Itunes traduction Anglais
110 traduction parallèle
Tabii, kaydedin, bir de albüm yaparsınız.
Sure, record it, release it on iTunes
Ve listende Billy Squier olması beni çok etkiledi.
And I am very impressed that you have Billy Squier on your Itunes.
Cafe Diem'de pazartesi gecelerini ona ayırttırdım. Ve iTunes'le anlaşmaya çalışıyorum.
But I have him booked Monday nights at Café Diem, and I'm working on a deal with iTunes.
Itunes hesabını da.
ITunes, too.
ITunes da yok artık, anlıyor musun?
And my iTunes are gone, right?
iPod... iTunes...
iPod... iTunes...
Bir de iTunes'un karaoke programıyla neler yaptığını gör.
Let's not even get into what he does with karaoke iTunes.
Albümünün, iTunes'da 2. sırada olduğunu biliyor muydun?
Did you know her album is number 2 on itunes?
Evet, biliyorum ama sen iTunes'da takılmıyorsun.
Yeah, I do, but you ain't on itunes.
Pekala sana biraz dinleteyim.
All right, I'm gonna hit you up with a little iTunes acción.
iTunes'da sana çalma listesi hazırlıyordum.
I'm making you an iTunes playlist.
Sister Sledge var, Elvis Costello var ama Harold Vick, onu itunes'da bile bulamadım.
Uh, I got sister sledge and elvis costello, but, uh, harold vick--I couldn't even find him on itunes.
Single da iTunes'dan indirilebiliniyor.
And the single's already available for downloading on iTunes.
"Don't stop believing" iTunes tarihinin en çok indirilen şarkısıdır.
"Don't Stop Believing" is the most downloaded song in the history of iTunes.
Geçen hafta bir zenci kilisesine katıldım ve geçenlerde de Sammy Davis Jr.'ın bütün kaydedilmiş şarkılarını iTunes'dan indirdim.
Last week I joined a black church... and I recently downloaded every song Sammy Davis, Jr. Ever recorded on iTunes.
- Tamam o zaman iTunes'a funk yazalım ve bakalım neler gelecek karşımıza.
- Okay. So we'll type "funk" into the iTunes and we'll see what comes up.
Hem de yemek çubuklarıyla üstelik pirinç olmadan.
- I copied her iTunes and iPhone play lists.
iTunes ve iPhone müzik listesini kopyaladım. Klasik müzik dinliyor.
- She listens to classical music.
... iTunes'ta bir numaralar.
They're number one on iTunes. Okay.
Tamam, iTunes'dan şarkıyı indireceğim, anne.
Yes, I'll buy it on the iTunes, Mother.
Zaten önceden, iTunes'te sipariş verdim.
I already pre-ordered it on iTunes.
Kazanan iTunes hediye çeki kazanacak. - Peki.
The winner gets an Itune gift card.
Ayrıca belki iTunes ayarlarını kontrol etmen gerekebilir.
Oh, you may also want to adjust your iTunes setting.
Kim benim iTunes hesabımı kullanıyor?
Who's using my itunes account?
Mesajlaşmanın ne olduğunu biliyorum. Ayrıca iTunes ve renkli televizyonuda.
I know what texting is- - also iTunes and color television.
O zaman iTunes'dan bir şarkı indir. Bendensin.
Well, just download a song on iTunes from me.
Kütüphanede baktığın kayıtlardan biraz aldım. ve onları iTunes'uma kopyalayacağım.
So I took a bunch of those records you were looking at in the library, and I'm gonna load them into my iTunes.
Shmenge, Idaho'da bir genç. ... seni Facebook'ta görüyor, 10 saniye sonra iTunes'tan seni aratıyor ve gelsin paralar.
You got a kid in Shmenge, Idaho, sees you on Facebook, he's Ituning you
Bu harika şarkının iTunes'ta mevcut olduğuna inanamıyorum.
I can't believe that amazing rap is available now on iTunes.
Son iTunes güncellemesini indirdiğinde ekranında bir pencere çıktı ve kullanım şartlarımızı onaylamanı istedi.
What are you talking about? When you downloaded the last iTunes update, a window on your screen popped up and asked you if you agreed to our terms and conditions.
iTunes'un son kullanım koşullarını kabul ettiğim için gelmişler!
- It's crazy, dude! They're saying it's because I agreed to the latest terms and conditions on iTunes!
Yani iTunes için her güncelleme indirdiğinizde kullanım koşullarını okuyor musunuz?
- Me too. You're telling me that every time you guys download an update for iTunes, you read the entire terms and conditions?
Sen de mi iTunes kullanım şartlarını kabul ettin?
You... you agreed to the iTunes terms and conditions too?
iTunes sözleşmesinde kabul ettiğiniz her şeyi.
Everything that you agreed to in the iTunes conditions.
iTunes'u güncellememeliydim!
I should have never updated iTunes!
iTunes'tan alınan her ürün karşılığında Apple'ın kredi kartınızdan yahut Paypal hesabınızdan para çekebileceğini kabul edersiniz.
"You agree that Apple may charge your credit card " or PayPal account for any products purchased in the iTunes store. "
"Kabul Et" butonuna tıklayarak Apple'ın ağzınızı başka bir iTunes kullanıcısının göt deliğine dikebileceğini de onaylamış olursunuz.
"By clicking'Agree,'you are also acknowledging " that Apple may sew your mouth to the butthole of another iTunes user. "
Yani, iTunes'daki gibi bir şey değil ama...
I mean, he's not, like, on iTunes or anything, you know.
Dün gece, iTunes'u açtım, iTunes'un tarihi geçti yazısı çıktı, hep oluyor bu.
Last night, I went onto iTunes, and that thing came up again that's like, "your iTunes is out of date," you know, which happens every time.
Sikik iTunes'un yeni bir sürümünü indirmem gerekiyor. "
I got to download another version of iTunes. "
"Dostum, iTunes'ın şart ve koşullarını kabul etmiş."
It's like, "dude, he agreed to the iTunes terms and conditions."
"iTunes şart ve koşullarını kabul etmiş."
And it's like, "he agreed to the fucking iTunes terms and conditions."
400. kez iTunes'un yeni sürümünü yüklüyordum ve her seferinde onaylıyoruma basıyordum.
I happened to be downloading the new version of iTunes for the 400th time, and it was like, clicking on that "agree" thing.
"... başka bir iTunes kullanıcısının göt deliğine dikebileceğini kabul etmiş olursunuz. "
"may sew your mouth to the butthole of another iTunes user."
Buna vereceğimiz isim iTunes Müzik Mağazası.
So the iTunes music store is what we'll call this.
Nisan 2003'te Apple, müzik için sanal bir mabet olan çevrimiçi iTunes Mağazası'nı açtı.
In April of 2003, Apple launches the iPhone Store, an intuitive online mecca for music. * * *
Bir anda bu karışık listeleri keşfedersin, yeni şarkılar bulursun ve bence çalma listeleriyle, karışık şarkılar çalma çağında büyüyen bu neslin iTunes sayesinde daha geniş bir müzik zevki var.
Suddenly you discover these jams, you find new songs and I believe that this generation that grew up in the age of play lists, that grew up in the age of shuffle has broader tastes in music because of it.
Apple, iTunes'un başarısıyla yükseklerde uçarken, Jobs'ın kendi hayatının ritmi kesintiye uğrar.
While Apple is flying high on the success of iTunes, the rhythm of Jobs'own life is interrupted.
iPod yakında TV şovları, müzik klipleri ve kaliteli filmler bile alabilecekti. Ve hepsi iTunes'dan küresel olarak indirilebilecekti.
The iPod would soon hold TV shows, music videos, even feature films, all downloadable on iTunes globally.
iTunes neredeyse tek başına geleneksel müzik mağazalarının işini kesti.
iTunes almost single-handedly wipes out traditional music stores.
ITunes, sera gazları David Beckham. Dünyayı bilirsin.
You know, the earth.