Lasts traduction Anglais
1,574 traduction parallèle
Yaklaşık 40 saatlik süren sorgulama boyunca sabırlı olmalıyız.
It takes patience to play with him. The next part is the interrogation, which lasts about 40 hours.
49, tam 49 gün sonra.
It lasts 49 days.
Yalnızca açıldıktan 10 dakika sonrasına kadar hava devam eder.
Only lasts about 10 minutes after they deploy.
Bakalım ne kadar dayanabilecek.
Be interesting to see how long she lasts.
Arşidükler gelir gider, teknoloji sonsuza dek kalır.
Archdukes come and go. Technology lasts forever.
Lanet bir aydan bir sonraki aya kadar sürer. Bir ay.
The curse lasts from moon to moon... one month...
Katlanan, dayanan o.
He who endures, lasts.
Şiirin ruhunu yakalamışsın ve bu durumda, sana şunu demeliyim : ... göründüğünden de uzun bir süre devam edecek.
Well, you have the soul of a poet, and that, let me tell you, lasts a great deal longer than looks.
Tüm mevsimler üç ay sürer.
Every season lasts three months.
Sonra dergi yazarı oldun, bu da yazı işleri müdürüne fahişe diyene kadar sürdü.
Then you become a magazine writer, which lasts until you tell your editor he's a whore.
Daha önce 3 saat süren tek kişilik oyun duymadın mı yoksa?
Who have heard of an one act play That lasts 3 hours?
Evet, bakalım ne kadar sürecek.
( laughing ) Yeah, we'll see how long that lasts.
Yazın bitimine çok az kaldı.
Summer only lasts for a moment.
Bir gün anca yeter.
Lasts for one day.
sadece bir hafta geçti ama mühendisler için bu önemli.
It lasts a week and is on a level for engineers.
- Hiçbirşeyin sonu yoktur.
Nothing lasts.
Bize sonsuza kadar sürecek bir güç desteği ver.
Damages forces so that it lasts for always.
Boyada parmak izi kalmış olabilir. Bir kez kurudu mu parmak izi sanat eserinin üzerinde ilelebet kalır.
The fingerprint would be left in the paint, it dries... and it's recorded for as long as the work of art lasts.
Bir ampülden 10 kez daha uzun ömürlü.
Lasts 10 times as long as a conventional light bulb.
Benden önce, birçok şey kafalarını karıştırmış olmalıydı..
Before thee, things created stay eternal, and my eternal lasts!
Belki bu yüzden, bahar sadece benim yanımdan esip gidiyor benden önce hiçbir varlık yaratılmamıştı ve ben de son varlıktımm
Justice moved my locken maker. Divine power, the supreme wisdom, and abiding love made thee. Before thee, things created stay eternal, and my eternal lasts!
Seninkinden uzun sürdü, Steve-O.
He lasts longer than you, Steve-O.
Orgazm gerçekten uzun sürüyor, tamam mı?
This orgasm lasts a long time, okay?
Kimse uzun süre katlanamıyor.
No one lasts long
Her eylemde hafızası sadece 80 dakika sürüyor.
In any event, his memory lasts 80 minutes
Hafızam sadece 80 dakika sürüyor.
My memory lasts only 80 minutes
Hafızam sadece 80 dakika sürüyor.
"My memory... " lasts only 80 minutes "
Son 2 yılın onayları.
Inoculation lasts two years.
Umarım taksitleri bitene kadar dayanır.
I hope it lasts as long as the payments.
LSD'nin etkisinin 12 saatte geçeceğini söyledim. Eğer şu an iyiysen, bu konuda yanılmış olmalı.
I told her that LSD lasts up to 1 2 hours, if you were functional, she must be wrong.
Aslında biliyor musun, bu tam olarak buna uymadı çünkü reçel uzun süre dayanır...
Actually you know what? That doesn't really work as a thing... because you know, jam lasts for ages...
Sona erene kadar eğlenin, çocuklar çünkü bu hayal zamanı.
Enjoy it while it lasts, boys,'cause this is fantasy time.
Öğle vardiyası birkaç dakika sürüyor.
Midday shift only lasts a couple of minutes.
Belki seninle kan bağı olmayabilir ama yine de hâlâ aileden biri ve bu sonsuza kadar sürecek bir bağdır.
She might not be a blood relative, but she is still family... and that's a bond that lasts forever. You don't wanna rock that boat. - What the hell was that?
Etkisi 4 saat sürer.
That stuff lasts for hours.
İyi gittiği sürece tadını çıkar.
Enjoy it while it lasts.
Ama hiçbir şey sonsuza kadar sürmez.
But ain't nothing lasts forever.
Ama hiçbir şey sonsuza dek sürmez.
But nothing lasts forever.
Doğum kontrol haplarının bir bölümünü nazal dekonjestan ile değiştirip annenin soğuk algınlığının 6 yıl daha sürmesini umut etmek mi?
Were you going to exchange the birth control pills for some over-the-counter decongestants and hope that your mom's cold lasts another six years?
- O kadar mı sürüyor?
- for the next six months. - Is that how long it lasts?
Asla son olmaz.
It never lasts.
Ve onu, doğru olan şeyler hakkında ikna etmeye çalışmak zor olacak.
Sar? Lasts convince with all things that are not true.
Bir canavar balığının saldırısı sadece bir saniye sürer.
The strike of a great white shark lasts a mere second.
Sanırım hiçbir şey sonsuza dek sürmez.
I suppose nothing lasts forever.
Biliyorum hiçbir şey sonsuza dek sürmez ve yaralı bir kâlp asla iyileşmez.
I know that nothing lasts forever. And that there is no time limit on a wounded heart.
Sona kalan hep en güçlüdür.
It's not the strong who lasts, but the one that lasts who's strong.
Ateş 2 saniye sürerse yanmaz tabii.
Not likely when the fire lasts 2 seconds.
Hiçbir şey sonsuza dek sürmez.
Nothing lasts forever.
Bu duruşma en fazla yarım saat sürer.
The hearing lasts a half hour max.
- Sürdüğü sürece keyfini çıkart.
- Enjoy it while it lasts.
Dokulardan daha uzun süre dayanır.
Lasts longer than flesh.