Kate traduction Anglais
13,232 traduction parallèle
Bu Kate Beauman.
This is Kate Beauman.
Eğer varsa, çok tehlikelisin Kate.
If you have, you are in great danger, Kate.
Kate.
Kate.
Linda, ben Kate.
Linda, it's Kate.
Elveda, Kate.
Goodbye, Kate.
Hiçbir şey senin hatan değil, Kate.
None of this is your fault, Kate.
Merhaba, ben Kate Beauman.
Hello, uh, I'm Kate Beauman.
Benim adım Kate.
My name is Kate.
Kate?
Kate?
Kate, kendi başına felce kapanmalısın.
Kate, you have to break the paralysis on your own.
Kate, bunu yapmak zorundasın.
Kate, you have to do this.
Duygular gerçek değildir, Kate.
Feelings aren't facts, Kate.
Senin suçun Kate, suçun... Onu istismar edecektir.
Your guilt, Kate, your guilt... that's what it will exploit.
Hadi, Kate.
Come on, Kate.
Dur Kate.
Hold on, Kate.
Kate, bırak beni bırak
Kate, let me go.
Asla yapmak istemezsin Kate.
You never mean to, Kate.
Kate Humbly'nin Springwatch'da yaptığı gibi.
Like that Kate Humbly did on Springwatch.
Kate, bana söylediklerin doğruysa, geleneksel tıbbın sana yardımcı olacağını sanmıyorum.
Kate, if what you've told me is true then I don't think conventional medicine can help you.
Benim adım Kate Olsen.
My name is Kate Polson.
Ikın Kate.
Push, Kate.
Nine Kate'in hâlâ güçlerinin olmasının imkanı yok.
Like, there's no way Grandma Kate still has her powers.
"Sonunda, işte sen Raphael....... ben ise Michelangelo....... sen Leibniz ben ise Newton sen Lululemon ben ise Kate Hudson'nın yaptırdığı Fabletics!"
"Finally, here is the Raphael to my Michelangelo, the Leibniz to my Newton, the Lululemon to my Fabletics by Kate Hudson!"
Bu olasıya kadar, kendimi Kate Upton olarak görüyorum.
Until this happened, I was basically Kate Upton to myself.
Mary-Kate ve Ashley Olsen tarafından yapılan bir Elizabeth ve James.
It's an Elizabeth and James by Mary-Kate and Ashley Olsen.
Kate ile kalmak istersen, sorun değil.
You want to stay with Kate, that's fine.
Kate bu akşam belki normalden biraz daha fazla içiyor muydu?
Had Kate been drinking tonight... perhaps a little bit more than usual?
Kate'in atlayıp atlamadığını mı soruyorsunuz?
Are you asking if Kate jumped?
Kate çatıdan düştü.
Kate fell from the roof.
Cornell, Kate'in öldürüldüğünü düşünüyor.
Cornell thinks Kate was murdered.
Kate öldü.
Kate is dead.
Fakat partideki herkes şüphelidir, özellikle Kate'in öldüğü sıralarda çatıya çıkarabileceği birisi.
But everyone at the party is a person of interest, especially anyone she can put on the roof around the time Kate died.
Kate özeldi.
Kate was special.
Teşekkürler, Kate.
Thank you, Kate.
Ayrıca, Kate'e hoşgeldin demek isterim.
Also, I would like to welcome Kate.
Ve Kate uyum görevlisi şefi olduğundan...
And since Kate was chief compliance officer,
Kate'in çoğu şahsi olan tüm şirket iletişimine erişimi vardı.
Kate had access to all company communications, most of which is proprietary.
Kate'i sevdiğini biliyorum ve o şimdi yok, dolayısıyla güzel hayatın hemen hemen bitti ve bu tamamen berbat.
I know that you loved Kate, and now she's gone, so your life is pretty much over, and this totally blows.
Eğer üç eski sevgilimden biri öldürülseydi, ben bariz bir şüpheli olurdum, fakat sen Kate'i öldürmedin, tamam mı?
If any of my three exes were murdered, I'd be an obvious suspect, but you didn't kill Kate, okay?
Lalelerin Kate'in favorisi olduğunu biliyorum.
I know tulips were Kate's favorite.
Kate çamurda yuvarlanmak istemedi.
Uh, Kate didn't want wallowing.
Ben Kate'i öldürmedim.
I didn't kill Kate.
- Hayır, Kate öyle değildi.
- No, that... that wasn't Kate.
Kate intihar etmedi.
Kate didn't commit suicide.
Kate'in, asistanının...
Kate's, her assistant's...
- Kate'in.
- Kate's.
Kate'in beyaz bir iPad'i var.
Kate has a white iPad.
Kate Warner, 36 yaşında kadın, 12. kattan düşerek öldü.
Kate Warner, 36-year-old female, died from a 12-story fall.
Kate'in bir bebeği var.
Kate had a baby.
Kate çok iyiydi.
Kate was the best.
Sana Karen'in arabayı kaç kere durdurduğunu söyleyemem. "Kate."
I can't tell you how many times Karen stopped the car... it's "Kate."