Jttf traduction Anglais

Soruşturmamıza TÖGK'yi davet etmemin nedeni bunu yapmak zorunda olmam.

The reason that I invited the JTTF into our investigation... is because it's the responsible thing to do.

Bence TÖGK'yi getirmekte erken davrandın.

I think that you have jumped the gun bringing in JTTF.

TÖGK hastane personeli ile görüşüyor.

JTTF's interviewing hospital staff.

Terörizm Özel Görev Kuvvetleri subayı Abner Harrington'un raporuna göre sizin ve Ajan Malone arasında, Ajan Malone'un neden TÖGK ile daha fazla işbirliği yapmadığı konusunda görüş ayrılığı varmış.

In his report, JTTF liaison Abner Harrington suggests... that there was a difference of opinion between you and Agent Malone... over why Agent Malone wasn't cooperating more fully... with the Joint Terrorism Task Force.

Seni TÖGK'den bilgi saklamış gibi göstererek bütün suçu sana yıkmaya çalışıyor. Bu delilik.

He's making it look like you were keeping information from the JTTF... so you could get all the glory for yourself.

Ajan Malone'un Abner Harrington ve TÖGK ile işbirliğine ayak dirediğini söyleyebilir misiniz?

Would you say Agent Malone was less than cooperative... - with Abner Harrington and the JTTF? - No.

Tom Morgan, FBI, Terör Görev Gücü.

FBI. JTTF.

Yani Narkotik Masası, çetelerle ilgilenen ekip.

So... Narcotics, Gang Unit, JTTF- - that's the top of your pile.

BMTGG ve İç Güvenlik Bakanlığı hemfikir.

Phew. JTTF and Homeland Security are in accord.

Savaşta ben Kabil'de JTTF ile birlikte çalışan bir New York dedektifiydim.

Over there, I was an NYPD detective working with JTTF in Kabul.

Devriyeleri çanta kontrolü için büyük metro istasyonlarına gönderiyoruz,..... ve diğer yerlerde dikkat çekmemek için gizli müşterek terör görev gücü olacak.

We're posting patrol units at major subway stations for bag checks, and undercover JTTF everywhere else to keep our profile low.

-... Kuvvetleri'ni bağlayın.

Get jttf on the line.

Bu zaman aralığında, JTTF BARN üzerine odaklanacak.

Meantime, JTTF will keep focusing on BARN.

Tony de ben de Birleşik Terörizm Görev Gücü'ndeydik.

Tony and I were in JTTF together.

O yüzden birliği biraraya getirip yönetmek benim işim artık.

So now it's my job to get the JTTF back up and running.

Terör birimi 33 nolu sunucu odasının içeriğini istiyorum.

I want the contents of JTTF server room 33.

Sunucu odasına giriş yetkim yok.

I-I don't even have clearance to the JTTF server room.

New York'ta yetkili giriş iznine sahip yönetici parmak izi tek bir ajanda var.

There's only one JTTF agent in New York who has high enough clearance to have a master thumbprint.

Terörizm birimini ne kadar özledin, huh?

How much do you miss JTTF right now, huh?

New York Terör birimi sorumlusu bunu hiçbir şekilde yapmamalıydı.

The head of the New York JTTF shouldn't have been doing that, anyway.

Terörizm Birimi adaylara terörle mücadele brifingi veriyor, sense gelmiş eski kocamı kullanarak beni gıcık ediyorsun... yok öyle yağma.

The JTTF is giving the candidates their counterterrorism briefing for the campaign's final days, and you twisting the knife further into my ex-husband... it's not on the itinerary.

Hannah'nın işi- - Terör biriminin başı.

Head of this JTTF branch... Hannah's job.

Raina ve Nimah, siz zaten New York dışında terör birimine atandığınız için günü idarecinizle tanışarak geçirmeniz gerektiğini düşündüm...

Raina and Nimah, since you've already been assigned to the JTTF out of New York, I thought you should spend the day getting to know your handler... Agent Marshall Freed.

Terörle Mücadele Biriminde biraz zaman geçirmiş, çoğunlukla narkotikte.

Spent some time with JTTF, mostly narcotics.

- Birleşmiş Terörizm Görev Kuvvetleri'nde.

At jttf.