English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ J ] / Jellystone

Jellystone traduction Anglais

47 traduction parallèle
Jölekaya Ulusal park mı?
Jellystone National Park?
- Jellystone'a gittin mi?
- Have you been to Jellystone?
- Haklıymışsın. Konser başlamadan önce, Jellystone Park'taki bütün kaşarları toplayacaklar.
And before it's dark, they'll have every picnic basket that's in Jellystone Park.
Eğer Jellystone parkının civarında yaşasaydım, bir ayı kostumüm ve piknik sepetim olurdu.
If I lived next to Jellystone Park I'd have a bear suit and a "pic-a-nic" basket
Jellystone Parkı.
Jellystone Park.
Jellystone'da belgesel çekmek istiyorsunuz, öyle mi?
You want to film a documentary in Jellystone?
Jellystone.
Jellystone.
Jellystone Parkını tarim arazisi olarak gösterirsek, ağaç haklarını satabiliriz.
If we rezone Jellystone Park as agricultural land, we can sell the logging rights.
Jellystone 10 yıldır cari bütçesini karşılayamıyor.
Jellystone hasn't made its operating budget in 10 years.
Efendim, Jellystone özeldir.
Sir, Jellystone is special. Okay?
Jellystone da her yıl zarar ettiğinden Jellystone'u kapatmak zorundayız.
And since Jellystone loses money every year, we're shutting it down.
Jellystone'un başı belada.
Jellystone is in real trouble.
Jellystone Park'ının uçsuz bucaksız güzelliği.
The sprawling beauty of Jellystone Park.
Jellystone'a "Olağanüstü Jellystone" ismi vermek gibi.
You know, change the name to Extreme Jellystone.
Kendim için kullanacaktım ama Jellystone'a bağışlamaya karar verdim.
I was going to use it on myself, but I'd rather donate it to Jellystone.
Jellystone'a bir hediyeymiş gibi düşün.
Consider it a gift to Jellystone.
Jellystone Ulusal Parkı, 100. Yıldönümü.
Jellystone National Park, 1 00th year anniversary.
"Eğlence ve havai fişek gösterileriyle dolu 100. Yıldönümü etkinliğimize katılın."
"Come celebrate Jellystone's 1 00th anniversary with fireworks and fun."
Dostum, eğer bana kalsaydı, sen çoktan Jellystone'un baş korucusu olmuştun.
Buddy, if it was up to me, you would be the head ranger of Jellystone already.
Onlar orada "Mutlu Yıllar Jellystone" partisi düzenlerken ben burada beklemek zorundayım.
And I have to sit up here while they're having a "happy birthday, Jellystone" party?
Merhaba Jellystone'un 100. Yıldönümüne Hoş Geldiniz!
Hello and welcome to the 1 00th anniversary of Jellystone!
Merhaba, Jellystone!
Hello, Jellystone!
Jellystone'a çok emeği geçen biri.
Fat lot of good that did Jellystone.
Jellystone'un başı belada.
Jellystone is in trouble.
Jellystone'u kurtarmalısın.
You've gotta save Jellystone.
Kimse Jellystone'a zarar veremez.
Nobody is gonna hurt Jellystone.
Jellystone'u tek başına geri alamayız, Boo Boo.
We can't get Jellystone back alone, Boo Boo.
Evet, hayır, Jellystone artık yok ama en azından çıldırtıcı sorunlar da yok.
Yeah, no, it's not Jellystone, but at least there's nothing here to drive me crazy.
Şimdi de Jellystone kütüklerle dolu bir tarlaya dönüşecek.
And now Jellystone is just gonna be a big field of stumps.
Olamaz, bunu Jellystone'umuza yapamazlar.
Oh, no, not our Jellystone.
Jellystone'u kaybettim.
I lost Jellystone.
Jellystone'un varı yoğu biziz.
We're all Jellystone's got.
Jellystone, vazgeçilemeyecek kadar önemli.
Jellystone's too important to give up on.
Mutlu 100. Yıldönümleri, Jellystone.
Happy 1 00th anniversary, Jellystone.
Jellystone'u kaybettiğimde, fiyaskoymuşum gibi hissettim.
It's just, when I lost Jellystone, I felt like such a failure.
Eğer Jellystone'da nesli tükenme tehlikesi altında olan bir hayvan varsa...
But if Jellystone has an endangered species living in it, then- -
Kim demiş Jellystone'da heyecan yok diye?
Now who says there are no rides at Jellystone?
Kurbağa ağızlı kaplumbağa'nın mekanı, Jellystone'a hoş geldiniz.
Welcome to Jellystone, home of the frog-mouthed turtle.
Evet, Jellystone Park.
Ah, yes, Jellystone Park.
Bir süre Jellystone'da kalacağına çok sevindim.
Well, I am certainly glad that you are gonna be staying in Jellystone for a while.
- Bilirsin, belki adam çok eğlenmişti ve Jellystone'nun yanlış bölümüne geçti.
You know, maybe this guy was partying too hard and passed out in the wrong part of Jellystone.
Belki de bu yaz gıkımızı çıkarmayıp Jellystone'a gitmeliyiz.
Yeah, maybe we should just suck it up and go to jellystone this summer.
Ne var ki Ayı Yogi Jellystone'a aitti, Yellowstone'a değil.
But yogi bear went to jellystone, Not yellowstone.
Jellystone'a dönüş yolunu bulabildin mi bari?
You find your way back from jellystone?
Jellystone, geliyor musun?
Hey, jellystone, you coming in?
- Jellystone?
- Jellystone?
Git de getir bakalım, Jellystone.
Go get'em, jellystone.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]