English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ I ] / Investigator

Investigator traduction Anglais

2,070 traduction parallèle
- Kiminle? - Sara Ellis. Sigorta araştırmacımız.
Sara Ellis, our insurance investigator.
Özel dedektif, aslına bakarsan.
Private investigator, actually.
Soruşturmayı o yönetiyor.
He's lead investigator.
Duvarında başka bir gezegenden gelen bir süperbilgisayar, genetik tasarım harikası dahi oğlu, yolun karşısında araştırmacı kız vardır ve tüm bu macera evreni bu kapının ardındadır.
There's an extra-terrestrial supercomputer in the wall, her son, a genetically-engineered boy genius, a schoolgirl investigator across the road and a whole universe of adventure, right here on the doorstep.
Duvarında başka bir gezegenden gelen bir süperbilgisayar, genetik tasarım harikası dahi oğlu, yolun karşısında araştırmacı kız vardır ve tüm bu macera evreni bu kapının ardındadır.
There's an extra-terrestrial super computer in the wall. Her son, a genetically engineered boy genius. A schoolgirl investigator across the road.
Duvarında başka bir gezegenden gelen bir süperbilgisayar genetik tasarım harikası dahi oğlu yolun karşısında araştırmacı kız vardır ve tüm bu macera evreni bu kapının ardındadır.
There's an extraterrestrial supercomputer in the wall. Her son, a genetically-engineered boy genius, a schoolgirl investigator across the road and a whole universe of adventure, right here on the doorstep.
Duvarında başka bir gezegenden gelen bir süperbilgisayar genetik tasarım harikası dahi oğlu yolun karşısında araştırmacı kız vardır ve tüm bu macera evreni bu kapının ardındadır.
There's an extra-terrestrial super computer in the wall... her son, a genetically engineered boy genius... a schoolgirl-investigator across the road... and a whole universe of adventure right here on the doorstep.
Duvarında başka bir gezegenden gelen bir süperbilgisayar genetik tasarım harikası dahi oğlu yolun karşısında araştırmacı kız vardır ve tüm bu macera evreni bu kapının ardındadır.
There's an extraterrestrial supercomputer in the wall, her son, a genetically engineered boy genius, a schoolgirl investigator across the road, and a whole universe of adventure, right here on the doorstep.
Duvarında başka bir gezegenden gelen bir süperbilgisayar genetik tasarım harikası dahi oğlu yolun karşısında araştırmacı kız vardır ve tüm bu macera evreni bu kapının ardındadır.
There's an extra-terrestrial super computer in the wall, her son, a genetically engineered boy genius, a schoolgirl investigator across the road and a whole universe of adventure, right here on the doorstep.
Duvarında başka bir gezegenden gelen bir süperbilgisayar genetik tasarım harikası dahi oğlu yolun karşısında araştırmacı kız vardır ve tüm bu macera evreni bu kapının ardındadır.
There's an extra-terrestrial super computer in the wall. Her, son a genetically-engineered boy genius. A schoolgirl investigator across the road.
Duvarında başka bir gezegenden gelen bir süperbilgisayar genetik tasarım harikası dahi oğlu yolun karşısında araştırmacı kız vardır ve tüm bu macera evreni bu kapının ardındadır.
There's an extra-terrestrial super computer in the wall. Her son, a genetically-engineered boy genius. A schoolgirl investigator across the road.
Duvarında başka bir gezegenden gelen bir süperbilgisayar genetik tasarım harikası dahi oğlu yolun karşısında araştırmacı kız vardır ve tüm bu macera evreni bu kapının ardındadır.
There's an extraterrestrial supercomputer in the wall, her son, a genetically-engineered boy genius, a schoolgirl investigator across the road and a whole universe of adventure right here on the doorstep.
Duvarında başka bir gezegenden gelen bir süperbilgisayar genetik tasarım harikası dahi oğlu yolun karşısında araştırmacı kız vardır ve tüm bu macera evreni bu kapının ardındadır.
'There's an extra-terrestrial super computer in the wall,'her son, a genetically engineered boy genius,'a schoolgirl investigator across the road,'and a whole universe of adventure,'right here on the doorstep.'
Duvarında başka bir gezegenden gelen bir süperbilgisayar genetik tasarım harikası dahi oğlu yolun karşısında araştırmacı kız vardır ve tüm bu macera evreni bu kapının ardındadır.
There's an extraterrestrial supercomputer in the wall... her son, a genetically engineered boy genius... a schoolgirl investigator across the road... and a whole universe of adventure right here on the doorstep.
Yangın müfettişine göre duvar çıkış aralığında bir elektrik yangını başladı.
Well, according to the fire investigator, an electrical fire started in a wall outlet.
Allison, aynı raporu sen de okudun. Müfettişte aklında şüphe olmadığını söyledi. Soto'yu öldüren yangın bir kaza.
Allison, I-I read the same fire report you did, and the city's arson investigator said that there's no doubt in his mind that the fire that killed Soto was accidental.
Ajan Gibbs yetenekli bir soruşturmacıya benziyor.
Agent Gibbs seems like a capable investigator.
Yıllarca özel dedektiflik yapmış kodamanlar için kodamanların kirli sırlarını çıkarmış.
Worked as a private investigator for years digging up dirt on bigwigs for bigwigs.
Tony çok iyi bir araştırmacı, yanlış anlama ama evrak işleriyle en çok, Maxim aboneliğini yenilerken ilgilenmişti.
Look, Tony is a great investigator, don't get me wrong. But the closest he likes coming to filling out paperwork is renewing his Maxim subscription.
Bu soruşturmayı sen yönetmiyorsun.
I know his m.O. You are not the lead investigator on this.
- Özel dedektif. - Tabii.
- Private investigator.
Ben, yeni olay yeri inceleme uzmanınızım.
I'm your new crime scene investigator.
Eski bir İçişleri müfettişi.
Former IA investigator.
- Beni ciddiye alacak bir dedektif bulmaya.
To find a private investigator who will take me seriously.
Birgitte Nyborg dün Kraliyet Temsilciliği'ne atandı.
Yesterday, Birgitte Nyborg was appointed royal investigator.
Kraliyet Temsilcisi konumuna saygı duyuyorum. Teşekkür ederim.
I respect your position as the royal investigator.
İşçi Partisi ve ben, Kraliçe'ye görüşmelerin başarısız olduğunu ve yeni Temsilci olarak beni önerdiğini söylemeni istiyoruz.
Labour and I want you to tell the Queen your negotiations have failed - so you're proposing me as the new investigator.
Kraliçe'nin yeni bir Temsilci ataması gerekir.
The Queen will have to appoint a new investigator.
Babam 4 yaşımdayken öldü ve iyi bir dedektif olsaydın bunu zaten biliyor olurdun.
S dead. He died when I was four. And if you were a really good private investigator, you would know that.
Ben Dedektif Chin Ho Kelly.
I'm investigator Chin Ho Kelly.
Ona sorgulamada polisle konuşmayacak tek kişinin ben olduğumu söyledim ama İçişlerinden davaya ellerindeki en iyi dedektifi vermelerini istedim.
I told him not only was I not going to talk to the cop in question but I wanted the I.A. to put their best investigator on the case.
İç İşleri Müfettişine ne dediğimi nereden biliyordun?
How did you know what I told the IA investigator?
Bir İçişleri müfettişini öldürmeye teşebbüs.
Attempted murder of an Internal Affairs investigator.
Bayan Shelley, bu size, kariyer yapmanızı sağlayan kundaklamayı soruşturan dedektif Raley Gannon hakkındaki hikâyenizi hatırlatmıyor mu?
Ms. Shelley, doesn't this remind you of the story that made your career about a certain arson investigator, Raley Gannon?
Yetkili dedektif bendim.
I was the investigator in charge.
İşimi kaybettikten sonra, kundakçılık dedektifi soruşturmayı devraldı ve davayı kapattı.
After I lost my job, the arson investigator that took over the case closed it.
Sonra Jay, yeni kundaklama dedektifine davayı kapatması için rüşvet verdi.
Then Jay bribed the new arson investigator to close the case.
20 yılı aşkın süredir firmada kurum içi dedektif olarak çalışıyorum.
I've been working at the firm for over 20 years as an in-house investigator.
Bugünden itibaren Uluslararası Dedektiflik Kurumu ve Dünya Dedektiflik Kurumu düşmanımdır!
Starting today... the International Investigator's Association and World Detective Association are at war!
Özel dedektiflik sınavına girmeyi düşünüyorum.
I'm planning to take the private investigator exam.
Ben dedektifle buluşmaya ve onun Jini ile iletişim kurmasını sağlamaya gidiyorum.
I'm going to meet the investigator and contact Jini.
Müfettiş Kong.
Investigator Kong
Dedektif!
Investigator!
Cinayet Masası'ndan.
I'm a homicide investigator.
Cinayet Masası'ndan geliyorum.
I'm a homicide investigator.
Görünüşe göre artık dedektif oldum.
Well, apparently I'm an investigator now.
Bu yüzden de en iyi tıbbî araştırmacımı getirdim.
And that's why I need my best forensic investigator.
Frank Levin, dedektifim.
This is Frank Levin. Frank's my investigator.
Frank Levin, kendisi dedektifimdir, ücreti ayrıca ödenir.
This is Frank Levin. Mr. Levin is my investigator. His fees are in addition to mine.
Frank Levin, dedektifim.
This is Frank Levin, my investigator.
Koridora çıkıp, dedektifimi arayarak bu kadar geç vakitte ne yapabileceğini öğrenebilir miyim?
May I step into the hallway and... make a call to an investigator for whatever good it may do at this late date?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]