Iot traduction Anglais
1,043 traduction parallèle
İskremas çok kaybetti, ama daha kazlasını kazandı.
Iskremas loses a Iot, but he gains even more.
Bir çok insanın var.
A Iot of people do.
Çok konuşuyorsun ama biraz kendimize gelmemiz lazım.
You talk a Iot but we need shaking up.
Claude'un annesi bir yılda neler olabileceğini biliyordu.
- claude's mother knew a Iot could happen in a year.
Birçok kadınla tanıştın.
And you've known a Iot of women.
İtalya'da bu köprülerden bir sürü olan bir kasaba var.
There's a town in italy with a Iot of these bridges.
Bazı şeyler duyuyorum burada.
There's been a Iot of loose talk lately.
Önce bir sürü araştırma yapacaklar.
well, first they do a Iot of homework.
Çok fazla taş duvar var.
A Iot of rock walls.
İyiden de iyisin. Gerçi çok pratik yaptın.
You're better than good, but then you've had a Iot of practice.
Onun için çok degerIiydi.
She meant a Iot to him.
BUnları zorla aldın.
You've squeezed a Iot out of them.
Süslü kelimelerle beni başlarından defettiler ve o kadar para sayesinde çok seyahat edip iki kere dünya turu yaptım.
with gentle words they drove me out and with so much money I travelled a Iot, around the world twice
Bunların evlenmesi için yemeleri gerek.
There's a Iot to be done if they're ever to get married.
.. öldürülüyor diye öfkeleniyoruz. 200 - 300 yıl sonra.. 30 milyardan fazla insan olacak.
extremely indignant... because of the death of 20 million men... but in 200 or 300 years... there'II be a Iot more of us, 30 billion or more.
Çok pahalı.
He costs a Iot.
Ona çok fazla para akıttım, ama o benimle bir kere bile çıkmadı.
I've spent a Iot of money on her, but never got a chance to date her.
Birçoğumuz senin yerinde olmak isterdik.
A Iot of us would Iike to be in your place.
Ne kadar sinirlisiniz.
I think you have a Iot of nerve.
Seninle yukarı çıkıp çalışmaya başlasak daha iyi olmaz mı?
It's a Iot easier if I just come up and we start working on the material.
Dediğim gibi, daha iyi olur.
I told you, a Iot easier.
- Daha iyi olur.
- It's a Iot easier.
Birçok yanlış yaptım.
I made a Iot of mistakes.
Çok sağ ol.
Thanks a Iot.
Çok hoşlanıyorum, öyle işte senden hoşlanmamış olsam o kadar yol tepmezdim değil mi?
I Iike you a Iot, and, you know... I wouldn't come all the way down here if I didn't like you, right?
Böylesi daha mı iyiydi?
It was a Iot better that way?
Üzerine çok kafa yordum birini orkestranın başına koymayı olayda bilfiil yer almayı çok düşündüm.
I really did, I thought a Iot about it, thought about finally letting somebody else front the band, you know, take a piece of the action.
Biliyorum ama komiklik yapan sensin, ve zamanımızı çalıyorsun.
Funny, I know, but you're being funny, and you're costing us a Iot of time.
Yapacak bir sürü işim var, artık devam etsek diyorum sen ne dersin?
I got a Iot to do, so we should really go ahead... don't you think?
Orası hakkında çok şey duydum.
I've heard a Iot about it.
Senin hakkında çok hoş şeyler işittim.
Listen, I've heard a Iot of nice things about you.
Yeni tanıtım müziğimi merak edenler var bundan eminim çünkü bununla alakalı her gece birçok telefon alıyoruz "Bunu kim çalıyor?" diye soruyorsunuz.
For those of you who are wondering about my new theme song, and I think you are, because a Iot of people have been calling in night after night asking, "What is that record?"
Birçok yeteneği var.
He's got a Iot of talent.
Çok sağ ol!
Thanks a Iot!
Çok para veririm
I pay a Iot
Saat başına yedi numara çok para demek
Seven in an hour. A Iot of dough
Kritik bir noktadayken bir başkasının araştırmasını üstlenmen büyük cesaret.
You have a Iot of guts picking up the reigns of someone else's research at it's most critical point.
Freudstein'in burada gömülü olduğu kuru laftan ibaret.
It's a Iot of bunk that Freudstein is buried here.
Seni tanıyan çok insan var ise.
Or if a Iot of people know you.
Hayır, ama uyanıkken çok daha iyi vakit geçirmeni sağlar.
No, but it'II make staying awake a hell of a Iot more fun.
Çok teşekkür ederim.
Thanks a Iot.
Bence neden erkek numarası yaptığın çok önemli.
I think it wouId depend a Iot on why you were pretending.
Pek çok adam tanıyorsun patron.
well, you know a Iot of guys, boss.
Kafam karışık.
There are a Iot of things, I guess.
Son iki haftadır bu konuda epey düşündüm.
For the past two weeks, I've spent a Iot of time thinking about it.
Biliyorsun, başınız çok fena belada.
You know, you guys are in a Iot of trouble.
Toni, bana söylediğin şeyle ilgili çok düşündüm... şu, nasıl desem, problemler ile ilgili?
Toni, I've been thinking a Iot about what you said to me... About those, shall we say, problems?
Mimariye çok fazla dikkat etmemize gerek yok, karakterimiz mimari ile ilgilense dahi.
I don't think we should pay a Iot of attention to the architecture, although our character is interested in architecture.
Çekemememin başka bir çok yoğunluktan olduğunu söyleyebilirim.
There were a Iot of other projects that I couldn't make happen.
Evet, çok hoşuma gitti.
Yes, I Iike it a Iot.
Sağ ol.
Thanks a Iot.