Jammy traduction Anglais
74 traduction parallèle
Çok ballısın Cooper.
You are a fucking jammy bleeder, Cooper.
Rahatsız edici piç!
Jammy bastard.
# And when I pull out my jammy get ready
# And when I pull out my jammy get ready
Pijamacıklarını çıkardım.
I laid out your jammy-jams.
Seni şanslı piç.
You jammy git.
Jammy?
Jammy?
20 dakika sonra, Jammy Dodger'ları ( İngiltere'de çok meşhur bir bisküvi ) çıkardı!
20 minutes later, he pulls out Jammy Dodgers!
"Jammy Dodger mı? !"
"Jammy Dodgers!" Brraaah!
Küçük, ballı velet.
Jammy little bleeder.
"Biraz çling'imsi ve reçelli gibi."
"It's a bit clangy and a bit jammy."
Ağır, erik aromalı yoğun ve sakızımsı.
It was jammy, plummy, dense and chewy.
- Kâğıtlar sıkıştı da. - Tabii.
- I got a little jammy-jam
Fakstaki kâğıt, sıkıştı.
Paper in the fax got a little jammy-jam
Dalga geçiyorsun Jerry!
- Jammy fuck, you.
Bermondsey'de Rolling Stones'a ait depodaki bir prova odasında başladı.
I think, that belongs... a warehouse that belongs to The Rolling Stones where we did some... sort of jammy writing, whatever you want to call it.
Aferin Jimmy. "Jammy, Jammy."
Good work, Jimmy. Jammy, Jammy!
Les Dennis dedin ve doğru cevabı verdin şanslı çocuk.
"and get his end away with an absolute cracker?" You said, "Les Dennis," our survey said, "Ding, top answer!" Jammy bastard.
Jammy Dodger'ın kaptanı.
The captain of the Jammy Dodger.
Ve sakın unutma, geminin adı Jammy Dodger.
And remember, the name of the boat's the Jammy Dodger.
Jammy ; haydi yaşlı dostum, bana bunu yapma!
Come on, Jammy, me old mate, don't do this to me!
Hoşça kal, Jammy, eski dostum.
Goodbye, Jammy, me old mate.
Jammy Dodger'ın mürettebatı hayatta.
The crew of the Jammy Dodger survives!
Belki bu da Jammy Dodger 2'yi almaya yeter.
And maybe this could be the Jammy Dodger Mark Two.
Rita, yeni bir gemi inşa edersen, yardımcı kaptana ihtiyacım olur mu?
Rita I was wondering, if you do build a Jammy Dodger Mark Two you wouldn't happen to need a first mate, would you?
- Aynı, birşey, kaba ve kaliteli.
- Same, something " earthy and jammy.
- Kaba ve kaliteli.
- Earthy and jammy
Kaba ve kaliteli değil mi?
Thhat's earthy and jammy, right?
- Şanslı piç.
- You jammy sod.
Ballı piçler.
Jammy bastards.
Şanslı pislik!
Jammy bastard!
Ballı herif.
Jammy bastard.
Sonra olayın ayrıntılarını dinlemeye gelirim, seni şaşkın inek.
I will be back later for the highlights, you jammy cow. Hiya.
Seni ballı herif!
Jammy twat.
Bu kadın kalitem için yanıp tutuşuyor.
That woman was all up in my jammy.
Senin ve ne olduğunu bilmediğim kalitenin hevesini kırmak istemem ama eminim ki bu kadın bir fahişe.
Okay, I hate to break this to you and whatever your "jammy" is, but... I'm pretty sure she's a prostitute.
- Amma şanslı adamsın Kazım Ağa.
- You're so jammy, Kazým Aga!
Seni ballı şerefsiz.
You jammy bastard.
Ballı şerefsiz tecrübeli bir hatun kaldırdı.
The jammy git's pulled an experienced cock handler.
Sadece bisküvi bu tamam, ama bana çay sözü verilmişti.
All right, it's a Jammy Dodger, but I was promised tea!
Pijamami giymistim.
I'm in my jammy jams.
Tadının çok alışılmış olduğunu söylerdi hep.
She always complained it was too jammy.
Jammy.
Jammy.
Seferberlik için hazır olan, bir SWAT takımına, tüm Florida sokaklarını kapsayan,... bir haritaya, bir kap kahveye, 12 Jammy Dodgers'a ve de bir fese ihtiyacım olacak.
Now it's time for me to stop. I'm going to need a SWAT team ready to mobilise, street-level maps covering all of Florida, a pot of coffee, 12 Jammy Dodgers and a Fez.
Ya da Tu Bişvat Bayramı ofis pijama partisi kadar. Selam, millet.
Or the office Tu B'Shvat Pajama Jammy-Jam.
Bu gezegende senden daha ballısı yok.
No-one on this planet could be that jammy.
Dolapta, reçelli çörekler var, onları da getir.
There's some jammy doughnuts in the cupboard, bring them in.
Alman, şu pijamaları kasaya işle, çünkü onların bol ve sarkık belli olmasını seviyoruz.
Yo, Deutschland, ring those jammy-jams up,'cause we like'em baggy and saggy.
Harekete hazır bir Swat timi, bütün Florida'nın cadde bazında haritaları bir fincan kahve, 12 Jammy Dodgers bisküvi ve bir fes istiyorum.
I'm going to need a SWATteam, ready to mobilise, street-level maps covering all of Florida, a pot of coffee, 12 Jammie Dodgers and a fez.
- Havalı yani.
- It's the jammy.
- Yahu adamın amma şansı var.
- Jammy guy!
Umarım hoşuna gider, çünkü sen de bu yolda ilerliyorsun.
Wammy jammy!