Kels traduction Anglais
30 traduction parallèle
Arkada iyi misin, Kelso?
How you doin back there, Kels ?
Şey, Dr. Kels...
Well, Dr Kels...
Dr. Kels hastaneden aradı!
Dr. Kels just called from the hospital!
- Kulağa hoş geliyor Kels.
- Sounding good, Kels.
- Harika bestelemişsin Kels.
- Great job, Kels.
Kel, Kels, yüzündeki tik...
Kel--Kels, Your facial tic.
Hey, biraz ses ver, Kels.
Hey, turn it up, Kels.
- Kels!
- Kels!
- Ne oluyor, kels?
- What's going on, kels?
Kelly'i aradım ve seni alacağımı söyledim. Tamam, şey, hadi, hadi gidelim, tamam mı?
I called kels and I told her I was gonna pick you up.So, okay, well, um, let's, let's go, all right?
Bitir işini, Kels!
Get on it, Kels!
Bitir işini, Kels!
- Alright, come on, Kelsey.
- Hadi bakalım, Kelsey.
- Get on it, Kels. Top corner!
"Kelsey sayesinde, onun adı Kelsey." "Arkadaşları ona Kelsey der," "ya da bazen sadece Kels."
# his friends call him Kelsey # # or sometimes just "Kels" #
Kels-Bells'e. Yetişip dünyayı esir almaya.
To Kels-Bells, all grown up and taking over the world.
Gerçekten The Scarf'ın bir şey olmaya potansiyeli var, Kels.
I really think The Scarf has the potential to be something, Kels.
Kels ve ben daha sonra atış alanına gideceğiz. - Var mısın?
Me and Kels are going to the shooting range later.
Kels'i yalnız bırak, Tanrım lanet olsun
Leave Kels alone, God damn it,
Diyorum ki, Allah kahretsin, Kels'i yalnız bırak!
I say, God damn it, leave Kels alone!
Bu teklif çok iyi Kels.
What? This offer's good, Kels.
Bu marka tanıtımı harika olacak. Senin adına çok mutluyum, Kels.
This imprint's going to be amazing.
Kels hadi gidelim.
Hey, Liza. Hey, let's go, Kels.
Harika bir albüm yaptık ama artık bu yeterli değil Kelsey.
We made a great record, but it's not enough anymore, Kels.
Sana söz veriyorum Kelsey, yarın bu saatlerde bana teşekkür edeceksin.
I promise you, Kels, at this time tomorrow, you will be thanking me.
Aslında size bundan biraz... - Kels.
- Actually, I wanted to talk about that.
- Tabii.
- Kels. Right.
Jeton mu?
- Come on, Kels.
Seni görmek güzeldi, Kels.
It's good seeing you, Kels.
Bizim adımıza...
I am so happy for you, Kels.
Kels'i gördünüz mü?
You guys seen Kels?