Jetway traduction Anglais

Yolcu biniş aracı hâlâ yerinde.

Forward jetway's still in place.

Lütfen yolu kapamayın.

'Please do not obstruct the tourist jetway.'

Tüm yolcular birinci sınıfın yolundan gelecekler.

'All passengers will deplane on the first-class jetway.'

- Turist yolunda.

- The tourist jetway.

Şu minik kamyonu uçağa yanaştırmaya çalışıyoruz böylelikle o dar yoldan yürüyüp uçağa binebileceksiniz.

We're just trying to get one of those little trucks to pull us a little closer to the Jetway so you can walk down the narrow hallway.

Gene biniş kapısından düştüm.

- Not bad. Fell off the jetway again.

Uçağın yanında, zeminde yakıt tankları mevcut.

They have fuel pads in the ground next to the Jetway.

Diğer tarafta tek bir yer mevcut.

There's one sitting on the other Jetway.

Neden gidip... servis kapısını denemiyoruz?

Why don't we try the Jetway service door?

- Bayım, geçiş koridoru kapandı.

- Sir, the Jetway's closed.

Bir polis dedektifi takipteydi ve iki kadın da havada asılı duran boş bir giriş koridorunun sonundaki bagaj taşıyıcısına düştüler.

... a Phoenix Police detective gave chase and the two women found themselves trapped at the end of an unoccupied jetway dangling three stories in the air.

cam kapıdan bakıyor jetlerin yoluna doğru.

She's peering through the glass doors down the Jetway thing.

ve onlar... biz... heyecanla jet yolunda doğru.

And they--we- - all in the big rush out the Jetway thing.

Uçaktan indiğinizde..

When you get off the jetway,

Evet, Jetway Bankasından arıyorum.

Yes, I'm calling from Jetway Bank.

Jetway Bankasından arıyorum.

I'm calling from Jetway Bank.

Jetway bankasından arıyorum.

I am calling from Jetway Bank

Kule kontrol çok acil operasyon yapılması lazım.

Ground Control, I need that Jetway operational.

Her şey devre dışı kalmış.

The Jetway's disabled.

Kahrolası tüm tüneller, karayolları ve havayolları buna dahil.

That means every damn tunnel, doorway, skyway and jetway.

Yolcu körüğünü olduğu gibi görüyor.

He's got a clear view of the Jetway.

-... çok uzun bir sıra oluşturuyor.

- lined up like planes on a Jetway.

Belki geçiş yolu arızalıdır.

Maybe the Jetway isn't working.