Ikrâm traduction Anglais

Size içki ikrâm edebilir miyim?

Can I offer you a drink?

Bana yemek ikrâm et.

Make me something to eat.

Ben eve geliyorum ve bana ikrâm edeceğin lanet olası bir yemek bile yok mu?

I come home and you got nothin'to fuckin'eat?

Sıcak havuzdaki bayanların ikrâmı.

Compliments of the girls in the hot tub.

Bu da, eğitime muhtaç çocuklardan size bir ikrâm.

Compliments of some needy kid's education.

HBO var, Cinemax var, Showtime var bütün bu ikrâmın fiyatı mütevazı, Frohike Elektronik Şirketi tarafından tasarlandı ve üretildi.

You got your HBO, you got your cinemax, you got your showtime, All courtesy of this modestly priced marvel, designed and built... By the Frohike electronics corporation.

Deniz suyu. Şuradaki beylerin ikrâmı.

Sea water, courtesy of that gentleman over there.

- Size bir sigara ikrâm edeyim mi?

Can I give you a cigarette?

O da "Yanında getir, sana o fincanlarda çay ikrâm ederim" dedi.

"Bring it with you. I'll serve you some tea".

Aynı, birlikte Steamtown maratonunda rakip olmamıza rağmen bana enerji içeceği ikrâm etmesi gibi.

Example : he handed out jell-o shots at the 23rd mile of the Steamtown Marathon.

Kahve ikrâmı yapan, şuradaki afeti farketmediğini söyleme sakın?

Did you check out the rack on the candy striper by the doughnut table?

- İçecek bir şeyler ikrâm edelim mi?

- Want to drink anything?

- İçki ikrâm edebilir miyim?

- Can I offer you a drink?

Sadece ikrâm ediyorum.

Just offering.

İkrâm da yaparım sana.

I'll give you a discount.