to betray, right?

Ama karşılığında bana ihânet ettiniz.

And in return you betray me.

Gecelerini bir kadından diğerine harcayarak sevdiklerine ihânet ediyorlar.

Loved ones they betray by spending their nights with woman after woman.