English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ I ] / Italians

Italians traduction Anglais

981 traduction parallèle
- Sayısız İtalyan var.
- There are countless Italians.
İtalyan olmaları neticesinde çok şey düşünürler.
Being Italians, they think a great deal.
- İtalyanları da sayarsınız.
If you count in the Italians.
- Kimse İtalyanları saymıyor ve güvenmiyor.
Nobody counts in or on the Italians.
Ben İtalyanlarla birlikteydim.
I was with the Italians.
İtalyanlar Almanlar gibi değildir.
Italians are not like Germans.
Tek yaptığı İtalyanları hırsız, hilekar, katil kılığına sokmak.
He can dress his Italians up only to look like thieves, cheats, murderers.
İspanya'da İtalyan ve Almanların faşistlere karşı savaştığını bilmek beni iyi hissettirirdi.
It used to make me feel good that Italians and Germans went to fight against the fascists in Spain.
Bütün Alman ve İtalyanların faşist olmadığını bilmek..
Kind of showed people that all Germans and Italians weren't...
- İtalyan domuzlar gibi bağırmayı kessin.
- How these Italians scream.
İtalyanlar, hangi partiden olursa olsun... ancak konuşmayı bilirler, nutuk atmaktan başka bir şey bilmezler.
The Italians, whatever party they are in, are full of rhetoric.
Sadece sahte belgeler hazırlamakla kalmayıp, kaçak Alman askerlerine yardım eden, askerlerimize saldırı planlayan, İtalyanları saklayıp onlara sığınak sağlayan, bir insanın amacı başka ne olabilir!
What would you call a man who not only supplied false documents and hid Italians preparing attacks on our soldiers, but also gave asylum and aid to German deserters?
Aptal İtalyanlar...
Stupid Italians...
400,000 Alman, 420,000 İtalyan, zorlu görevlerin üstesinden gelmek, ülkelerini tekrar inşa etmek için eve dönüyorlardı.
400,000 Dutch, 420,000 Italians, going home to tackle the hard task of rebuilding their countries.
İtalyanlar, üzümlerinin köklerinde şarap olduğu ve yüzleri de dağlara dönük olduğu için çok iyi bir şarap olduğunu söylerler.
The Italians say, it is such a good wine, Because the grapes have their roots in the vine, And the eyes on the mountains.
İtalyanlarda Dante İspanyollarda Cervantes bizde ise hemen Goethe gelir akla.
With the Italians, Dante With Spain, Cervantes and with us, immediately Goethe
- İtalyanlar ne durumda?
- How about the Italians?
Aynen İtalyanların yaptığı gibi. Değil mi efendim?
Exactly the same as the Italians, sir?
Ne oluyor Müller?
Crazy Italians.
Amerikalılara göre vakit nakittir.
Italians squander it.
Başına üşüşen tüm o İtalyanlar.
All those Italians milling around you.
İtalyanların yeğlediği bir savaş adeta.
This is the kind of war the Italians prefer.
İtalyanların savaşmak istediğini sana kanıtlamaya hazırım!
I'm ready to prove that the Italians want to fight!
Öte yandan biz İtalyanlar, tiyatroya çok farklı şeyler için geliriz.
We Italians, on the other hand, come to the theatre for very different reasons.
Belki yine İtalyanlar olarak bir araya geliriz!
May we meet again as Italians!
Yani, zengin İtalyanlar zamanlarını sekreterlerle harcamazlar ve ajansda çalışan İtalyanlar da, ne yazık ki çok fakirdir.
Well, wealthy Italians don't waste their time on secretaries... and the Italians that work at the agency are too poor.
Ben de sizin İtalyanları sevmediğinizi sanıyordum.
- Oh, no. I thought you didn't like Italians.
İtalyanlar, gerçekten kibarlıkta ustalar.
Italians certainly have mastered the art of gallantry.
Gene şu İtalyanlar.
Them Italians is at it again.
İtalyanların onlara verdikleri isim bu. İtalya'nın her yerini göreceğiz.
That's name the Italians are giving them We're doing all in Italy.
- İtalya'da İtalyanlarla buluşmalısın.
When in Italy, you should meet Italians.
- Hayır, İtalyanlar pazarlık yapmayı severler.
No, Italians love to bargain.
Ah şu İtalyanlar. Çok şiirsel, çok romantikler.
Oh, these Italians, so lyrical, so romantic.
saray İtalyanlarına ne iyi bir yerdir?
what better place to court Italians?
Saray İtalyanları!
Court Italians!
Dikkat çekici, o İtalyanlar, ne?
Remarkable, those Italians, what?
İtalyan sarayı, uh ne iyi bir yer.
Ah, uh, what better place to, uh court Italians.
İtalyanların işbirliğine ihtiyacımız var, bu yüzden bana Dış İşleri'ni bağla.
We'll need the cooperation of the Italians, so get the State Department on the phone.
İtalyanlar kadınların cepheye bu kadar yakın olmasını onaylamıyor.
The Italians do not approve of women being so near the front.
Elli bin İtalyan şu anda tepesinde muzaffer bir şekilde donuyor.
Fifty thousand Italians are now freezing triumphantly on its top.
Yıllardır teker teker imal ettiler. Biz İtalyanlar medeniyet uygulamakla meşgulken.
Been building it gun by gun for years while we Italians have been practicing civilization.
Bir ay önce İtalyanları ancak bir mucize kurtarır diyorlardı.
A month ago they said only a miracle could save the Italians.
İtalyanlar nehri tutuyor.
The Italians are holding the Piave River.
Azizim Kont Zettor, İtalyanlar Macarlara benzemez.
My dear Count Zettor, the Italians are no Hungarians.
Hayır, bu İtalyanlar çabucak kaçıp, geride sadece boş şişe bırakıyorlar.
"No, Italians run away fast and leave behind nothing but empty bottles"
İtalyanlar toplanamazlarsa, her şey mümkün olabilir.
"If the Italians don't get back organized, everything is possible."
İtalyanlar teslim olmuşa benziyor.
I just heard the Japanese say that the Italians have surrendered.
Siz İtalyanlar bu savaşı pek sevmiyorsunuz.
You Italians don't like this war much.
Biz İtalyanların kim olduğunu gösterdiniz onlara! Cereyana bak!
You made them understand who we Italians are!
- Dik - kaat!
Made them understand who we Italians are!
İtalyan askerleri.
They're Italians. "

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]