Kurtlar traduction Anglais
2,668 traduction parallèle
Kitap kurtları.
BOOKWORMS.
Kurtlar silah bitmiş... onlar eğlenceli varken dolunay altında.
Wolves finished weapons... while they had fun under the full moon.
Bir keresinde, bu kurtların işini bitirdiği bir adamın beynini görmüştüm. Kurtlu karnabahar.
Once saw a man's brain after the worm had finished with him... maggoty cauliflower.
Çünkü genç, zeki ve kurtlar tarafından yetiştirildiğimiz efsanesi hakkında bir şeyler duyup duruyorum. Ama şöhret olayı çok hassas bir şeydir.
'cause I keep hearing about our legend that we were young, smart and raised by wolves that the phenomena of reputation is a delicate thing.
Jacob ve kurtlar yardım eder.
Jacob and the wolves can help.
Bırakalım kurtlar yesin.
Let the coyotes take him.
Çünkü kurtlar onları yiyor.
That's'cause the wolves eat'em.
Bu yüzden kurtlar bile ormanı terkedemez olmuş.
That's how the wolves leave the forest.
Yavru kurtlar şampiyon olduğunda görüşürüz.
Hey, see you when the Cubs win the pennant.
Kurtlar geldiğinde hayattaymış.
He was alive when he arrived at Wolves.
Kurtlar tarafından büyütülmüş oğlanlar kaplanla dövüşmeye hazırlanıyor.
Boys raised by wolves... getting ready to fight the tiger.
Passburg'a gelirken, görünen ve ağaçların arasında kaybolan kurtlar gördüğümü sandım.
As I rode to Passburg, I thought I saw wolves appearing and disappearing through the trees.
- Kurtlar!
- The wolves!
Seni kurtların önüne atmış gibi oldum biraz ve bu hiç adil değil.
Kinda threw you to the wolves, and that really isn't fair.
Bastırın, kurtlar!
Go huskies.
Bastırın, kurtlar!
Go huskies!
Belki bu akşam Chuck Bass'in beni bulabileceği herhangi bir yerden uzakta kurtları dökmek iyi fikirdir, her şeye rağmen.
Maybe it's a good idea to cut loose tonight after all, far away from any place Chuck Bass can find me.
Kurtlar lider doğar... bu savaşta senin rolünde bu olacak.
Wolves are born to lead... your role in this fight will be significant.
Bu yaptığımız kurtları da öldürüyor. Şekil değiştirenleri, ceset yiyen pislikleri.
Our additive kills the wolves, too... the shifters, and those disgusting little things that eat corpses.
Kurtlar tarafından falan mı yetiştirildin?
Were you brought up by wolves?
Evet, sıçanlar, kurtlar, böcekler ve hatta sürüngenler.
Yeah, rats, worms, insects, even reptiles.
- Kurtlar kokunu takip ediyor.
- Wolves track your scent.
O kurtların kanatları var.
Those wolves have wings.
Kurtlar, onun Rus olduğunu öğrendiğinde onun kıçını parçalamışlar.
And that when the wolves find out that he's Russian, they tear his fuckin'ass apart.
Ama kurtlarını dökmesi gerekiyor.
But he needs to blow off some steam.
Burada kurtlarını dökebilirsin.
You can go work out your twitters here.
Bu kurtların bazıları dördüncü kuşaktan.
Some of these wolves are fourth generation!
Doğuştan yemek kurtları!
Inbred dinner wolves!
Nordic Bandına benziyor ama kurtlar var.
It is like NordicTrack, only with wolves.
Ya sana Hegeman'ı öldüren kurtları verirsem?
I can get you the wolves who killed Hegeman.
Hegeman'ı öldüren kurtar şehirde başı boş dolaşıyorlar. Kurtlar mı?
The wolves who murdered Hegeman are running loose around the city.
Hegeman'ı öldüren ikiz kurtlar.
The wolves? The twin wolves who murdered Hegeman.
O kurtların biri benim, biri senin.
These wolves... one for me, one for you.
Safkan kurtlar?
Purebred wolves?
Sen kurtları saklandıkları yerden çıkar ve bana getir.
You draw the wolves out of hiding, bring them to me.
Yaşlı Dadı'nın anlattığı hikâyelerde, geyiklerin, kuşların ve kurtların içinde yaşayabilen büyülü güçleri olan insanlar vardı.
Old Nan used to tell me stories about magical people who could live inside stags, birds, wolves.
Bazı yavrular sadece bir ya da iki haftalık kurtlar ve ayılar için kolay lokmalar.
Some of these calves are just a week or two old, and they're easy pickings for bears and wolves.
Tepelerde kurtlar var görmediğim kadar çok.
There's wolves in them hills now, more than I've ever seen.
Yaşlı kurtların gelmesi için taze etlere ihtiyaçları var.
They need fresh meat to keep the old guys coming in.
Yemişim kurtları, yarın yine de karaya çıkıyoruz.
Ha! Wolves or not, we still go ashore tomorrow.
Değil- - Kurtlar değil.
Not- - not- - not wolves.
Kurtlar.
And wolves.
Bütün kurtlar eğilecek. "
All the wolves will bow.
Evet, ulumayı sevmeyen bir kurt görmedim. Hayır, sinsilik yapmayan bir adam görmedim. Bu kurtlar akşam yemeğine hazır gibi görünüyor.
yeah, I never met a wolf who didn't love to howl no, I never met a man who wasn't on the prowl shimmy, shimmy, aw, gimme, gimme this wolf looks like he's ready to dine
- Küçük Hank'in tüfeği var ama. - Küçük Hank'i kurtlar büyütmüş de ondan.
- Little Hank's being raised by wolves.
Bunu söylemek çok korkunç belki ama kurtlar tarafından yendiğini görebilmek için sağlam para verirdim.
I know it's a horrible thing to say, but I'd pay good money to see her eaten by a pack of wolves.
Köpek sahiplerine, köpeği Brom'dan alınan bağırsak kurtları satacağımızı duydum.
I hear we'll be selling ringworm from her dog Brom to fans with dogs.
Oh, çünkü kurtlar tarafından terbiye edildin.
Oh, because you have the social skills of someone who was raised by wolves.
Kırmızının kurtları kaçırdığını biliyorsun.
You know red repels wolves.
- Kurtlar ayakkabı giymezler.
Wolves don't wear boots.
Kurtların sürüye ihtiyacı vardır, değil mi?
Wolves need a pack, right?