English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ L ] / Lager

Lager traduction Anglais

280 traduction parallèle
Biraz iğnelemeyle iyi bir lager'dan daha iyisi gitmez. Bekle.
Nothing goes better with a fine lager than a little snark.
O benim biram.
This is my lager.
- Bira içerek.
- Drinking lager.
Siyah bira, sert bira, hafif bira, hiç birini.
Bock beer, lager beer or steam beer.
Porte de Vanves'de Vaugiraud mezbahası bulunur.
Im Lager von Vanves ist es das Schlachthaus "Vaugiraud".
Beyefendi için bir bira.
A lager for the gentleman.
Kuzen Flo mit elma tatlısı ve lager birası.
Mit de apple strudel und the lager beer. - Lager beer. Skol.
King's Lager birasından da teklif var.
Here's an offer from King's Lager Beer.
King's Lager birasına cevabım hayır.
The answer is no. King's Lager Beer!
Sadece yarım hafif Alman birası içtim.
I only had half a lager.
- Bira mı o?
- Is that lager?
Bu benim son biram olacak bu durumda.
In that case it will be my last lager too.
Hint yağı ve bira içtim.
I've had castor oil and lager.
Beni bira içerken düşünsene.
Imagine me drinking lager.
Bira getirebilirdin.
You might bring me a lager.
Şimdi bir bardak bira da nasıl serinletici olurdu hani! "
'We'd be better off in the cool shade of a glass of lager. "'
- Büyük boy limonlu bira.
- A lager and lime.
- Bana da aynısından.
- And a lager for me.
Şimdi sizin için biraz bilimkurgumuz var. İçinizi ürpertecek yeşil limonlu biranıza buz kestirecek.
Now we've got some science fiction for you, some sci-fi something to send the shivers up your spine send the creepy crawlies down your lager and limes.
Bira.
Lager.
Büyük bardakta en iyi Alman birandan alayım.
Well, I'll have a tankard of your finest lager.
- Bira ister misin?
- Wanna pint of lager?
- İki bira aşkım.
- Two pints of lager, luv.
- Bira ve lime lütfen..
- Half a lager and lime, please.
- Ne? Derler ki ; bir İrlandalıya bir ay bira verirsen, sonunda ölürmüş.
It's said that if you give an Irishman lager for a month, he's a dead man.
Herkes Wally'nin Tekkesi'ne bira içmeye gidiyoruz diyecek.
Oh, let's all go to wally's gaff and have a lager.
Başka bira içmek yok!
You're not having no lager. - Get us a lager, Nat.
Şaka mı yapıyorsun? Bu gece yeteri kadar içmişsin, şimdi yukarıya çık!
You've had enough lager for tonight.
- Ne istiyorsun? Kim o?
- Where's the lager?
- Bu Hollanda'dan lezzetli bir lager. - Dilencilerin beğenme şansı yoktur.
- This is a tasty lager from Holland.
( lager : Bir çeşit Alman birası, çevirmen )
- Beggars can't be choosey.
Ve parlamento pizzasıyla lager birası!
Und lager beer mit pizza parliament!
9 Pint lager bira.
Nine pints of lager.
18 Pint lager bira.
Eighteen pints of lager.
18 Pint lager bira getirin hemen şuraya.
Eighteen pints of lager!
Yapacağımız ilk şeyaltı paket Lucy-Lager almak olacak. Ve o meşhur Hollyw ood yazısına tırmanacağız. Ve ay ışığında uluyacağız.
By God, the first thing we'll do is get a six-pack of Lucky Lager and we'll climb up to that famous Hollywood sign and we'll howl at the moon.
Bunlar Lucky Lager değil.
Wait a minute. These aren't Lucky Lager.
Lucky Lager söylemiştik.
- We ordered Lucky Lager.
Lucky Lager'ımız bittiğinden beri sadece ben mi yoksa bu y olculuk m u sıkıcı olmayabaşladı?
Is it me, or has this trip gone downhill since we ran out of Lucky Lager?
80 ve 7 yıl önce tadı yerinde ve taze bira yapmak için en iyi şerbetçiotu ve arpayı aldık.
Fourscore and seven years ago... we took the finest hops and barley... to brew a refreshing, full-bodied lager.
- Yarım bira.
- Half a lager.
- Tanıştığımıza memnun oldum. Bira için teşekkürler.
Thanks for the lager.
Doğal davrandığın tek sefer, 1972 yılında paskalya birasının diyet biradan daha iyi olduğunu kanıtlamaya çalıştığındaydı.
The only time you ever looked natural and relaxed was in 1972 when you tried to prove that Easter beer was less proof than diet lager.
Kibritlerde işe yarıyor ama birada yaramıyor.
So the matches work but the lager doesn't.
En iyi biradan büyük boy alacağım.
I will take a pitcher of the finest lager in the house.
Hayır, seni erekte eden sekiz büyük bira bardağıydı.
No, it's eight pints of lager with an erection.
Bir de yarım bardak bira ve bir dilim limon.
Half a lager and lime.
Hayır, yarım bardak bira istemiştim.
No, I want half a lager.
Lager!
War?
Çok başarılı oldu.
Boy, do I need a lager.
Alman biralı karaciğer.
- Liver in lager. - Mm.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]