Jims traduction Anglais

Bütün Jim'ler, Bob'lar ve Georges'lar elendi.

- Where? This eliminates all the Jims, the Bobs and the Georges.

- Hay Allah!

- Oh, Jims!

Hay Allah!

Oh, Jims!

Bizi tam servise getiren ve Rockefeller'lar gibi düşünmemizi söyleyen sendin. Herhalde ki abur cubur da yeriz.

You take us into full-serve, tell us to think like Rockefellers of course we're gonna go for the Ho Hos and the Slim Jims.

Uyan ve kokla maymuncuk, Ahmet.

Hey, wake up and smell the Slim Jims, Achmed.

Bağırsaklarım ve siyah şeyler. Ve yaklaşık 50 tane slim jim.

Guts and black stuff and about 50 Slim Jims.

Bugün götürdüğün beş sosisliyi sayılmıyor o zaman?

SO THOSE FIVE SLIM JIMS TODAY - - THAT DIDN'T COUNT?

Eski gazeteleri biriktirmen, birbirimizle homurdanarak konuşmalı, hazır çorba ve abur cubur yemeliyiz.

We have to stay at home with the curtains drawn... collecting old newspapers, muttering, and eating Cup-a-Soup and Slim Jims. - Hello?

Bu dünyadaki tüm Jimleri hep siz kapıyorsunuz.

You always get the Jims of this world.

İki Slim Jims ve frappuccino.

Two Slim Jims and a frappuccino.

Sadece çikolataları koruyorlar, hareket etmelerine gerek yok.

They're guarding Slim Jims and Slurpees, they don't have to move.

Dört tane Slim Jim yedim. Kazı kazandan 5 Dolar kazandım.

I ate four Slim Jims, and I, uh, I won $ 5 on the scratchers cards.

Gidip daha yakından bakalım.

Let's get a closer look at these slim jims.

Evet ama onun yerine ince kesilmiş pijama, peynir rendesi, ve hepsini birarada tutabilecek kauçuk bantınız vardı.

Yeah, but you did have slim jims, a cheese grater and rubber bands to hold it all together.

Evet, pekala, biraz ayrobik çalıştın.

Yeah, well, you do have some slim-jims.

Ondan sonra, çılgınlar, centilmenler, çarlar, yıldızlar, Queens'li cüceler.

After that, the Rockers, the Gentleman Jims, the Tsars, the Stars, the Might Midgets from Queens.

Ve gelecekte başka Sheila'lar Jim'ler olursa, onlara numaramı ver.

And look. In the future, if there are any Sheilas or Jims, you just give them my number.

Peki ya çubuk etler?

What about slim jims?

Kola ve iki kurutulmuş biftek mi?

A Coke and two Slim Jims?

Bir daha asla diyerek, bir daha asla Penny'nin tüm birasını bitirip benzinliğe koşarak birkaç 40lık ile yumiyumun yanında Bombay'dan Kalçalar'ın son sayısını almayacağını varsayıyorum.

I assume by "never again," you mean never again will you drink all of Penny's beer, then run down to the gas station for a couple of 40s, a box of Slim Jims and the latest issue of Bombay Badonkadonks.

Pierce, bacaklarını kaşımak için kurutulmuş et mi kullanıyorsun?

Pierce, are you using Slim Jims to scratch your legs?

Sen de kahvaltıda koca bir paket kızartma yedin, ve sen de internette memişlere bakıyordun.

And you ate an entire bag of slim jims for breakfast, And you were looking at boobies on the internet.

Üç yıldır spora gitmeyen benim. Kahvaltılarda abur cubur yiyen de benim.

I'm the one who hadn't been to the gym in three years, you know, and eats slim Jims for breakfast.

Bir de JIMS veritabanında tarat.

Run him through the JIMS database.

Yani üzüm sodasını içip Jims şekeriyle yaşıyorsun.

I mean, you shotgun grape soda and live on slim Jims.

Bu bok yuvasında Slim J var mı hiç?

Got any Slim Jims in this shit hole?

Sosislerle ördek düdüklerinin üstünde yapabileceğine eminim.

Well, I'm sure you can get one here over by the Slim Jims and duck calls.

Tek kelime, Slim Jims.

In a word, Slim Jims.

Eğer Slim Jims için buraya gelen varsa zaten bir şekilde dükkânda arayıp bulacaktır ama eğer arzu duyulmuyorsa bunun burada olmasının kimseye bir faydası yok.

If you have a hankering for Slim Jims, you'll hunt the store over, but if not, a desperate display like this improves no one's life.

Slim Jimlere ne oldu?

What happened to the Slim Jims?

İki tane Slim Jims lütfen.

Uh, two Slim Jims, please.

Pekala o halde Manhattan caddelerinde senin bacak dediğin o kürdanlarınla sana bol şans diliyorum.

Good luck tottering around Manhattan on those slim Jims you call legs.

Kahve ve pastırmayı mı kastediyorsun?

You mean the coffee and Slim Jims?

Jim'i yiyorum.

I'm eating Jims.

Biraz daha yiyeyim.

Must eat more Jims.

- Jim yere döküldü.

- I'm spilling Jims... - Stop it!

Ne sevdiğinizi bilmiyorum ama Slim Jims'i herkes sever.

I don't know what you like, but everyone likes Slim Jims.

Ben Slim Jims severim. Duke, sen kullan.

I like Slim Jims.

Gerçekten, bir oda dolusu Jim'den korkuyor olamazsın.

Really, you can't be scared of a room full of Jims.

Kuru sosis, tuzlu kraker, Pizza Pringles ve iki tane jambonlu peynirli sandviç. Jambon mu?

Slim Jims, Cheez-its, Pizza Pringles, and two ham and cheese sandwiches.

Çocuklar abur cubur alsın sen de gel bir ciklet aç.

Take Jims that are Slim, and gum of the bubble.

Telefon yok. Korelilerden Slim Jim calarken yakalandigimda Fiona el koydu.

No phone- - Fiona confiscated it when I got busted for stealing Slim Jims from the Koreans.

Soya sosisinden hücre yaptım. Ayrıca yanında da'çay kolası'var.

I made a cabin out of tofu slim Jims and there's also chai cola here.

Bronco'nun bayağı benzini var ve içi Slim Jims dolu.

Well, so the Bronco has plenty of gas and Slim Jims.

- Slim Jims, AA pili.

Slim Jims, AA batteries.

Buzlu votka, bir de şu nonoşlar ne içiyorsa ondan.

I'll have a vodka rocks, and whatever these jim-jims are drinking.

Yanımızda Slim Jim var, Mervin.

We got Slim Jims, Mervin.

Kurutulmuş etler, çatlamış muzlar.

Slim Jims, couple of freckled bananas.